Bölüm 24 (+18)

62.5K 1.9K 221
                                    

Kuzulaaar, bu haftasonu Kocaeli Fuarı Salon B, B42 Parola Yayınları standında olacağım. Beni yalnız bırakmazsanız çok mutlu olurum. Tanışma şansına erişirsek ne güzel olmaz mı? Hepinize kocamaaan sarılmak için bekliyor olacağım.

Ah bir de bu bölüm, ismini bilmediğim ama bana fuarda Lorenna'ya bölüm bu akşam gelir mi diye soran arkadaşımızın olsun :D

Not: Geçen haftaki fuar görüntülerimizi görmek isteyenler facebook hesaplarımdan ulaşabilirler efendim :))



24. Bölüm

Lorenna yüzüne düşen güneş ışınlarının verdiği rahatsızlıkla birlikte derin uykusundan sıyrıldığında huzursuz bir şekilde gözlerini ovuşturdu. Daha kalın güneşlik kullanmayı akıl etmeyen ev sahibine de sitem etmeden durmadı. Ve aklına evde olmadığı geldiğinde, gerçekler bir su gibi yüzüne çarptı ve dün gece olanları hatırladığında telaşla gözlerini açtı.

Gece, Dük Richmond'ın zorlamasıyla onun yanında uyumuştu ve hava bu kadar aydınlık olduğuna göre, saat de epey bir geç olmuş olmalıydı. Ve bu saate kadar Dük Richmond'ın odasında kalması akla mantığa sığan bir şey değildi. Ama gözleri tamamen açıldığında Lorenna şaşkınlıkla kirpiklerini kırpıştırdı. Kendi odasında, kendi yatağındaydı ve yanında da kimse yoktu. Şaşkınlıkla doğrulduğunda, dün gece olanların bir rüyadan ibaret olup olmadığını düşünmeye başladı.

Hatırlıyordu, tenine değen elleri, ona sarılışını... Bunlar rüya olamazdı ama bu odada ne işi olduğunu açıklamıyordu. Kapının yavaşça açılmasıyla, gözlerini oraya çevirdi ve içeri giren hizmetçinin onu gördüğünde duraksamasıyla "Saat kaç?" diye sordu aceleyle.

"Efendim, ben de sizi uyandırmaya gelmiştim. Düşes Richmond ve Leydi Adelia kahvaltı için sizi bekliyorlar." Açıklamayla birlikte yataktan kalktığında, genç kadının elindeki ütülenmiş elbisesini görerek gülümsedi. "Teşekkürler."

***

"Günaydın kızım." Düşes Richmond, Lorenna çekingen bir şekilde kahvaltı salonuna girdiğinde gülümseyerek ona karşı koltuğu gösterdi ve genç kız Adelia'nın ona göz kırpmasıyla kızararak kaşlarını çattı. Adelia ona yüzündeki kocaman gülümsemeyle bakarken başını şaşkınlıkla masaya çevirdi.

"Günaydın efendim." Bir hizmetçinin servise başlamasıyla dudaklarını birbirine bastırarak konuşmaktan kurtulan Lorenna, çok geçmeden Dük Richmond'ın da neşeli bir şekilde içeri girmesiyle başını önündeki tabağa gömmekten bir hayli memnundu. Yemek boyunca, başını tabağından kaldırmamakta da bir hayli kararlıydı.

Ama kısa bir süre içinde "Herkese günaydın." diyen dükün sesiyle irkildiğinde onu görmezden gelmek tahmin ettiği kadar kolay olmadı. Başını kaldırıp ona bakmak için can atan bir tarafını aceleyle bastırdığında yanında oturan Adelia'nın kıkırdayarak "Sana da günaydın." dediğini işitti. "Umarım dün gece iyi bir uyku çekmişsindir."

Gözleri istemsizce Adelia'ya kaydığında onun Dük Richmond'a muzip bakışlar attığını görerek hafifçe kızardı. Adelia bir şeyler mi biliyordu? Endişeli bakışlarını Dük Richmond'a çevirdiğinde onun gülerek "Hiç olmadığı kadar iyi uyudum." dediğini duyduğunda kaşlarını çatmamak için kendini zorladı.

"Ekselansları, Barones Julian geldiler. Onu misafir odasına aldım." Kahvaltının sonlarına doğru baş kahya gelip bu haberi verdiğinde, Düşes Richmond, onları masada bırakıp salona doğru yola koyuldu. Kahvaltı masasında Adelia ve Dük Richmond'ın arasında sıkışan Lorenna onun gidişiyle tuhaf bir ürpertinin içini kapladığını endişeyle hissetti.

LorennaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin