class b ✓

De taeggukfect

1.1M 81.5K 72.7K

Herkesin zorba diye tanıdığı Jeon Jungkook yalnızca sevgilisine karşı hassas davranan bir aşıktı. - Taekook v... Mais

!
-1-
-2-
-3-
-4-
-5-
-6-
-7-
-8-
-9-
-11-
-12-
-13-
-14-
-15-
-16-
-17-
-18-
-19-
-20-
-21-
-22-
-23-
-24-
-25-
-26-
-27-
-28-
-29-
-30-
-31-
-32-
-33-
-34-
-35-
-36-
-37-
-38-
-39-
-40-
-41-
-42-
-43- FİNAL
KARAKTERLERLE SORU CEVAP

-10-

29.6K 2K 953
De taeggukfect

- Jeon Jungkook -

"Kookie, bugün nasılsın?"

"İyiyim, bebeğim." Ne zaman ona böyle hitap etsem olduğu gibi hafifçe sırıttığında o güzel yüzünü inceliyordum. Taehyung'a baktığım her an onu bana bir ödül olarak sunan hayatıma teşekkür ediyordum. Tüm bu boklukların içinde Taehyung benim kurtarıcı meleğimdi.

"Kaşın acıyor mu?" diye sorarken oturduğum bankın önünde durmuş ince parmaklarını dün ki kavgadan kalan izlerde dolaştırmıştı. "Hayır." derken bileğini tutup aramızda mesafe kalmayacak şekilde bana gelmesini sağladım.

Aptal dersler yüzünden aramızda sıralar dahi olsa uzak kalıyorduk ve ben onu özlüyordum. Birkaç metre uzağımda olduğu halde ona rahat rahat bakamamak ya da dokunamamak deli ediyordu.

Yanaklarımı elleri arasında yoğurmaya başladığında parlayan gözlerini izlemekle meşguldüm. Bana bakarken büyüyen bu gözlerinin güzelliğine tapabilirdim.

-

"Taehyung, sweatim sende mi?"

"Evet. Geri vermemi ister misin?"

Üzerime giymek için bakındığım dolaptan bir adım uzaklaşıp odamın kapısından içeri bakan Taehyung'ta bakışlarımı gezdirdim. Kendi kıyafetlerinin üzerine ona bol gelen sweatimi giymişti ve bu tatlı görüntü karşısında ne demem gerektiğini bilmiyordum.

"Buraya gel." diyerek kollarımı açtığımda kıkırdayıp koşarak bana ulaştı. Kendi kokum ve onun kokusu karıştığında hoşuma gidiyordu. Bu yüzden ne zaman benimle uyusa ona kendi yastığımı veriyordum. Ertesi gün onun kokusuyla rahat bir uyku çekebiliyordum.

"Çok tatlı olmuşsun."

"Şımarıyorum."

Çıplak göğsüme öpücük kondurduğunda yutkundum. "Kaşınıyorsun." Haylazca sırıtırken dudaklarını yaladı ve bakışlarını gözlerimden kaçırdı. "Kaşınırsam?"

"Okula gitmeliyiz."

"Bir saat geç gitsek sorun olmaz bence."

Elimi ensesine atarak onu kendime çektiğimde itiraz etmeden karşılık verdi. Şuan ne isterse ya da ne derse yapabilirdim. Bu haliyle bile üzerimde kurduğu etki böyleydi. Ona karşı olan uysallığımın başka kimseye olmadığının farkındaydı. Buna rağmen beni kullanmayan bir insandı Taehyung.

Karın kaslarımda duran elleri eşofmanımın lastiğine inerken dudaklarımı dudaklarından çekmeden sırtını dolaba yaslamasını sağladım. Tüm ömrümü onunla geçirebilecekken neden bu bir saati okul yolunda harcayacaktım ki?

"Bunu çıkartmak istemiyorum." diyerek sweati kastettiğimde gülerek boynuna kondurduğum öpücüklere yer açtı. "Çıkartma o zaman." Dilimi işin içine katıp orda kalacak izler bırakırken elini saçlarımın arasına daldırdı.

-

"Taehyung, özür dilerim. Aptal bir kavgaydı."

Bana bakmak için kafasını kaldırmak yerine sessizliğini korudu. Bana sinirli olmasını anlıyordum ama benden uzak kalmasına dayanamazdım. "Konuşmayacak mısın?" Boş sınıfta onun yanına ilerleyip elimi mavi saçlarına daldırdığımda itiraz etmedi.

"Gerçekten üzgünüm." Eğilip yanağını öperken kokusunu içime çektim. O yanımda olmadığı için sakinleşemeyip bir çocuğu fena halde dövmüştüm. Yine de beni affetmeliydi. Bana kıyamazdı ki.

"Çilek yemeye gitmek ister misin?"

Bu sefer ilgisini çekmiştim. Kafasını kaldırıp bana baktığında gülümseyerek yanaklarını tuttum. "Bana kızma." Yanağını elime yaslayarak gözlerini kapatırken sessizce mırıldandı. "Aptalın tekisin, Jeon. Ama seni seviyorum."

-

Taehyung'un uzattığı çilekten bir ısırık alırken bacaklarındaki ellerim sayesinde onu iyice kendime çektim. Elinde kalan çileği ağzına attıktan sonra etrafa bakarak diğerlerini aradı. Bahçedeki her zaman oturduğumuz çardaktaydık. Derslere girmek yerine burda oturmak eğlenceliydi.

"Ne yapıyorsunuz?"

Ben Yoongi ile selamlaşırken "Çilek yiyoruz." diyerek elindeki çileği uzattı Taehyung. Yoongi onu nazikçe reddederken kendi elindeki mandalinanın kabuklarını soymaya başlamıştı. Biraz sonra Jimin ve Hoseok'ta bize eklenmişti.

"Seokjin ve Namjoon nerde?"

"Sevişiyorlardır."

"Ne? Namjoon gay mi?" Hoseok kahkaha atarak Taehyung'a bakarken istemsizce sırıttım. "Tarih hocasının gay olma olasılığı Namjoon'unkinden fazla." Jimin telefonunu masaya bırakırken seslice ofladı. Bakışlarımı ona çevirdim.

"Şu aptal virüs yüzünden okullar kapanacakmış."

"Bundan güzel ne var?"

"Okul dışında eğlencesi olan tek kişiler şu iki aşık."

Tüm günlerimi bu aptal okul yerine Taehyung ile geçirme fikri mükemmeldi. Sabahtan akşama kadar yatıp uyuyabilirdik. Bundan güzel bir şey yoktu.

-

"Sana çilek aldım."

Elimdeki poşetleri mutfağın ortasındaki tezgaha koyarken uzanıp dudaklarımı öpmesine izin verdim.

Annem ve babam virüs yüzünden dış ülkede kalmak zorundalardı. Bunu fırsat bilerek Taehyung'un yanıma taşınmasını sağlamıştım.

"Şu sikik uygulamada bizim hakkımızda bir video yayınlandı."

"Ne videosu? Okulun dedikodu sayfası mı?"

"Hayır," derken telefonuyla uğraşıyordu. Bana göstereceği şeyi merak edip yanındaki bar taburesine oturdum. "Korkmayan bir kız. Şaşırdım doğrusu."

Bana çevirdiği ekrana baktım. Okulda gördüğüm tanıdık bir yüzdü. Kız okulun zorbaları olarak bizi gösteriyordu.

"Hah, ne zorbalığımı görmüşler?"

"Geçen hafta burnunu kırdığın çocuğu unuttun."

Kucağıma gelmesi için onu kendime çekerken kaşlarımı çattım. "Bana küfretmişti." Gülümseyerek burnumu sıkan Taehyung'a bakarken yutkundum.

O video ya da hakkımızda söylenenler umrumda değildi. Videonun yüz binlerce beğeniye sahip olmasını da umursamayacaktım.

Benim için önemli olan onun rahatlığıydı. O memnunsa bende memnun olurdum. O huzursuz ise bende huzursuzlaşırdım.

"Bizim hakkımızda söyledikleri hoş değil."

"Okullar açılır açılmaz senin için onlarında burunlarını kırabilirim."

Ses tonuma gülerken iki eli de ensemdeki saçlarımdaydı. Onun hoşuna gidiyor ve oynamayı seviyor diye saçlarımı uzatıyordum.

Uzanıp çeneme bir öpücük kondurduğu sırada ellerim belini buldu. "Odana çıkmak ister misin?" Dilini ve dudaklarını boynumda hissederken kafamı geriye ayarak ona yer açtım.

"Devam et."

Kalçalarını tutup onunla beraber ayağa kalktığımda irkildi. Boyu neredeyse benimle aynıydı ama görünüşüne göre zayıf bir insandı. Onu kolaylıkla taşıyabiliyordum.

-

"Sikik kafalının teki!"

"Yoongi, sakinleş!" derken elimdeki su dolu bardağı elleri titreyen Jimin'e verdim. "Nasıl böyle bir video yayılır?"

"Bir tane de değil!"

Odada gezinen Hoseok aniden bize döndüğünde ona baktım. Herkes benim evimde toplanmış zorba ilan edilmemizden sonra açığa çıkan sırlarımızı konuşuyorduk.

İlk videodan cesaret alan birisi anonim olarak bizim hakkımızda bilgiler paylaşmıştı ve çoğunu birbirimize bile anlatmamıştık.

"Onu bulursam eğer yoğun bakımlık edene kadar döveceğim."

"Önce bulmamız lazım tabi."

"Önce sakinleşmeniz gerek bence." Elindeki sigara izmaritini açık camdan dışarı atan Namjoon "Demesi kolay." diye mırıldanarak Taehyung'a döndü.

"Resmen porno videom yayıldı."

Jimin'in sesiyle izlediğim video aklıma gelirken kaşlarımı çattım. "Hem de Yoongi'yle. Bize söyleyecek miydiniz?"

"Neden söyleyelim Jungkook? Seksten başka bir şey değildi."

"Yine de sır gibi saklamanıza gerek yoktu."

Yorgunlukla koltuğa otururken kapı çaldığında kaşlarım çatıldı. Annem veya babam gelmiş olabilirdi.

Kapıyı açan görevlinin arkasından bakarken içeride annemin sesi yankılandı. "Jeon Jungkook!"

Daha az önce oturduğum koltuktan istemeye istemeye kalkarken salona girdiğini gördüm. Çocuklara selam verdikten sonra önümde durmuş ve yanağıma en iyisinden bir tokat geçirmişti.

"Zorba ha? Babanın iş yerindeki sekreter ha? Ben seni böyle mi yetiştirdim?"

"İki yıl önceydi anne! Ergenliğimin en ağır olduğu zaman, ne bekliyorsun?"

"Bir de cevap veriyor!"

Gülmemek için direnen Seokjin'e sert bir bakış atarken annemin söylenerek mutfağa gidişini izledim. Ardından tekrar içeri seslendi.

"Taehyung, oğluşum sana çilek aldım."

"Taehyung senin oğlun zaten!" İsyan etmeme gülen Taehyung anneme teşekkür ettikten sonra yanına oturmam için kolumu tuttu.

"Acıdı mı?"

"Bana kızgın mısın?"

Annemin tokat attığı yeri okşarken dudağıma küçük bir öpücük bıraktı. "Değilim, Jeongguk. Biz sevgili olmadan önceki olaylarını ilişkimize taşımam. Ben sana güveniyorum."

Diğer insanlarda göremediğim şey Taehyung'un saf inancı ve masumiyetiydi. Ne kadar kötü davransa da sevdiği insanlara melek gibiydi. Sevdiklerine kendinden çok güvenir ve onlar için elinden gelen her şeyi yapardı.

Bu yüzden ona aşıktım. Bana olan aşkına ve güvenine, parlak gözlerine, içime huzur dolduran gülüşüne, ne olursa olsun sığındığım kollarına ve beni sakinleştiren sesine aşıktım.

Biraz eski anılara ve olayın nasıl geliştiğine bakalım diye böyle yazdım.

Bir sonraki bölüm Jeongguk go go🏃🏃

Bu fotoğraflar çok aşık durduğu için koymak istedim... Öyle...

Continue lendo

Você também vai gostar

119K 13.2K 51
Jungkook, erzağının bitmesiyle kendine yiyecek birşeyler ararken, Taehyung'un liderlik yaptığı bir küçük bir şehirle karşılaşır. Jungkook, açlığını d...
2.5M 139K 60
Jungkook okulda arkadaşından kaçarken çarptığı adamın mafya lideri Kim Taehyung olduğundan habersizdi. Taehyung o günden sonra hayatını değiştirmişt...
1.5M 125K 35
yüzbaşı alfa kim taehyung'un başı feminist omega jungkook ile dertteydi -Enemies to lovers
512K 40.7K 24
Üvey abisini her kızgınlık döneminde arzulayan omega Jeon Jungkook ve üvey abisi alfa Kim Taehyung. text