༆Sρσɾτʂ Cσαςɧ| Tαεηηίε༆ (Tama...

By xxx15__

22.7K 1.5K 479

Kim Jennie, yaşadığı olaylar nedeniyle arkadaşları tarafından kafasının dağılması için yazdırıldığı spor salo... More

🥊1
🥊2
🥊3
🥊4
🥊5
🥊6
🥊8
🥊9
🥊10
🥊11
🥊12
🥊13
🥊14
🥊15
🥊16
🥊17
🥊18
🥊19
🥊20
🥊21
🥊22
🥊23
🥊24
🥊25
🥊26
🥊27
🥊28
🥊29
🥊30- FİNAL PART1
🥊30- FİNAL PART2
Yeni Kurgu

🥊7

903 56 9
By xxx15__

Hepimizin yerine Jin konuştu. "Kabul ettiğiniz için teşekkürler. Jungkook bizim için uğraştığı için kabul edeceğiz. Yoksa ne maddi ne de manevi bakımdan spor salonuna gidecek durumda değiliz.. O zaman planlamalara başlayalım.." diyerek her şeyi başlattı..

•••

"Peki o zaman. Seçimleri nasıl yapmak istersiniz? Sizin için farkeder mi?" dedi Hyunjin. Bu sefer ben konuşmak istediğim için hemen cevapladım. "Hayır farketmez. Siz vücut tiplerimize göre karar verin lütfen. Bizimle uğraşacak olan sizsiniz. Hoca ayıracak değiliz.." dedim Hyunjin'e bakarak.

Başını salladı. "Peki o zaman ona da uygunsa ben bu hanımefendinin bireysel hocası olmak istiyorum. Lisa, Namjoon ve Taehyung, haydi sizde seçin." Jisoo'yu işaret ederek konuştuğunda şaşırmıştım. Hemen onu seçmesi değişikti.

"Benim için sorun yok." dedi Jisoo Hyunjin'e karşılık olarak. Ondan sonra bizim dışımızda burada olan tek kadın konuşmaya başladı. "Kim olduğu önemli değil ama madem seçim hakkını bize verdiler ben de Jungkook'u istiyorum. Belli ki spora ilgisi var. Uğraşmamam çok fazla.." dedi umursamazca. Çok sıcakkanlı değildi. Jungkook ile iyi anlaşacağı sanmıyordum.

"Peki Lisa.. Namjoon?" Hyunjin'in dediğine Lisa dedikleri kadın cevap verdi. "O spor için canını bile verebilir. Şu kilolu çocuğun hakkından ancak o gelir.." Kilolu dediği Jin olmalıydı. Aslında son zamanlarda zayıflamıştı ama onlara göre kilolu sayılabilirdi.

"Tamam o zaman. Jin için ağır bir programla onu istediği vücuda kavuşturabilirim. Tabi eğer o da memnun olursa..?" dedi Namjoon denen adam. Gerçekten de spor için ölebilecek gibi duruyordu. Aşırı kaslı görüntüsü, onu daha sert gösteriyordu.

Jin başını salladı. "Memnun olurum. Teşekkürler.."

"Geriye sadece Taehyung ve.." bana baktı. Adımı söylediğimde devam etti. "Jennie kaldı. O zaman sizde ikiniz eşleştiniz.. Yarın salona gelin. Günleri ve saatleri ayarlarız. Bu arada.. Magazin ile karşılaşırsanız eğer yüzünüzü gizlemenizi öneririm. Kapıda yatıyorlar da.."  Hyunjin'in dedikleri üzerine başımı salladım. Dediklerine göre bir çok ünlü oraya gidiyorsa magazinin orada yatması çok normaldi. Bu şans bize özel verilmişti bu yüzden tek sıradan dördümüzdük. Bu işte de bir terslik vardı ama takılmadım.

"Taehyung'la eşleşmeyi kabul etmiyorum." diyerek ortaya atladım. Hyunjin'in kaşları çatıldı. "Neden? En iyi hocalarımızdandır."

"İyi hoca olması umrumda değil. Sadece.. İkimizin eşleştiğini söylediğinde bile hiç bir şey demedi. İstekli de değil. Zorla bir şeyler yaptırıyorsunuz gibi duruyor." dedim. Beni dövecek gibi bakan bir adama güvenemezdim.

Hyunjin derin bir nefes alarak naifçe karşılık verdi. "Onun doğası böyle. Kadınlardan hoşlanmıyor.. Sana özel değil bu tavrı. Ama iyi bir hocadır ve seni ilgilendirenin bu olduğunu düşünüyorum..?" dedi Hyunjin beni ezdiğini sanarak. Bünün altında kalacağımı sanıyorsa yanılıyordu. Kendimi ezdirmezdim.

"Bende cinsel kimliğinin hocası olacağı kişiyle ilişkisini etkilemeyeceğini düşünüyorum..?" Hyunjin tedirgince etrafa baktı. "Her neyse.. Taehyung bu konuda biraz hassas. Üstüne gitme. Sana elinden geldiğince yardımcı olacağına emin olabilirsin." dedi ve kaçmaya çalıştı. Hafifçe gülümseyerek zaferimi kutladım.

Biz onun hakkında konuştuğumuzda bile karşılık vermiyordu. Nasıl bir insandı böyle?
"O zaman yarın görüşmek üzere." dediler ve ayağa kalktılar. Taehyung ise onlardan sonra yavaşça kalktı ve hiç bir şey demeden gitti. Arkasından bakakaldım. Anlaşılması zor birisiydi..

Dört silahşörler olarak tek kaldığımızda müzikli ortama geri döndük. Jisoo elimden tutarak beni ortaya çekti ve dans ettirmeye başladı. Enerjik birisi değildim. Dans etmeyi de sevmezdim ama onun için yapacaktım.

Neredeyse yarım saat hiç durmadan dans etmiştik. Jin ile Jungkook arada bize katılmıştı ama sonra gidip içmişlerdi. Kafalarını dağıtmaya ihtiyaçları vardı. Ben bir iki yudum kadar içmiştim o yüzden onlar gibi sarhoş değildim. Jisoo ve ben ikisini tutarak çıkışa doğru götürdük. Anneleri çok korumacı olduğu için şu an eve gitmeleri mümkün değildi. Alkol almalarına izin yoktu ama tabi ki bu umurlarında değildi.

Takside Jisoo öne, ben ikisiyle arkaya bindim ve benim evime doğru gitmeye başladık. Arabayla gidemezdik çünkü ehliyeti olanlar kendinde değildi. Eve geldiğimizde zar zor içeri soktuk ve koltuklara yatırdık.

"Ne vardı bu kadar içecek? Olan bize oldu." diye şikayet eden Jisoo ile ona döndüm. Kıyafetlerini değişiyordu. "Takma kafana. Hem.. Biraz unutmaya ihtiyaçları vardı.."

Derin bir nefes verirken başını salladı. Bende odama geçerek üzerimi değiştirdim. Jisoo arkamdan odaya geldiğinde yatağa geçmek üzereydim. "Bugün mutluydun.. Müzik ve eğlenmek iyi gelmiş olmalı." dedi yatağa otururken.

"Evet. Dördümüz birlikteyken ben hep iyiyim.." derken ona sarıldım.

"Jennie.. Sana bir şey diyeceğim.. Evinin kiracısı geldi üç dört gün önce.. Annen.. Öldüğü için seni çıkaracağını söyledi.. Fikrini değiştirmesini için çok uğraştım ama bir kişi için evimi bırakmam diye tutturdu.. O yüzden evi bir hafta içinde boşaltman lazımmış.. Tabi şu an üç gün kaldı.." dedi üzgün bir sesle. Ev sahibimizden beklerdim. Öyle bir adamdı. Düşüncesizin tekiydi. Annem tek başına çalışırken bile, kocası olacak o alçağın onu dövdüğünü bile bile yine parasını isterdi.

"Tamam Jisoo.. Yarın boşaltmaya başlarım.."
Başını sallarken bir anda bana döndü. "Ama.. Nereye taşınacaksın?" dedi endişeyle.

"Bilmiyorum.. Daha on yedi yaşında olduğum için yurda alabilirler belki.." Ümitsizce konuştuğumda Jisoo hareketlendi. "Öyle şey olur mu hiç? Bize geliyorsun. Ev eşyalarını ikinci elden satıyorsun ve bizde yaşıyorsun."

"Öyle şey olmaz Jisoo. Senin de bir ailen var. Besleme gibi yanınızda kalamam. Buna mecbur değilsin.. Birikmiş biraz param var. Yeni bir eve çıkarım olur biter.." dedim üzgün bir sesle.

"Ah.. Ne dersem yok diyeceksin bunu biliyordum.. O zaman kiralarını ödemen için sana yardımcı olmama izin ver. Kötü hissetmen için demiyorum, zaten faturasını masrafını hep sen ödeyeceksin. Bari kiranı ödemene yardım edeyim.." dedi yalvaran bir sesle.

Başını eğdim. "Bakarız Jisoo.. Teşekkür ederim her şey için. Uyuyalım mı, çokta iyi değilsin. Sanki biraz da sarhoş gibisin?" dediğimde yataktan kalktı. "Hayır sadece yorgunum.. Yatacak yerim yok ama.."

Jin ve Jungkook'un koltuklarda yattığını hatırladığımda neden yatacak yerinin olmadığını anladım. "Annenin yatağında da yatama-" derken sözünü kestim. "Gel yanıma!" Gülümsedi ve benim yanıma yattı. Bende ona tebessüm ettim ve gözlerimi kapattım.

~

Sabah yüksek sesli bağırışlarla göz kapaklarımı araladım. "Şimdi.. Hocalar gitti." Başka bir ses geldi.
"Evet."

Diğeri devam etti. "Biz bara geçtik."
"Geçtik."

Kısa bir süre sessizlik oldu. Sonra yine sesler gelmeye başladı. "Peki.. Ondan sonra ne oldu?"

"Ne old-" Bir bağırış sesi yükseldi. "Beni tekrar edip durma! Bir şey düşünüyorum.." Kendime geldiğimde tartışanların Jin ve Jungkook olduğunu anlamam uzun sürmemişti. Buraya nasıl geldiklerini çözmeye çalışıyor olmalıydılar. Jisoo hala yanımda yatıyordu. Onu uyandırmadan yataktan kalktım ve içeri onların yanına geçtim.

Tek bir koltukta oturmuş, kaşlarını çatmış sessizce olanları anlamaya çalışıyorlardı. Gülümseyerek yanlarına gittim. "Günaydın beyler!" dedim yüksek sesle. İkisi de aynı anda bana baktı ve yanıma geldi. "Jennie biz hiç bir şey hatırlamıyoruz. Ne yaptınız, bayıltıp valize koydunuz da tek mi eğlendiniz?" dedi Jin düşünceli bir sesle. Sonra da devam etti aynı tavırla. "Etrafta valiz falan da yok ki.. Temiz çalışmışlar. Tebrik ediyorum. Ciddi anlamd-"

"O zaman sizi neden valizlerden çıkardık Jin? Hadi diyelim çıkardık, bağlı olmanız gerekmez miydi?" dedim bilmiş bilmiş.

Bana baktı ve başını sağa yatırarak cevapladı. "O da doğru.."

"Gece biraz fazla içtiğiniz için hiç bir şey hatırlamıyorsunuz. Cahil misinin anlamıyorum ki.. Sanki ilk defa sarhoş oldunuz.." derken mutfağa geçtim. "Anneleriniz sizi öldürecek. İsterseniz şimdi bayıltıp valize koyabiliriz. En azından ruhunuz bedeninizde olur.." Gülümserken farkettirmeden tepkilerine bakmıştım. Koşarak telefonlarına baktılar ve muhtemelen yüzlerce aramayla karşılaştılar.

"Annecim.. Ah! Neler oldu bir bilsen.. Anlatayım da bil.. Anne bir dur.. Tamam biliyorum endişelendin.. Bir sus da açıklayayım.. Benim telefon Jennie'lerdeyken uçtu suya.. Yaa! İşte sonra tami-.." Duraksadı. "Yemedi mi..?" O Bayan Kim ile konuşurken kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum. Kendileri yapmıştı, kendileri bulmuştu. Yapabilecek bir şeyim yoktu.

Jin, konuşmasına başka yerde devam ederken Jungkook'u dinlemeye başladım. "Anne cidden bak! Gerçekten bunlar beni kandırdılar! İki gün yoktu telefonum.. Neden mi eve gelmedim..? Eee.. Israr ettiler! Haber de veremedim.. Yoo arkadaşlarımın telefonu var.. Haklısın anne.. İnanmadın değil mi..? Peki evde konuşuruz.." diyerek üzgünce kapattı telefonu. Korumacı anneye sahip olmak böyle bir şeydi. Ama en azından anneleri vardı. Bu da bir şeydi.

"Yemin ederim bu annem canımı alıyor, yaşama hevesimi emcikliyor." Söylenerek gelen Jin'e bakmadan ona karşılık verdim. "Bir annen olduğu için şükretmen gerekirken ondan şikayet ediyorsun.." Elimdeki tavaya yağ dökerken yanıma geldi.

"Ah.. Haklısı-" Devam etmesine kapı engel olmuştu. Ben işimi yaparken o gidip kapıya baktı ve sonra beni çağırdı. Söylenerek yanına gittim ve kapıdaki ev sahibiyle karşılaşınca duraksadım. Sanki hakkını yemişim, onu ekmeğinden etmişim gibi sert bakışlarını bana dikmişti.


Continue Reading

You'll Also Like

163K 11.1K 42
Bay Kwon verdiği cezayla Jennie'nin hayatını baştan sona değiştirmişti. (Not: Düzyazı, Instagram ve Texting karışık bir şekilde yazılmıştır.).
33.5K 2.9K 26
Günlük, Ben uzun zamandır kayan yıldızımı bekliyordum, dileğim kabul olsun, hayallerim gerçekleşsin diye... Sanırım o yıldıza çoktan rastlamışım '🌸...
37.1K 2.2K 26
"Benim gölgem en yakın arkadaşım Jungkook. Ben buna alıştım."
58.9K 4.1K 30
(Kısa bir süre için düzenleniyor) (Özel bölümler başka biri tarafından yazılmıştır) Gün & Tarih : Bilinmiyor Gözyaşlarımdan çok ağlamıştım ben. Se...