HL (24)

1K 167 126
                                    

Normalde 25. Bölümü final yapma kararım vardı.
Lakin bir iki kişinin kalbini kırmak istemedim 30 ya da 30'a yaklaşırken bitireceğim.

Lütfen yorum yapmayı unutmayın. ❤️

———

§1 ay sonra

"Sorun ne?" Felix kolları arasında uzandığı bedenin hafifçe kıpırtıları ile kafasını kaldırarak ona baktı. "Başım ağrıyor Felix."

Felix kucağında olan mısır kasesini uzanarak küçük masanın üzerine bıraktıktan sonra tamamen arkasını dönerek ellerini onun yanaklarına koydu. 1 aydır sürekli aynı şeyleri yaşıyorlardı.

Olur olmadık yerlerde dalgın oluyor, sessiz kalıyordu. Başı öldürecek derecede ağrıyordu. Çok sinirli ya da agresif oluyordu. 1 ay içerisinde Hyunjin, BangChan ile yumruk yumruğa dövüşe girmekten çok az bir fark ile kurtulmuştu. Onları ayıranlar ise karakoldaki insanlardı.

Nedensizce insanlara sinirleniyordu ya da saçma bir şekilde kavga edebiliyordu. Bunun nedenini ikisi de bilse bile diğerleri bilmiyordu. "Lucifer dışarıya çıkmak istiyor."

"Sen izin vermediğin için sana zarar veriyor. Kendisini böyle belli etmeye çalışıyor." Felix nazik bir ses tonu ile konuşarak alnını onun alnına yasladı. Hyunjin'in baş ağrısı öncesine göre hafiflemişti. Gülümsedi.

1 ay içerisinde Felix neredeyse tamamen onda kalır duruma gelmişti çünkü Lucifer'ı engelleme çalışmaları yüzünden harab oluyordu. Asla uyuyamıyordu Felix olmadan. "Çok iyisin. Mükemmelsin. Çok iyi gidiyorsun."

Onun fısıltılarını dinlerken kafasını usulca salladı. "Sen onun bedeninde değilsin. O senin bedeninde. Dışarıya çıkmak istiyorsa seni dinlemeli. Kendini alta çekme. O altta kalmalı. Sana itaat etmeli. Beden senin bedenin." Felix onun saçlarını okşayarak geriye çekildi ve dudaklarını onun gözlerine bastırdı.

" 1 ay içerisinde bir cinayet vakasına baktık ve Lucifer çıkmadı. Çok iyi gidiyorsun sadece dayanman gerekiyor." Evet dayanması gerekiyordu.

Lucifer en başından beri Felix'den nefret ettiğini belli etmişti. Hareketleri ve sözleri ile bunu belli ediyordu hem de fazlası ile. Ama Felix o zamandan beri asla yakınlaşmaktan vazgeçmemişti. Aksine daha fazla yakınlaşmıştı. Hyunjin bunun nedenini Lucifer'ın ilgisini çekti olarak adlandırıyordu.

Hyunjin ve Lucifer çoğu şeyde birbirlerine benziyordu aslında. Lucifer, Hyunjin'in dışarıya çıkaramadığı içindeki canavarı olabilirdi.

Küçüklüğünden beri sinirlendiği zaman içinde biriktirdiği kötülüklerin bir eseri olabilirdi. O ruhsuz, ince ve saf bedeninin tam tersi sert, sinirli, yenilmez bir insandı. Kendisinden oldukça daha fazla zeki, çevik ve kuvvetliydi. Nasıl oluyor bunu asla bilmiyordu lakin araştırmasında kişilik bozukluğu olan insanların çoğunda yer alan bir özellik olduğunu biliyordu.

"Beni zorluyor. Seni istemediğini söylüyor. Dayanmak istiyorum." Hyunjin gözlerini açarak ona baktı. İkisi de hüzünlü bakıyordu birbirlerine. "Sana zarar vermek istemiyorum."

"İstemediğin bir şeyi yapmak zorunda değilsin. Dayanırsın. Dayanamayacağını hissettiğin zaman öp beni." Felix ellerini üzerine örttüğü basstaniyenin üzerine bıraktı.

HᴇʟʟSᴛᴀᴛɪᴏɴ § HʏᴜɴLɪx✔︎Where stories live. Discover now