Herkes şok içinde videoları izlerken Arin, fedai ajandalarından ayazın son zamanlarda takıldığı yerlerin listesini almış ve ekibe dönmüştü.
_Bu dosyadaki çocukları kurtarma şansımızı çok düşük fakat sokakta yüzlerce çocuk var. Onları böyle bir sondan kurtarabiliriz. İmkansız değil ama kolay da değil. Herkes gözünü dört açsın artık sahaya ineceğiz ve toplaya bildiğimiz kadar çocuk genç toplayıp buraya getireceğiz.
Doktorların başında hususi birisi olsun ve birlikte ilerlesin savaştığımız şey sadece yönetim değil, bizden yayılacak olan ve en yakınlarımızda bulunan bir hastalık. _
Masadan kalkmış ve odanın içinde turlayarak konuşmasına devam etmişti.
Arin konuşurken odaya giren adamlarından birisi elindeki dosyaları masadakilere dağıtmış ve Arin onay verince çıkmıştı.
_Önünüze gelen dosyalar da her birinizin ayrı ayrı görevi var.
Özün sen Dai bölgesindeki yönetim karşıtı ailelerle anlaşma yapıp can ve mal güvenliklerini arttır daha sonra asker çağına gelmiş olan herkesi eğitim binasına götür.
Batu sen eğitim binasına gelen çocuklara sistemi ve hedeflerimizi anlat kalmak isteyen kalsın kalmak istemeyenlerin sağlık kontrolünden sonra bırakabilirsiniz ama elinizi çekmeden. Gidenler de kalanlar gibi yardımlarınızdan yararlanacak.
Esla ,sen olduğun yerde askeriyenin içinde kal ve ajanlarımızı hazır hale getir. Fark edilmeden bu savaşı bitirirsek en az zayiatla kurtulmuş oluruz.
Çilan, senin yeni görevin önündeki dosyada sahte cv ile hastahane olacak.
Kendi görevini farklı kimlik altında en iyi şekilde yerine getir ki virüsün ne tür bir şey olduğunu bulmamız kolaylaşsın senden istediğim bizim buradaki doktorlarımız ile koordineli bir şekilde ilerlemen.
Orada yapılacak olan tüm ilaçları en az hasara indirmen bizim işimizi kolaylaştırır.
Esla senin bir diğer görevinde bana bir uçak hazırlamak... _
Esla anlamsızca Arine bakmış ve istediği şeyin farkında olup olmadığını anlamaya çalışmıştı.
_Uçak ayarlaması kolay da bütün uçaklarımız da takip cihazı, alarm sistemleri var uçuşu başladığın anda havada indirirler seni. _
Arin Eslanın yanına bir sandalye çekmiş ve yanına oturarak önündeki dosyasını açmıştı. Dosyanın içinde bulunan bir uçak fotoğrafını göster miş ve tekrar konuşmaya devam etmişti.
_Senin yada bir başkasının adına değil Pamir Akının adına kalkacak bu uçak. Yanımda o olduğu sürece Carim semalarında radara yakalanmayız.
Uçuş bir haftalık olacak izin belgelerini uçak kontrollerini sana devir ediyorum. Hasta olan çocukları savaştan en az hasarla çıkarabilmemiz için anlaşmalı olduğumuz başka bir ülkede kendi doktorlarımız ile tedavilerini tamamlatacağız ve Carimi geri alır almaz çocukları geri alıcacağız. Lütfen arkadaşlar titiz bir şekilde ilerlersek bu işin üstesinden geliriz. _
Aras abisinin cümlesini bitirip toplantıyı sona erdirmesini bekliyordu.
_Herkes işinin başına hepinizden adım adım haber bekliyorum arkadaşlar.... _ derin bir iç Çekmiş ve dudaklarını birbirine bastırıp ellerini yanlarına bırakmıştı.
_size güveniyoruz. _
Son cümlesini sessiz bir şekilde söylemiş ve ekip dağılmaya başlamıştı.
Herkes karınca gibi işinin başına geçmek için hazırlanmaya başlamış ve masada tek kalan Aras olmuştu. Yavaşça kalkıp abisinin yanına yaklaşmıştı.
_O görüntüleri nerden buldun? _
Arinde aynı şekilde yorgun bir ifade ile cevap vermişti.
_Bügenin bilgisayarından giriş bilgilerini aldım yönetim sağlık sistemine girdim.
Neredeyse bu zamana kadar denek olan herkesin videosu var. _
Aras kafasını eğmiş ve burnunu kırıştırıp ayağa kalkmıştı.
_Peki ya Neva? _
Sessiz ve üzgündü.
Arin aynı çaresizlikte kafa sallamış ve konuyu kapatmak istercesine ayağa kalkmıştı.
_Senin görevin takip kardeşim. Ben de meydan da olacağım sende Leyal ile burada sistem üzerinden telefon IP adres konum ne geliyorsa elinden. Senin önceliğin Nevayı bulmak.! _
Aras destek vermek istercesine abisinin omzunu sıkmış ve sıkıca sarılmıştı.
_Bu sefer kaybetmeyeceğiz. Annemin babamın Hazanın Aksel abinin Nevanın herkesin intikamını alacağız. _
Arinde kafa sallayıp kardeşine sarılmış ve tebessüm ederek salondan çıkmıştı.
Binaya gelen ustalara yıkılan yerleri gösteren Büge, Arini görünce hızlı bir şekilde yanına gelmiş ve kolundan tutup kenara çekmişti.
_Toplantı yapıyorsun ve beni çağırmıyorsun Arin.? _
Bügeyi görmezlikten gelse de mecbur muhatap olacaktı.
_Katılman gereken bir toplantı olsaydı eğer çağırırdım zaten. _
Büge dolan gözlerini gülerek saklamaya çalışsa da buna katlanamıyordu.
Nişanlısının dibinde gezmesine rağmen ona ulaşamıyor olmak sinir bozucuydu.
Arinin kırılmaz olan duvarlarını kırmak kalbine bir açık yol bulmak iç savaştan beterdi.
_Beni yok sayamazsın Arin. Ben senin nişanlınım ve her şey den öte ben bu ekibin bir parçasıyım._
Kaç aydır doğru düzgün uyuyamıyor olmanın verdiği yorgunluk Arinde yeterince baş ağrısına sebep olmuştu ve gereksiz gördüğü her türlü sese sinirleniyordu.
_Sana daha öncede dedim Büge. Parmağındaki yüzük seninle beni bir bütün yapmaz o sadece bir nişan. Bu ekipten olman ise her toplantıya katılabileceğin anlamına gelmez _
Cümlesini tamamlar tamamlamaz arkasını dönmüş ve kapıya yönelmişti.
Büge söylenilen o cümleleri kabul edemiyordu.
Ajan olarak içlerine sızmış olsa bile kalbini gerçekten Arine kaptırmış olmak canını yakıyordu.
_şimdi nereye gidiyorsun. Beni sokmadığın o toplantı, hasta bir kızı kurtarmak için değil mi? Hasta olan bir kız için beni arkanda bırakıp nereye gidiyorsun üstelik kurtarsan bile asla ama asla değmeyecek o kıza, bunu ne zaman anlayacaksın.? _
Bügenin sesi haddinden fazla çıkmış ve dili Nevaya kadar uzamıştı.
Neva hakkında söylediği şeyler Arinde sinir etkisi oluşturmuş ve bütün öfkesi ile Bügeye geri dönüp hızlı bir şekilde yanına gitmişti..
Arinin öfkesi gözlerinden belli oluyor ve Büge buna rağmen susmak bilmiyordu.
Etrafta yankılanan ses Özün ve arasın dikkatini çekmişti ki ikisi de koşa koşa gelmişlerdi.
Özün Bügeye susmasını söylesede dinlemiyordu.
_Devrimcilerin elinden alacağın kızın hayatını biraz araştırdın mı sen?
Abisi babasını öldürmüş babası annesini ,manyak bir aileye mensup bir kız alıp kurtarıp ne yapacaksın Arin? Hastalıklı işkencelere maruz kalmış kızın teki. _
Arin Bügeyi tuttuğu gibi duvara yaslamış ve işaret parmağını kaldırıp küçük bir çocuk tembihler gibi sallamaya başlamıştı.
Sesi gür ve hiddet doluydu. Büge Arinin bu yönüne ilk defa şahit olmuş ve şoka girmişti.
Yapıştığı duvarda hareket bile edemiyor ve sadece Arinin kıpkırmızı olmuş gözlerine bakıyordu.
_Senin hastalıklı dediğin kız benim geçmişim. Hayatım çocukluğum ve _ susmuştu.
Kafasını eğip parmağında ki yüzüğe bakmış ve tekrar gözlerini Bügeye dikmişti.
_Onun hakkında ileri geri tartmadan asla ama asla konuşma Büge. _
Cümlesini tamamlamak yerine değiştirmiş ve son kelimelerini daha sakin bir ses tonu ile kullanmıştı.
Elini hızlı bir şekilde çekmiş ve arkasına bakmadan binadan çıkmıştı
Aras abisinin peşinden koşarken Özün Bügeye ters ters bakmış ve tekrar uyarıda bulunmuştu.
_Sana kaç kere şu adamla konuşurken ses tonuna ve konuştuğun şeylere dikkat et diyeceğim Büge. Dikkatli ol artık. _
Aras bir hışımla giden abisini garajda yakalamış ve açmak üzere olduğu kapıyı kapatıp önünde dikilmişti.
_Nereye? _
_Sana da mı hesap vereceğim Aras? _
_Abi sinirini öfkeni çıkarman gereken ne Büge nede ben. _
Derin bir nefes almış ve kardeşinin yanına geçip alnını oğuşturmuştu.
_Neva hakkında konuşmaya hakkı yok. Bunu defalarca söyledim Aras. Bizim normal bir nişanlılık yaşamadığımızı yaşamayacağımızı da o en başından beri biliyor. Ona göre davranması gerek. Sınırını bilerek. Neva benim geçmişim, çocukluğum ve bu savaş bittiğinde de geleceğim olacak. Bunu bile bile haddini aşıyor. _
Parmağındaki yüzüğü gevşetmiş ve biraz sessiz kaldıktan sonra Arasa dönmüştü.
Aras istemese de ortada olan bir gerçeği abisinin yüzüne vurmak zorundaydı.
_Üzgünüm ama.. Abi Neva seni hatırlamıyor bile. _
Canını yakan bir çok şey olmuştu fakat bu gerçek boğazında bir düğüm oluşturuyordu.
Her şeyi unutmuştu. Arini geçmişini. Balıklarını.
_Bende unuttum Aras. Ama tek hatırladığım şey oydu. Aklımda olan, rüyalarıma, kabuslarıma giren. Onu unutmak benim için her şeyi unutmaktı.
Ben Aksele bir söz verdim Nevayı kaybetmeyeceğim Aras. Ne olursa olsun sonucu neye katlanmak olursa olsun.. _
Neva beyaz bir balıktı.
Suyun içinde yaşayan ve o suya mahkum olan bir balık.
.......
11/11/22 Carim yönetiminin yıl dönümü.
Bugün herkes sokakta.
Ellerinde David Akının posterleri ve binalarda görsel şölenler, billboardlarda fotoğraflar ve sloganlar.
Kalabalığın içinden sıyrılmaya çalışarak elindeki listede yazan mekanlardan birine girdi.
Şapkasını düzeltip deri ceketini temizledi ve bulduğu bir masaya oturdu.
Yanına gelen garsondan su istedikten sonra etrafa göz gezdirmeye başladı ve en üst katta kapalı bir oda gözüne çarptı.
Suyu getiren garsonun kolunu yavaşça tuttu ve eğip kulağına fısıldadı.
_Patronun nerede? _
Yüzü bembeyaz kesilen çocuk ürkerek yukarıyı işaret etti ve geri çekildi.
Kafasını sallayan Arin cebinden bir kart çıkarttı ve bu sefer çocuğun kulağına o eğildi.
_Korkmana gerek yok. _
Çocuk şaşkınlıkla elindeki karta baktı ve yüzüne yayılan tebessümü saklamaya çalışarak önlüğünü çıkarttı.
Mekandan hızlı bir şekilde ayrıldı.
Çocuğun gittiğinden emin olduktan sonra yukarı yönelen Arin, kendisine doğru gelen korumaları es geçerek odaya daldı.
Masanın başında oturan keçi sakallı bir adam hızla ayağa kalkıp öfke ile gürledi.
_Sen kim oluyorsun da müsaadesiz benim odama dalıyorsun be adam? _
Arin adamın ceketindeki peçeteyi bir hamlede çıkarttı ve ağzına tıkayıp adamın arkasına geçti.
Bir anda tüm korumalar silahlanmış ve Arine hedef almışlardı.
Arin, adamın belindeki silahı kafasına dayamış ve kendine siper etmişti.
_Buraya kavga çıkartmaya gelmedim. İt sürünüz değil tasmanızı tutan adam lazım bana. _
Adamlar silahlara daha sıkı tutunuyor ve patronlarını korumak istiyorlardı.
Arin adamın kafasına doğru eğilmiş ve sakince konuşmaya başlamıştı.
_Patronuna söyle. Önce kolunu kanadını kıracağım sonra kalbini sökeceğim... Bunu bizzat böyle ilet... _
Elindeki silahla önce sağındakine sonra solundakine ateş etmiş ve patronu kendine siper ederek oradaki dört kişiyi öldürmüştü. Keçi sakallı adamın kafasını hızlı bir şekilde masaya doğru itmiş ve saçından tutup tekrar kaldırmıştı . Ardından tekrar masaya vurmuş ve bırakmıştı. Adam kırılan burnunun ve dişlerinin acısı ile kıvranırken Arin, cebinden bir not kağıdı çıkartmış masaya atıp odadan çıkmıştı. Kalabalığın arasından geçip arabasına binmiş ve bir diğer adrese gitmek için yola çıkmıştı. Gözü dönmüş bir vaziyette teker teker tüm adreslere bakmış ve bulamadığı yeri yıkıp arkasından iz bırakarak devam etmişti. Eline geçirdiğini yakıp yıkmak öfkesini dindirmiyor aksine daha çok harlıyordu. Nevayı bulmak ona her şeyi tüm geçmişini bir anda hatırlatmak istiyordu. bunun mümkün olmayacağını bilse de yapmak istiyordu.