HL (9)

1.4K 200 275
                                    

Medya Fieliks Şii ama baby olan 🥺

¶¶¶¶¶¶¶

Hyunjin omuzlarına astığı çelik yeleği birkez daha kontrol etti. Beşinde bulunan kilitlerini takarak düzeltti. Üzerine çöken ağırlığın yelek yüzünden mi yoksa kaçırılan beden yüzünden mi olduğu tartışılır derin bir nefes alarak onu yok etmek istedi.

Çalışmaya başladığından beri başına gelen ilk büyük operasyon olduğu için biraz gergin olsa da bunu kimseye yansıtmayacak kadar profesyonel davranıyordu. Beline astığı kemerde bulunan yere silahı geçirip oraya sabitledi. Diğer yanına ise küçük bıçağı yerleştirip onu da sabitledi.

"Buna ihtiyacımız olacak. Eğil de takayım." HongJoong'un işareti ile biraz eğilerek iletişim için kullanacakları kulaklığı takmasına izin verdi. "Hyung yüzüğün takılıyor." Kulağını çekiştiren şeyin HongJoong'un evlilik yüzüğü olduğunu farkedince seslenmek istemişti. "Kusura bakma Hyunjin alışamadım yüzüğe." Mahçup ifadesi için gülümseyip sorun olmadığını belli etti.

HongJoong eşi SeongHwa'nın yanına gittiği zaman Hyunjin kulağına asılan kulaklığı birkez daha düzeltti. Birazdan askerler sinyalin geldiği yerin etrafını daire şeklinde sarmak için yola çıkacaklardı ve Minho ekip lideri olarak askerlerin başında olan kişi ile telsizden iletişim kuracaktı.

Felix'in hala baygın olduğunu ya da konuşamadığını düşünüyorlardı çünkü ajanların bile sonradan farkedeceği şekilde hassas mikrofon vardı kıyafetlerinde bu nedenle Felix onlarla konuşabilirdi ama Felix'in kaçırılmasından bu yana 2 saat geçmesine rağmen ondan bir ses alamamışlardı.

"Hyunjin panzehir hazır mı?" Yanına gelen Minho'ya bakarak kafa salladı ve masanın üzerinde hazır halde bulunan küçük kutuyu gösterdi. Felix'e ilaç vereceklerdi, öyle tahmin ediyordu ve Felix panzehiri almaz ise adamların onu öldürmesine gerek kalmadan kaslarının kasılması ile kalp durması yaşayarak ölecekti. O nedenle 24 saatleri vardı hatta 22 saat çünkü 2 saat geçmişti.

"Felix'den hala bir ses alamadık." Hyunjin bu sefer de yanlarına üzerindeki çelik yelek ve korunma ile gelen Jisung'a baktı. "Adam onun ensesine doğru yaptı. Konuşmasını etkilemiş olabilir." Mantıklı olabilirdi. Hepsi kafasını salladı. Bu sırada kapı açılmıştı.

"Gitmeliyiz." BangChan'ın sesi ile Hyunjin eline panzehir kutusunu aldı. Eğer bugün Felix'i kurtarırlarsa - Ki kesinlikle kurtarmaları gerekiyordu.- Panzehri hızlı bir şekilde yapmalıydı. İki tane iğne vardı ve asla hata şansı yoktu.

Önden Minho çıktığı zaman tüm ekip hazır olarak peşinden çıktı. Kapının önünde bulunan araçlara dağılmış ve hepsi hızla binmişti. Araç dağılımı şu şekildeydi; Hyunjin, Jisung, Minho ve SeongHwa ilk araçtaydı. İkinci araçta ise;Bangchan, HwanWong, HongJoong ve Ravn vardı. Bunlar normal arabada gidecek olan iki gruptu. Bir de siyah minibüse binen grup vardı.

İlk araç olarak hızla hareket ettikleri zaman SeongHwa elindeki tableti açarak sinyal izlerini kontrol ediyordu. Jisung arabayı sürerken Hyunjin ve Minho ise arkada oturuyordu. "Hyunjin'in küpe işini akıl etmesi iyi oldu yoksa adamlar sinyalin fazla çekmediği bir yerde ve zaten Felix'in üzerindeki fazlalık eşyaları yolun kenarına attılar."

SeongHwa'nın söyledikleri ile hepsinin içine az da olsa su serpilmişti. Son anda Hyunjin'in aklına gelen bu sinyal gönderen küpe işi olmasa Felix'i bulmak daha uzun zamanlarını alabilirdi. "Jisung askerler şuanda onlara gönderdiğim konuma gidiyor. ******** Dağının olduğu yerde bulunan eski fabrika deposuna git."

"Orada nükleer kaçak olduğu için fabrika taşınmak zorunda kalmıştı. Bu nedenle orayı seçmiş olmalılar çünkü yayılan radyasyon elektronik eşyaları etkiliyor bu nedenle sinyal bozucu bölge olarak geçiyor." Hyunjin'in söylediği şeylere SeongHwa katıldığını belli edercesine kafasını salladı.

HᴇʟʟSᴛᴀᴛɪᴏɴ § HʏᴜɴLɪx✔︎Where stories live. Discover now