Bölüm 12

53.7K 2.1K 116
                                    

Bu bölümü, bir kişi tarafından oldukça mutlu edildiğim için aceleyle yazıverdim. Umarım beğenmişsinizdir. O yüzden beni yorumlarıyla havaya uçuran Pershopone'ye ithaf ediyorum bu bölümü :)) Hepinizi kocaman öpüyoruum, iyi okumalar :))

               12. Bölüm

Richmond Dükü, Lorenna’nın tabiriyle nam-ı diğer Dük Ahlaksız, odadan çıktığında Lorenna dişlerini nerdeyse kıracak kadar çok sıktığının farkına vararak sakinleşmeye çalışmıştı. Lorenna, nasıl oluyor da konuşmayı yönlendiren kişiden, kelimeleri ağzına tıkılan kişiye dönüştüğünü anlamıyordu.

Elindeki Times gazetesini, sinirli bir şekilde katlayarak yanındaki konsolun üzerine bıraktı ve kollarını göğsünde birleştirerek az önce kapanan kapıya kötü bakışlar atmaya devam etti. Linda, bu esnada oldukça sessiz kalarak hanımına gereken mahremiyeti göstermişti ve az önce odadan çıkarak çok güzel bir davranış sergilemişti.

Lorenna, aklını dağıtmak adına, başka şeyler düşünmeye çalıştı. Mesela, Ellie ve Lizzie’yi düşünebilirdi. Onlar, Lorenna’nın şuana kadar sahip olduğu ender arkadaşlarındandı. Hatta tek arkadaşları desek daha doğru olurdu. Lorenna hep yalnız büyümüştü. Beatrice hala, onun civar çiftliklerdeki çocuklarla oynamasına asla izin vermezdi. Beatrice halayı ziyarete gelenlerin de onun yaşlarında çocukları olması da bir hayli imkansızdı doğal olarak.

Ellie ve Lizzie, tanrının bir mucizesi gibi girmişti hayatına. Lorenna, ilk defa bir akrabasını sevmişti hatta. Ki buna hala inanamıyordu. Demek ki genlerinde iyi şeyler olan akrabalarım da varmış, diye düşündü kendince. Yada, Montrose dükünün İskoç kanıyla harmanlanan bu yeni genetiğe özgü bir durumdu, bilemiyordu.

“ Leydim, Leydi Elizabeth ve Bayan Smith sizi ziyarete gelmişler. Onları mavi salona aldım.”

Linda akşama doğru Lorenna’nın odasına tekrar geldiğinde, zavallı kız sıkıntıdan patlayacak bir durum gelmişti adeta. Bu iki ismi duyduğunda, yataktan aceleyle zıplamasına bu yüzden şaşmamak gerekirdi.

“ Harika, dolaptan mavi sabahlığımı çıkartır mısın?”

***********************

“ Lizzie! Ellie! Hoşgeldiniiz.”

Lorenna salona koşarcasına girdiğinde, iki genç kız da Lorenna’nın bu haline gülmeden edememişlerdi.

“Yavaş ol hayatım şimdi sabahlığına takılıp düşeceksin.”

Lizzie, kıkırdayarak konuştuğunda Lorenna onu susturmak için sarılma metodunu kullanmayı uygun bulmuştu.

“Birilerinin canı fazlasıyla sıkılmış galiba.”

Lorenna, Lizzie’yi serbest bırakıp aynı şekilde Ellie’ye de sarıldığında neşesi bir hayli yerine gelmiş gibi görünüyordu.

“Anlatın bakalım neler oldu?”

Lorenna, üniformalı hizmetçilerden birinin çaylarını servis edip gitmesiyle anında en başından beri aklında olan soruyu dile getirmeden edememişti. Dün gece, baloda olanlar yüzünden James’le aralarında neler geçtiğini bile bilmiyordu ve bütün gün odada tıkılı kaldığında aklına intikal eden bu soru kızı bir hayli meraklandırmıştı.

“Ah, James geldi, esti gürledi. Ve Ellie, büyük bir sağduyuyla, onu ikna etti.”

Lizzie’nin sanki oldukça önemsiz bir konudan bahsediyormuş gibi konuşması Lorenna’yı hayrete sokmuştu.

LorennaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin