Benim Jungkookla aşk yaşadığımı da nereden çıkardın ?
Lucas:
Diyelim ki bir yerlerde duydum
Arin dediğinde haklıymış sen gerçekten sürtükmüşsün.
Hadi gerçeği söyle hem merak etme tüm okula yaymam
Tzuyu:
Lucas bu konuşmayı kes
Jungkook ile ben arkadaşız duyduğun yerler yanlış dedikodu yapmış
Lucas:
Jungkook'un bu sıralar Arin'e ilgisi azaldı
Ve bu aralar sizi birlikte gören bir çok kişi var
Tzuyu:
Sana bir şey inandırmak zorunda değilim nede olsa bana ve arkadaşıma tacizde bulunan kişi sensin
Jungkook benim arkadaşım ve ona karşı bir şey hissetmiyorum
Lucas:
Jungkook için değerli biriymişsin onu anladım
Neticede beni senin için dövüyorsa oldukça önemlisin
Tzuyu:
Onun için değerli olduğumu da çıkardın?
Seni ne zaman dövdü?
Bak ne yapmış ve ne dediyse yanlış anlamışsın biz sadece arkadaşız
Lucas:
İnandım say bunu Arin'e de söylediğimde
Okulda ki şeytanların savaşını keyifle izleyeceğim.
(görüldü)
Ne oluyordu ? Daha demin ki gerilimin üstüne bir de bu olay hepimizin başını ağrıtmıştı. Jungkook, Lucas'a karşı ağzından bir şey mi kaçırmıştı çünkü döverek bir insan nasıl değer verdiğini anlardı anlayamıyorum.
"Neler oluyor tanrım çıldırmama az kaldı!" Nayeon kendini koltuğa yaslayarak kafasını geriye atmıştı. Mina da ondan farklı değildi o da saçlarını stresten yolmasına az kalmıştı. Her şey yerle bir olmuştu her şeyi tekrar plan yapmalıydım Lucasın o boş olan kafasını şuan patlatmak istiyordum.
"Beni dinleyin" Kızlara sinirli çıkan sesimi umursamayarak konuşmaya devam ettim.
"Jungkookla ilişkim olduğunu düşünüyor bu demek oluyor ki A planı iptal B planına geçiyoruz. Bunun için önce Jungkook'u telaşlandırmalıyım ve sen de bana şimdi Soobin ile aranda ne varsa çabuk söyle." Minaya parmak doğrultmamla Mina yerinde huzursuzca kıpırdanarak bana anlatmaya çekindi.
"Parti gecesi Soobin bana bir şey söyleyeceğini ve bir yere ayrılmamamı söyledi fakat o gün onunla konuşamadık sebebini az çok biliyorsunuz." Mina karşımda kafasını eğmiş utangaç bir şekilde elleri ile oynuyordu.
"Sonra dün okulda Soobin'in yanına gittim konuşmaya ve beni okuldan çıkartarak han nehrinin oraya götürdü. Gözlerimi heyecanla kapatmamı söyledi bende ona itaat ederek gözlerimi kapattım ve dudağıma küçük bir buse kondurdu." Mina elleri ile oynamayı bırakmıştı sanki kafasında hala atamadığı düşünceler var gibi gözlerimin içine baktı.
"İşte benden uzun süredir hoşlandığını ve artık dayanamayacağını söyleyip çıkma teklifi etti. Bende karşımda o kadar çok mutlu durduğunu görünce onu üzecek cevabımı vermekte kendimi cesaretli görmedim. O yüzden evet dedim" Mina ona karşı vereceğim tepkiyi merak ettiğinde bakışlarımı arkadaşımın yıpranmış olduğu suratını incelemeye başlamıştım.
"Mina Soobini sevmiyorsan bence bu yoldan vazgeç" Nayeon sırtını dayadığı koltuktan doğrularak Minaya sarılmıştı.
"Belki de Soobin onu unutturabilir" Mina'nın cılız çıkan sesi ile kalbim parçalanmıştı. Neden biz hep kötülere kalbimizi verirdik ki neden bir kerede bizi sevenle değil de bizim sevdiğimiz kişi ile şansımızı denemek için can atardık. Elimde ki telefondan rehberime girerek Jungkook'u aramıştım.
"Alo" Sesimin net çıkarmasına özen göstererek söylemiştim.
"Efendim Tzuyu" Jungkook'un bıkkın çıkan sesi ile moralim biraz bozulmuştu.
"Önemli şeyler söyleyeceğim şimdi beni dinle Lucas aramızda bir şeyler olduğu ve bunu Arin'e söylemekle tehdit etti beni" ağzımdan çıkanları pek umursamadan cümleleri sıralamaya başladı..
"Ne diyorsun ne zaman oldu bu ?" az önceki bıkkın çıkan sesin yerini şimdi telaşlı ses tonuna çevrilmişti.
"Ben iyi dinle ona çok yakın arkadaş olduğumuzu söyledim. O yüzden Arin'e arkadaş olduğumuzu söyle . Bir de bir süre sizinle takılsak iyi olacak en azından Lucas arkadaş olduğumuza inana kadar"
"Tamam ne gerekiyorsa yaparım bu konuyu Arin'e açtığımda sana mesaj atarım" telefondan duyduğum kadarı ile biraz rahatlamış gibiydi.
"Lucası dövmen hoş bir davranış. Benim yerimde başka bir kız olsa da aynısını yapacağını biliyorum fakat onu döverken benim hakkımda ne dedin?" Meraktan öleceğim soruyu sormamla tırnaklarımı yemeyi bıraktım.
"Tzuyu, Arin geliyor sonra konuşalım" Jungkook'un kısa bir cümle ile telefonu yüzüme kapattığında önce telefonun ekranına sonra da meraklı bakışlarla bana bakan arkadaşlarıma bakmıştım.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
