64 Söylediği sözler, çekmekte olduğu ceza
anlamama yetmişti kim olduğunu,
bu nedenle, verdiğim yanıt da yerini buldu.67 Yerinden doğrulup haykırdı: "Ne diyorsun öyle?
'Etmişti' ne demek, hayatta değil mi, söyle?
Ilık gün ışığı vurmuyor mu artık gözlerine?"
70 Kendisine karşılık vermeden önce
bir süre oyalandığımı görünce,
sırtüstü yere yattı bir daha dışarı çıkmadı.73 Ama isteği üzerine durmuş olduğum öteki
soylu ruhun yüzünde bir değişiklik olmadı,
boynu sallanmadı, gövdesi kıpırdamadı;76 bıraktığı yerden konuşmaya başladı:
"Aynı sanatı öğrenememiş olmaları,
yattığım bu yerden çok acı veriyor bana" dedi.79 "Buralara egemen olan kadının yüzüne
elli kez aydınlık vurmadan önce, sen de
bu sanatın ne zor olduğunu öğreneceksin.82 Dilerim, o güzel dünyaya yine dönersin;
ama söyle bana: o insanlar yaptıkları her yasada
niçin acımasız davranıyorlar benim adamlarıma?"85 Yanıt verdim: "Tapınağımızda
bu ilahilerin söylenmesine, Arbia'yı
kızıla boyayan kıyımla korku yol açtı.88 İçini çekip başını salladı:
"Savaşta yalnız ben yoktum" dedi,
"gereksiz yere de savaşmadım kimseyle.
91 Ama herkes Floransa'yı
yerle bir etmek istediğinde,
alnım açık, tek başıma ben savundum orayı."94 "Gün gelir, sizin tohumunuz da rahat eder" dedim,
"burada aklımı çelen bir düğüm var,
bu düğümü çözün" diye ekledim.97 "Eğer yanılmıyorsam sizler,
zamanın neler getireceğini görüyorsunuz,
ama şimdi olanları bilmiyorsunuz."100 "Gözleri bozuk olanlar gibi görüyoruz"
dedi, "uzakta olan nesneleri seçebiliyoruz;
yüce Tanrı'nın bize verdiği ışık böyle.103 Olaylar yaklaşıp da yanımıza gelince,
siz insanların halini bilmez oluruz
birisi bize bilgi vermedikçe.106 Geleceğin kapısı örtülünce
bildiklerimizin uçup gittiğini
anlamışsındır sen de."109 Bu sözler üzerine, özür diler gibi
dedim ki: "Az önce sırtüstü yatan gölgeye
oğlunun sağlar arasında olduğunu söyleyin;112 az önce yanıt vermeyişimin,
şimdi aydınlattığınız kuşkudan
kaynaklandığını da ekleyin."115 Ustam çağırıyordu beni;
ruhtan kendisiyle birlikte
kimlerin olduğunu söylemesini
118 istedim. "Benimle birlikte" dedi,"binden çok kişi var, ikinci Federico benimle,
Kardinal benimle; ötekileri söyleyemem" dedi.
121 Sonra görünmez oldu;yaşlı ozana doğru gittim ben de,
belleğimde kara haberler içeren sözlerle.124 Yürümeye koyuldu; yürürken sordu:
"Niçin böyle düşüncelisin?"Yanıtladım sorusunu.
![](https://img.wattpad.com/cover/249806315-288-k57669.jpg)
ČTEŠ
İlahi Komedya
PoezieDünya şiirinin başyapıtı İlahi Komedya, Dante'nin Cehennem'e, Âraf'a ve Cennet'e yaptığı düşsel bir geziyi destanlaştırır. İlahi Komedya, 14.233'e ulaşan toplam dize sayısı ile, şiir tarihinin en uzun soluklu şiiridir. Dante'nin, 1300 yılının 7 Nisa...
Cehennem | Onuncu Kanto
Začít od začátku