Cehennem | Dördüncü Kanto

Start from the beginning
                                    

61 Rachele'nin gölgelerini cennetlik kıldı.

Şunu da bilmeni isterim ki,

daha önce hiçbir ruh kurtulabilmiş değildi."

64 O konuşurken yürümeyi sürdürüyorduk,
ormanın içinden geçiyorduk,
yoğun orman ruhlardan oluşuyordu, dediğim gibi.
67 Uyuyakaldığım yerden çok uzaklaşmamıştık ki,
gölgeler içinde bir yarı küreyi
aydınlatan bir ışık belirdi.

70 Oldukça uzaktaydık daha, ama

yine de saygın kişilerin
bulunduğunu seçebiliyordum orada.

73 "Sen ki onurusun sanatın, bilimin,

ötekilerden ayrı tutulan, bunca
onurlandırılan bunlar kim?" Dedi ki:

76 "Ayrıcalıklı konumlarının nedeni

senin dünyanda hâlâ
yankılanmakta olan ünleri."

79 Bu sırada bir ses işitildi:

"Saygılar sunalım yüce ozana,
bizden ayrılan gölgesi geri geldi."

82 Ses kesildi, ortalık sessizleşti,

dört iri gölge ilerledi,

yüzlerinde hüzün de, sevinç de yoktu sanki.
85 İyi yürekli usta söze girdi:

" Elinde kılıcı ötekilerin önünde
krallar gibi yürüyene
88 iyi bak: ozanlar ozanı Homeros;

ardından gelen taşlamacı Horatius;
üçüncüsü Ovidius, sonuncusu Lucanus.

91 Az önceki sesin dediklerini
her biri hak ettiği için benim gibi,
yerinde davranıyor, yüceltiyorlar beni."

94 Kartallar gibi arkadaşlarının üstünde
uçan bu yüce ozanın yolundan gidenleri
birlikte gördüm böylece.

97 Bir süre aralarında söyleştiler,
sonra bana dönüp selam verdiler,
ustam bu davranışa gülümsedi;

100 beni daha da onurlandırdılar,
çünkü aralarına çağırdılar,
bilgeler topluluğunun altıncısı kıldılar.

103 Işığın yanına gittik, o sırada gerekli,
ama şimdi söylenmesi gerekli
olmayan şeylerden söz ettik.

106 Soylu bir şatonun önüne geldik,
yedi kat yüksek duvarla çevrili,
şatoyu güzel bir akarsu koruyordu.

109 Akarsuyun üstünden kuru toprakmış gibi geçtik,
yedi kapıdan girip bilgelerle birlikte,
çimeni taze bitmiş bir çayıra geldik.

112 Burada ciddi bakışlı, durgun insanlar vardı,
bilgili oldukları anlaşılıyor, az konuşuyorlardı
kulakları okşayan bir sesle.

115 Bir kenara çekildik biz de,
herkesi görebileceğimiz açıklık,
aydınlık, yüksek bir yerde durakladık.

118 Karşıdaki yemyeşil çayırda duran
yüce ruhları gösterdiler bize,
büyük bir coşku doldu içime onları görünce.

121 Elektra'yı gördüm arkadaşlarıyla birlikte,
Hektor'u, Aieneias'ı, bir de
silahı alev alev gözleri Caesar'ı tanıdım içlerinde.

124 Cammilla'yı, Penthesileia'yı gördüm,
bir başka köşede de, kızı Lavinia ile birlikte
oturan kral Latinus'u.

127 Tarquinius'u kovan Brutus'u,

İlahi KomedyaWhere stories live. Discover now