KOMİSER BEY | texting ✓

Von themeeryy

6M 264K 54.9K

Her şey abimin düğününde beğendiğim çocuk yerine abimin arkadaşının numarasını almakla başladı. Liya; ANALAR... Mehr

0.1
0.2
0.3
0.4
0.5
0.6
0.7
0.8
0.9
1.0
1.1
1.2
1.3
1.4
1.5
1.7
1.8
1.9
2.0
2.1
2.2
2.3
2.4
2.5
2.6
2.7
2.8
2.9
3.0
3.1
3.2
3.3
3.4
3.5
3.6.
3.7
3.8
3.9
4.0
4.1
4.2
4.3
4.4
4.5
4.6
4.7
4.8
4.9
1 Milyon'a özel bölüm
5.0
5.1
5.2
5.3
5.4
5.5
5.6
5.7
5.8 / Final 1
5.9 / Final 2
Özel Bölüm

1.6

136K 5.3K 1.1K
Von themeeryy

Keyifli tatliş okumalarrr💓

***
Yüzümün önüne gelen saçlarımı elim çamurlu olduğundan geriye atamıyordum ve sinirleniyordum. Diktiğim ikinci ağacı bitirsem rahat bir nefes alacaktım ama ağaç dikmek çok da kolay değildi.

Sağımda Gamze oturmuş ona düşen ağaçları dikiyordu. Sol yönümde ise Barlas ağaçlarını dikiyordu ve asıl sinirlendiğim tüm kızların ona bakmasıydı. Kalp sağlığım ve akıl sağlığım için onun mükemmel vücudunu belli edecek kıyafetler giymesi yasaklanmalıydı.

Ters bakışlarımı fark edip, "Ne?" dedi ikilemde kalmış gibi. Ters bakışlarımı bozmadan arkaya çevirip o kız grubuna baktım. Birbirleriyle gülerek konuşuyor ve zerre çekinme gereksinimini duymadan Barlas'a bakıyorlardı.

E ama ben bunları yolarım.

O kız grubundan Seda bakışlarımı fark edip tek kaşını kaldırdı. Salak. Bedenimi Barlas'a yaklaştırıp yandan omzuna dokundum bilek kısmımla. Ellerim çamurdu çünkü. Barlas bana baktı önce sonra ise baktığım yere döndü. Kısık sesli gülüşü doldu kulaklarıma. Onu kıskandığımı bu kadar belli edemezdim.

"Merak etme ben sadece sana bakıyorum." Tek gözünü kırpıp ona dönük yanağıma bir anda öpücük bırakıp geri çekildi. Bunu herkes görmüş olmalıydı çünkü herkesin gözü önünde öpmüştü beni.

Şapşik şey. Yerdim, bitirirdim ama ortam müsait değildi ve biz hâlâ tripliydik kendilerine.

Gamze de gördüğünden, "Hop aile var," diye takıldı bize. Gözlerimi büyütüp susması için kaşlarımı kaldırdım. O beni zerre önemsemeden, "Şelaleye de gidelim artık," dedi Barlas'a bakıp kaş göz yaparak.

Gamze'yi şelale de boğmam inşallah çok amin.

"Liya ekmeyi bitirsin gideriz Gamze." Barlas yanıma yaklaşıp elimde ki ağacı diğer ucundan kendisi tuttu. Eli elime zerre çekinme gereksinimi duymadan temas ederken midemde ki sayısız kelebek uçuşa geçti. Kalp ritimlerim deli gibi artarken, nabzımın baskısı kulaklarımda uğulduyordu.

Ağacı eştiğimiz çukura koymamıza rağmen hâlâ ne o ne ben elimizi çekmemiştik. Yeşil gözlerinden kalbime akın eden sıcaklık öyle yoğundu ki sarılmak istedim. Başımı omzuna yaslayıp sıkıca sarılmak hemde.

"Küçükken de çamurla oynamayı severdin. Her yerini küçükken de, şimdi de kirletsen hâlâ nefes kesici görünüyorsun." Ağzım beş karış açık kaldı. Şaka değil gerçekten çenem düşecek gibi açıldı hemde. Gözlerimi kırpıştıramadım başta. Sonra ise nadir verdiğim tepkilerden birini vererek utandım. Hatta yetmedi elimi hızla çekip ona arkamı döndüm çünkü çok çok çok utanmıştım.

Elalemin ne anıları olur sevdiği kişinin aklında. Benim çamurla oynadığım pasaklı anılarım kalmış. Ulan hayat. Bari buradan vurmasaydın.

"Ay kalk hadi Gamze gidelim." Aceleyle Gamze'yi oturduğu yerden kaldırıp topluluğun arasına karıştık. Barlas da gelip tam arkamda durdu. Kaslı göğsü sırtıma değiyordu ve parmakları parmak uçlarıma temas ediyordu. Bunu bilerek kendisi yapıyordu. Anlamayacak değildim.

Yapsın, hoşuma gidiyordu.

"Evet arkadaşlar. Ağaç dikmeyi bitirdik. Ormanlarımız için, sağlığımız için, doğal güzelliklerimiz için çok önemlidir ağaçlar. Hepinize teşekkür ederim ve şimdi öncelikle ellerimizi yıkayalım hepimiz. Sonra ise hep beraber şelaleyi gezmeye gidelim." Burçin hocayı dinlemeye çalışıyordum ama Barlas'ın temasları yüzünden dikkatim dağılmıştı bile.

"Çek elini." Kimse duymasın diye sessizce dişlerim arasından fısıldamıştım. Elini çekmedi, parmaklarının teması arttı ve elimi sıkıca tuttu. Çekmek istemedim çünkü onun temaslarını seviyordum. Hâlâ bir yanım kırgın olsa da eninde sonunda bu konuyu tatlıya bağlayacaktık.

Barlas rahatlamış gibi nefesini verip saçlarımın üzerine öpücük kondurdu. Onun göğsü güvenli alandı. Sırtımı yasladım çünkü yorulduğumda sırtımı yaslayacağım güvenli bir liman olduğunu bana kendisi göstermişti.

Hayatımızın her anında. Küçükken de şimdi de. Beni her anımda koruyup kollamıştı.

"Gel önce ellerimizi yıkayalım." Gamze dönüp bizle konuşmuştu ki bizi bir anda yakın temas halinde görüp, "Ay çok pardon," diye saçmaladı. Pardon ne Gamze? Pardon ne????

"Yıkayalım." Barlas'tan ayrılıp çeşmeye ilerledim. Önce ben ellerimi düzgünce yıkadım. Tırnaklarımın arasına bile hep çamur dolmuştu ama maalesef yapacak bir şey yoktu. Eve gidince artık güzelce temizlerdim. Annem gördüğünde ama kesin bu yaşta bile mi pasaklısın diyecekti.

Çamurla oynamak bir sanattır anne.

Herkes elini yıkayıp eşyalarını aldıktan sonra Burçin hocayı takip ettik. Ormanın içine giriş yapmıştık. Sık, büyük ağaçların oluşturduğu ormanın içinde yürürken kendimi oldukça huzurlu hissettim. Çünkü güzeldi. Barlas ve Gamze yanımdaydı. Baş başa olmasakta bu bizim ilk aktivitemizdi beraber.

"Şelaleye yaklaştığımızda gençler lütfen daha sakin olun. Çünkü yanlış bir hareketiniz de suya düşmek istemezsiniz diye umuyorum." Herkes güldü buna bir tek Gamze'yle birbirimize bakıp tatlı tatlı sırıttık.

Biz buraya kadar gelip şelaleye atlamazsak içimiz rahat etmezdi.

Gamze'yle yaklaşıp, "Tepeye nasıl çıkacağız?" diye sordum. Barlas'ın bakışları bizim üzerimizde dolanıyordu. Gamze koluma girip, "Barlas abimi atlatmamız gerek yoksa hayatta çıkamayız tepeye," diye fısıldadı.

Haklıydı. Barlas çok korumacı biriydi.

"İyi de ayrılmaz ki bizden."

"Orası sende bebişim. Göster hünerlerini."

"Of Gamze ben nasıl– yuh." Sözüme devam edemedim çünkü çılgın Seda benim burada olduğumu umursamadan Barlas'ın yanına yaklaşmıştı. Gamze'den uzaklaşıp onlara doğru ilerlememe gerek kalmadan kurban olduğum kendisi Seda'dan uzaklaşıp benim yanıma geldi.

Aferin komiser bey.

"Gerçekten neden geldiğini bilmiyorum." Ağzına vura vura sevecektim şimdi.

"Açıklama yapma Seda hep böyledir zaten."

"Peki bizim konuşma işi noldu?"

"Sana hâlâ kırgınım."

"Biliyorum Liya. Kırdım seni, kızgınsın bana ama çok özür dilerim. Farkındayım bir özür seni kesmez ama sana yemin ederim ki ne Cansu ne başkası yanıma asla yaklaşamayacak. Hiçbir kadın, sen dışında tenime parmağının ucuyla bile dokunamaz. Çünkü tenim sadece senin dokunuşlarına ait. Ben sadece–" devamını duymayı beklerken Burçin hoca, "Liya hızlı olun tatlım," diye böldü bizi.

Kusura bakmayın hocam ama ağzınıza sıçayım ben sizin. Burada bölünür müydü be?

Barlas elimi eline kenetleyip ne yapalım dercesine başını yana eğdi. Ekşi bir surat ifadesiyle, "Bugünkü reklam arasını Burçin hoca sağolsun verdi," dedim aksi bir sesle.

Barlas gülüp bir kolunu omzuma attı. Güldüm hareketine. "Seni affetmedim ama yumuşamış olabilirim."

"Ne zaman affedeceksin?"

"Şelaleye çıkmamıza yardım ettiğin zaman."

"Ne?"

Alttan şaşkın ifadesine bakıp, "Biz Gamze'yle şelaleden atlamak istiyoruz. Bize yardım et affedeyim," dedim göz kırpıştırarak.

"Unut bunu."

"Ya Barlas lütfen."

"Hayır Liya tehlikeli. İzin veremem."

"Birincisi izin istemedim ikincisi sana hep abi derim." Tamam saçma bir tehdit oldu.

"Saçmalama yavrum. Orası tehlikeli çıkmayın." Yavrum mu???

"Sen bana yavrum mu dedin?" dedim eriyik bitik bir hâlde.

Çapkın çapkın sırıttı. İşveli cilveli bir şekilde süzüldüm yanında. "Öperim seni rahat dur."

"Tamam işte şelaleye çıkalım orada öp beni. Affederim hem lütfen lütfen lütfen Barlas."

"Tamam Liya. Yardım edeceğim." Çığlık atıp boynuna sarıldım. Boyum ondan kısa kaldığı için ellerini belime koyup havaya kaldırdı bedenimi.

Burçin hocanın dediği şelaleye vardığımızda gördüğüm şahane görüntü ile, "Ay çok güzel," dedim ağzım açık gülerek. Herkes başka yerlere dağılmışken biz ortadan kaybolduk. Kimsenin görmediğine emin olduğumuz bir anda Barlas bizi yukarı çıkarmıştı.

Şelalenin tepesinde onunla karşı karşıya durmuştuk. Şelalenin hışırtı sesleri kulağıma ninni gibi gelirken, "Sözümü tutayım," diyip Barlas'ın boynuna sarıldım ve dudaklarını öptüm. Karşılık vermesi çok geç olmadı.

Onunla öpüştüğümüz anda aniden, "Hadi atlayalım," dedi Gamze ve bizi de kendisiyle beraber suya attı. Şelaleden düşerken çığlık atıyordum ama gülüyordum da.

Her şey aniden oldu. Gülüşüm mum alevi gibi söndü kaldı. Başım sert bir cisme çarptığı anda bilincimi kaybetmem geç olmadı.

***
Dırırımmmmm...

Bana kızmayın hikayenin devamı için bu gerekliydi. Liya aşkım kızım üzülme Barlas kurtaracak seni🥺🥺🥺

Diğer bölüm muhtemelen bugün gelmez. Yazamayacağım çünkü 😭😭😭

Öptüm siziii kocamannnnn 💘💓💖💞💝🤭

Weiterlesen

Das wird dir gefallen

3.2M 131K 96
Azad Karan, yüreğinin tam ortasına kor gibi düşen Nida'nın aşkıyla yanıp tutuşmaya başlamıştır. Ateşi bir türlü dinmiyordur çünkü Nida onun yanından...
442K 14.4K 24
(Cinsel içerikli sahneler, yaş farkı ve daddy isuess içermektedir.) Ölü çocukluklar yaşamaya devam eden ölü insanlar doğurur... Kapak @-necirvan a ai...
2M 35.9K 46
(+18bölümler vardır) Dedesinin isteği üzerine yıllar sonra dönmüştü gökçe mardin e nerden bilebilirdi ki aşkı burda bulucağını