Cehennem | Dokuzuncu Kanto

ابدأ من البداية
                                    

61 Sizler ki akıllı kişilersiniz,

bu garip dizelerin bir tül gerisinde gizlediği
benzetmeyi anlayabilirsiniz.

64 Bulanık sulardan, iki kıyıyı da titreten

korku yüklü bir sesin uğultusu
duyulmaya başladı birden.

67 Sıcaklık farkından kaynaklanan,

ormanlarda eserek engel tanımadan
dalları kıran, kopartan, savuran,

70 tozu dumana katıp çobanları, hayvanları

sürükleyen amansız bir kasırganın
uğultusu gibiydi.

73 Gözlerimi açtı: "Şimdi gözlerini
sisin daha da yoğunlaştığı
yaşlı köpüklerin oraya çevir" dedi.

76 Su kurbağalarının, baş düşmanları
su yılanlarından kaçıp, kendilerini
sudan karaya atmaları gibi,

79 binlerce ruhun, ayakları ıslanmadan
yürüyerek Styks'ten geçmekte olan
birinin önünden kaçtıklarını gördüm.

82 Sık sık sol elini uzatıyor,

ağır havayı yüzünden uzaklaştırıyordu:
bir tek bundan rahatsız olduğu anlaşılıyordu.

85 Onun göklerden gönderilen ulak olduğunu anladım,

ustama döndüm, o bana ses etmememi,
gelenin önünde eğilmemi işaretle anlattı.

88 Ulak öyle horgörüyle yüklüydü ki!

Kapıya gitti, bir değnekle dokunup açtı
hiçbir zorlukla karşılaşmadı.

91 "Ey cennetten kovulmuş adi yaratıklar" diye

söze girdi, o korkunç kapının eşiğinde,

"bu küstahlık nasıl girdi içinize?

94 Çektiğiniz cezayı kaç kez ağırlaştıran,
isteklerine asla karşı koyulamayan

o büyük güce direnmenizin gerekçesi ne?

97 Yazgıya başkaldırmanın anlamı ne?

Unutmadınızsa eğer, Kerberos'un çenesiyle
boynunun havı döküldü bu yüzden."

100 Sonra bize bir şey söylemeden,
kafasını o anki işinden
daha önemli bir iş kurcalayan biri gibi;

103 çamurlu yola döndü yeniden;
bu kutsal sözlerin verdiği güvenceyle
adımlarımızı kente yönelttik biz de.

106 Hiçbir direnmeyle karşılaşmadan girdik kente;
bu kalenin içindekileri çok merak eden ben de,
gözlerimi çevrede gezdirince,

109 dört bir yanı iniltilerle,
korkunç işkencelerle
dolu büyük bir düzlük gördüm önümde.

112 Rhône ırmağının durulduğu Arles'da
ya da İtalya'yı ayırıp, sınırlarını
çizen Carnaro dolaylarındaki Pola'da

115 mezarlar toprağı nasıl engebeli kılarsa,
öyleydi toprak burada da,

ama buranın durumu daha acıklıydı;

118 mezarlar öyle kızmıştı ki, kendilerini
sımsıkı saran alazlardan, hiçbir demirci
daha kızgın bir demire gereksinme duymazdı.

121 Mezarların kapakları açıktı,
öyle acı çığlıklar yükseliyordu ki,
mezardakilerin eziyet çektikleri belliydi.

124 Dedim ki: "Usta, böyle acılı çığlıklarla
varlıklarını duyuran, bu mezarlara
gömülü ölüler kimler?"

127 Dedi ki: "Bunlar sapkınlarla
her mezhepten yandaşları,
sandığından da dolu buranın mezarları.

130 Burada birbirine benzeyenler birlikte

gömülü, sıcaklık da mezardan mezara değişik."
Bunları söyleyip, sağa doğru dönünce
133 mezarlarla yüksek surlar arasından geçip gittik.

114/ Pola = Istria'nın güney ucunda
bir kent; burada da büyük bir Roma
mezarlığı vardı; bu mezarlık günü-
müze ulaşmamıştır.


NOTLAR

1/ Rehberimin = Vergilius'un.

8/ Yardım sözü verilmişti = Beatrice yardım sözü vermişti.

9/ Beklediğim kişi = yardıma gelecek olan kişi.

16/ Bu korkunç uçurum = Cehennem.
16/ İlk daire = Limbus.

18/ Hiç aşağıya inebildi mi = Vergilius'a dolaylı bir biçimde aşağıya inip inmediğini soruyor.

22/ Erikhton = Romalı general Pompeius'a bir savaşın sonucunu önceden söyleyen büyücü.

24/ Bir kez gelmiştim buraya = dolaylı soruyu anlayan Vergilius yanıt veriyor.

27/ Yahuda = İsa'nın havarilerinden; İsa'yı para karşılığında Romalı askerlere ihbar ettiği için "hain" olarak nitelendirilir.

38/ Üç cehennem cadısı = temel ilkelere karşı çıkmış olanları cezalandırmakla görevli üç Erinys.

43/ Ustam = Vergilius.

43/ Gözyaşı melikesi = Cehennem kraliçesi Persephone (Prosperina).
51/ Ozana = Vergilius'a.

52/ Medusa = kendisine hakanları taşa dönüştürme yetisine sahip olan mitoloji kişisi; üç Gorgo'nun (Keto'nun kızları) en küçüğü; gelip de Dante'yi taşa dönüştürmesi için adı anılıyor.

54/ Theseus = Persephone'yi kaçırmak isteyen arkadaşı Peirithoos'la birlikte Cehennem'e iner; Theseus'un bu davranışı cezalandırılmış olsaydı, şimdi Dante ölüler diyarına gelmeye cesaret edemezdi.

56/ Gorgon = Medusa'ların başı.

57/ Bir daha çıkamazsın yukarıya = çünkü taş kesilirsin.

58/ Usta = Vergilius.

63/ Benzetmeyi anlayabilirsiniz = Dante, dizelerinin allegorik bir anlam içerdiğini vurguluyor ve okurdan yorum yapmasını istiyor; simgelerin kimi kez açık seçik olmasına karşılık, kimi kez de (burada olduğu gibi) yorumcular ortak bir görüşte birleşemezler; söz gelimi Cehennem cadılarının, Medusa'nın ve gelmesi beklenen ulağın işlevleri konusunda değişik yorumlar vardır.

73/ Gözlerimi açtı = Vergilius, Dante'nin gözlerindeki bağı açar.

75/ Köpükler = Styks'in bulandırdığı suların köpükleri.

86/ Ustama = Vergilius'a.

95/ İsteklerine asla karşı koyulamayan = Tanrı.

98/ Kerberos'un çenesiyle boynunun Kavı döküldü = Herakles (Herkül) Kerberos'u ölüler ülkesinden kaçırırken boynuna -incir vurduğu için, o bölgedeki tüyler dökülmüştür.

102/ Daha önemli bir iş = Cennet'i düşünmektedir o ara.

105/ Kente = Dite kentine.

112/ Arles = güney-doğu Fransa'da bir kent; burada bulunan, Romalılardan kalma Aliscan mezarlığı Ortaçağ'da çok ünlüydü.

114/ Cornaro = bugünkü Qtıarnaro körfezi.

115/ Mezarlar toprağı nasıl engebeli kılarsa = Roma döneminden kalma çok sayıda mezar vardı.

124/ Usta = Vergilius.

132/ Sağa doğru dönünce = o zamana dek hep sol yönden Cehennem'e inmekte olan Vergilius ile Dante ilk kez sağdan giderler.

İlahi Komedyaحيث تعيش القصص. اكتشف الآن