-Hep beraber olacağız-

12 4 12
                                    

Özgür'ün yüzüne bir süre konuşmadan baktım, kalbimin sesini duyup duyamayacağından endişeleniyordum. O da hiç konuşmadan bana bakıyordu ve çok saçma bir durum oluşmuştu. Bunun sonsuza kadar süreceğini düşünüyordum ki Elif uyanıp koltuğun arasından kafasını uzattı. 

'Hala gelmedik mi ya? Ben ne zamandır uyuyorum?'

Hala Özgür'le birbirimize bakıyorduk, sonunda kafamı Elif'e çevirip konuştum.

'Bir saati geçti uyuyorsun, gelmemize az kaldı sanı-'

Sözümü öğretmenin sesi bölmüştü, eline mikrofonu alıp birkaç kez üstüne vurdu ve konuşmaya başladı.

'Evet çocuklar! Uyansın bakalım herkes, geldik!! Birazdan ineceğiz ve öğle yemeği yiyeceğiz'

Hocanın mutlulukla çıkan sesi otobüsü hareketlendirmişti, herkes aynı anda konuşmaya başladı. Kafamı eğip önümdeki camdan etrafı izlemeye başladım, ilk defa şehir dışına çıkıyordum ve Bursa gerçekten çok güzel bir yerdi. Sokaklar tahmin ettiğimden çok daha güzeldi. Kafamı çevirip Özgür'e doğru döndüm ama gözleri kapalı müzik dinliyordu. Elif'le konuşmak için koltuğun arasından baktığımda o da aynı şeyi yaptı ve kafamız çarpıştı. İki dakika boş boş buna güldükten sonra konuşmaya başladık.

'Ya ben çok açım çook, durdursunlar artık şu otobüsü.'

Elif' cevap verecekken benim yerime Özgür konuştu. 

'Hoca az kaldı dedi ya, sabret.'

İkimiz de müzik dinlediğini sanıyorduk bu yüzden cevap verince şaşırmıştık. Önüme dönüp Özgür'e baktım , gözleri hala kapalıydı. Yüzüne iyice yaklaşıp izlemeye başladım ki bir anda gözlerini açtı, çok yakın durduğumuz için heyecanlanmıştım ama Özgür'ün yüzü ifadesizdi. Bir şey söylemek istermiş gibi olduğu sırada otobüs aniden durdu ve öğretmenimiz tekrar konuşmaya başladı.

'Evet arkadaşlar, ilk durağımıza geldik inin bakalım'

Herkes sırayla otobüsten inmeye başladı. Dışarısının fazla soğuk olmayacağını düşündüğüm için ceketimi giymek yerine elime almıştım. Otobüsten indiğim an yüzüme çarpan soğuk havayla ceketimi giymemenin çok saçma bir fikir olduğunu anlayıp hemen üzerime geçirdim ve geride kaldığım için hızlı adımlarla Özgür ve Elif'in yanına gittim.

Elif'le beraber etrafa merakla bakmaktan konuşamıyorduk bile. Farklı bir şehire gitmenin verdiği hissin ne olduğunu şu an anlıyordum, her şey gözüme İzmir'den daha güzel görünmeye başlamıştı. 

Yemek yiyeceğimiz yere geldiğimizde açlığımın daha da arttığını hissettim. Yemek için masalar önceden ayrılmıştı, bizim oturduğumuz masaya tanımadığımız beş kişi daha oturdu. 

Öğle yemeği işi bitince ilk durağımız olan Ulu Cami'ye gitmek için dışarı çıktık, yemek yediğimiz yere yürüme mesafesi kadar yakındı. Çantamdan fotoğraf makinemi çıkarıp etrafın fotoğrafını çekmeye başladığım sırada Özgür yanıma gelip konuşmaya başladı.

'Ama sen sadece etrafı çekiyorsun, biraz beraber fotoğraf çekilelim'

'İyi de sen fotoğraf çekilmeyi hiç sevmezsin, şimdiye kadar bir tane bile çekilmedik'

Özgür sadece gülümseyip kamerayı eline aldı ve Elif'i de yanımıza çağırdı. Hepimiz yan yana durunca Özgür'ün boyundan dolayı biz görünmedik. Dizlerini biraz büküp bize daha da yaklaştı , poz vermemizi söyleyip üçe kadar saydı ve fotoğrafı çekti. Elif benden önce davranıp heyecanla fotoğraf makinesini elinden aldı ve bakmaya başladı. Çok beğenmiş olacak ki sürekli gülüyordu, bize de göstermesi için vermesini istedim. Fotoğrafımız cidden çok tatlı çıkmıştı, eve gidince çıkarttırıp odama asmayı düşündüm. Elif sürekli Özgür'ü fotoğraf çekilmeye ikna etmeye çalışıp aylarca yapamamıştı ama şimdi, Özgür kendisi istemişti. Cami'ye girmeden önce öğretmenimiz fotoğraf çekilmek için on beş dakika süre vermişti ama bizim işimiz kısa sürdüğü için etrafı dolaşmaya başladık. Saat erken olmasına rağmen burası oldukça kalabalıktı , küçük hediyelik eşyalar satan bir teyze tezgahının ardından bana seslenip bir şeyler satmaya çalıştı. Tezgaha doğru yaklaşıp üzerindekilere baktım, gözüme üzerinde ufak mor bir taş olan çok güzel bir yüzük çarptı. Elime alıp baktım ve fiyatını sordum, beklediğimden pahalı olduğu için teşekkür edip yerine bıraktım ve Elif'le Özgür'ün yanına döndüm.

Parlak Bir GeceWhere stories live. Discover now