Artık 3 değiliz

245 35 68
                                    

Polis: Ellerini kaldır!

Polis Kai'yi arabaya doğru yatırmıştı bile. Herhangi bir hareket yapmaması için devreye ambulans girdi. Doktorlar Kai'yi önlük ile sarmalamışlardı. Bir kaç kişi Kai'yi tutarak araca bindirmeye çalışıyorlardı. Kai ne kadar dirense de yetmedi. Ambulans'ın kapıları kapanırken gördüğü şey sadece önde ailesinin otoriter yüzleri ve arkalarından Kai'yi geri almak için koşan Soobin vardı...

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Antika bir çay takımı, eski tozlu bir saat...

Tik tak tik tak...

- Neredesin?

Bu kelime ağzından sessizce çıktı. Kendinde değildi. O güçlü, mutlu ve komik Kai'den şuan eser yoktu. Oldukça sinirli, ciddi ve acı içindeydi.

O ses duyuldu:

Tak tak tak...

- ...

Tekrar etti:

Tak tak tak...

- Gir.

Bayan Huening: Bir kuralımız vardı. Eğer kapı tıklatılırsa-

- Kuralını sikeyim.

Bayan Huening: O herifler seni mahvetmiş!

Bayan Huening antika çay takımını yere atmasıyla her yere cam parçaları yayıldı.

Bayan Huening: Asla nerede olduğunu ve karşında kimin durduğunu unutmayacaksın!

Kai'yi iki taraftan yatağa kelepçelemişti. Eline sopasını alıp kuralları tekrar ettiler.

Bayan Huening: Karşında kim olduğunu unutma... Ben kimim? Söyle! Eski kurallarımızı hatırlıyorsan-

- Kaltak.

Bir sopa darbesi...

Bayan Huening: Bana ne yaptırdığını gördün mü? Karşında annen var! 2. Nerede yaşıyorsun? Eğer yine düzgün bir cevap vermezsen-

- Bir şerefsiz, bir kaltak ve köleleri ile aynı cehennemde.

Bayan Huening: Seni... Yeterli! Artık kaçamayacaksın. Büyük annenin mirası da bizim olacaktır. Oraya silah bıraktım... Hazır olduğunda kendi icabına bakacağına inanıyorum.

- Hah... Tabii ki BAYAN HUENİNG.

^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^^

Soobin'den...

"Tanrım kafayı yiyeceğim anlıyor musun?"

Winwin: Al benden de o kadar...

" Kai'nin korkup kaçacağını düşünemedim. Onu fazla korkutmuş olmalıyız."

Winwin: O senden korkuyor Soobin.

"Galiba haklısın. Çoğu kez arkasından bıçakladım. Ama bu sefer öyle olmayacaktı..."

Winwin: Bak dostum bıktım. Onu bu sefer arkasından bıçaklamayacaktım diyorsun ama plan zaten onu Huening ailesine ulaşmak için yanımızda tutmaktı. Sonra yine istediğini yapacaktın. O günde... O yüzden arkasından koştun... Kai için değil, Changbin'i öldüren aileyi yok etmek içindi.

"..."

Herşey doğruydu. Olduğu gibi böyleydi. Asla değişemedim. Yine zalim Soobin olarak kaldım. Fakat ben kendimden başka kimseye güvenememiştim...

(Yazardan...)

Winwin Soobin'in halini görünce ona sarıldı.

Winwin: Sadece ben ve Changbin biliyordu-

"İşte bu yüzden seni de kaybedemem. Diğer üyelerle de arkadaşız ama... Biz bir aileydik Winwin."

Winwin: Geçmişin. Ben hala yanındayım. Ve öyle olacak. Sadece Kai... Ona bir şans ver. Belki daha sonra. Changbin. Herşey onun için.

Winwin sıcak bir gülümseme sundu.

Winwin: Hatırlıyor musun? Lisede iken ne zaman 3'ümüz tartışsak Changbin bir şekilde olayı çözerdi.

Soobin anıların aklında canlanmasına sevindi.

"Hahah... Bu yüzden artık kavga etmeyelim."

" Artık tehlikedeyiz. Çünkü 3 değiliz. "

∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆

∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆∆

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Lunatic ' sookaiWhere stories live. Discover now