KİOM 9

178 18 2
                                    

SELAAAM :) MULTİMEDİA KERİM ABİ OKUYUNCA TANIYICAKSINIZ :D BU BÖLÜM DERİN'İN AĞZINDAN :D DERİN'İ TANIMA BÖLÜMÜ OLARAK VARSAYABİLİRSİNİZ :D KEYİFLİ OKUMALAAR :* OKUYANLAR VOTE VE YORUM VERİRSENİZ ÇOK SEVİNİRİM EMEĞE SAYGI. SEVİLİYORSUNUZ..

Kollarımda mışıl mışıl uyuyordu Defne. Her şeyden habersiz. Benim kim olduğumu ya da nasıl birisi olduğumu bilmiyordu. Bilseydi şuan asla kollarımda mışıl mışıl uyumazdı. Diğer kızlar gibi çok masum uyumuyordu. Oldukça çirkin uyuyordu bence. Kaşları çatık , ağzı açık uyuyordu.

Onun geçmişini araştırmıştım. O kadar da kötü bir geçmişi yoktu. Ama kötüydü. Küçükken ailesi onu sokağa atmış , daha sonra şuan ki üvey ailesi onu kötü işlerini yaptırmak üzere evlatlık almış. Üvey ailesi onu zorla pis işlere alet etmişti. Eroin , kaçak sigara , kaçak silah gibi mallar taşıyordu ülkemize. Ailesi tarafından zorla yaptırılmasaydı , şuan Defne'yi öldürmüş olurdum zaten. Ama onun bir suçu yoktu. Hepsi o üvey ailesinin suçuydu. Bu yüzden onları öldüreceğim. Evet çok ciddiyim onları öldüreceğim. Diğer öldürdüklerim gibi Defne'nin de üvey ailesini öldüreceğim. Onlar ölümü hak ediyorlar.

Aslında şuan iflas etmek üzere falan değiller. Defne'nin mal teslimi yapması için onu kandırdılar. Defne de inandı hemen tabi. E yani benim önüme de adam koyup adamlara malları nasıl teslim edemezsin diye bağırsalar ben de inanırdım. Ya da inanmazdım. Onlar gibi kaç kişi gördüm ben. Artık alıştım yani ben bu durumlara. Ama Defne alışkın olmadığı için hemen inandı. Ben kim miyim? Her şeyi anlatmak çok uzun sürer ama yine de anlatayım biraz.

Önceden çok mutlu bir aileydik biz. Çok fazla iyi bir hayatımız vardı. Çok zengin değildik ama çok yoksul da değildik. İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde bir apartman dairesinde oturuyorduk. Ailem ile aram da oldukça iyi idi. Daha sonra babam çalıştığı yerin sahibinden bir iş teklifi aldı. Çok daha güzel , çok daha fazla para kazanabileceği bir iş teklifiydi babama göre o yüzden kabul etti tabi ki.

Yeni işi patronunun şoförlüğü idi. Sadece şoför değil ama onun özel korumasıydı işte. Silah falan taşımaya başladı babam. Eve eskisi gibi erken gelmiyordu artık. Oldukça geç geliyordu. Hep onun gelmesini beklerdim. Uyumazdım. Geldiği zaman da beni sevgiyle kucaklardı. Daha sonra babam bazı günler hiç eve gelmemeye başladı. Babamı çok seviyordum. Erkekler normalde annelerine daha düşkün olur ama ben babamı daha çok severdim. Ama annemi de çok severdim. Her neyse daha sonra babam eve artık iki günde bir gelmeye başladı. Geldiği zamanlarda da bir iki saat durup bizimle görüştükten sonra tekrar işe gidiyordu. Bu durum hem annemin hem de benim canımızı sıkmaya başlamıştı. Ama babam çok fazla para kazandığı için işinden vazgeçmedi ve çalışmaya devam etti. Ben o zamanlar on dört yaşında falandım.

Daha sonra annem de bir ofiste çalışmaya başladı. Ben hep evde tek başıma kalıyordum. Annem de işten geç geliyordu. Artık ikisini de beklememeye başladım. Erkenden yatağıma yatıyordum. Sabah okula gitmek için kalktığım zaman ise ikisi de gitmiş oluyorlardı.

Apartman dairesinden çıkıp lüks villaya taşındık daha sonra. Babam artık beni eskisi kadar sevmemeye başladı. Bir akşam masada annem ve babam masada yemek yerken onların konuşmasını dinledim.

Babamın patronu aslında şerefsizin tekiymiş. Kaçak mal , sigara , eroin falan satıyormuş gençlere. Onların geleceğini yok ediyormuş. Babam da bu adamın pis işlerine ortak oluyormuş. Hem de bilerek. Bildiği halde o işi bırakmamış. Çalışmaya devam etmiş o adi şerefsiz herifin yanında. O günden sonra babamdan nefret etmeye başladım. Ondan hem nefret ediyordum hem de ona acıyordum. Ama annemle aramız eskisi gibi iyiydi. Annem de babamın o adamın yanında çalışmasını istemiyordu.

Daha sonra bir akşam annemle salonda sohbet ederken birisi kapıyı yumruklamaya başladı. Annem kapıyı açtığında babam sarhoş bir vaziyette kapıya tutunuyordu. Annemi kolundan tutup dışarıya doğru sürüklemeye başladı. Annemin peşinden bağırdım ama annem sorun olmadığını içeri girmemi söyledi. Mecburen içeri girdim. Arabaya binip gittiler. Sarhoşken araba kullanıyordu babam hem de annem yanındayken. Daha sonra kaza yaptılar. Karşıdan gelen bir tır ile kafa kafaya girdiler.Annem kaza esnasında öldü. Babamı ise yoğun bakıma aldılar. Annemin ölümünden sonra ben yıkıldım. Yaşayan bir ölü haline geldim. Kalkıyordum babamın başında uyanmasını bekliyordum ve ardından gidip gün boyu yatıyordum.

Annem öldükten sonra babamdan daha çok nefret etmeye başladım. Bunun intikamını alacaktım. Ama daha on dört yaşında ne yapabilirdim ki? Babamı yoğun bakımdan çıkarıp normal odaya aldılar. Babamı bu pis işlere alet başlatan adamlardan intikamımı almam gerekiyordu. Daha sonra bir sokak dövüşleri kursuna yazıldım. Artık zengindik o yüzden babam fark bile etmiyordu parasını harcadığımı.

Okuldan çıkar çıkmaz kursa gidiyordum. Kursun adı sokak dövüşleri idi ama kurs bütün dövüşlerin karışımıydı. Haftada dört gün o kursa gidiyordum. Babam hastaneden çıktıktan sonra o lanet adamın yanında çalışmaya devam etti. Bu da beni iyice hırslandırdı. Kurs hocama kazandığı paranın üç katını verip bire bir ders almaya başladım. Body ve vücut ağırlık kurslarına da başladım. Orada da bire bir ders alıyordum. Kendimi üç yıl boyu bu kurslara adadım.

Kendimi çok fazla geliştirmiştim. Ama bu yetersizdi. Daha fazla güçlenmem gerekiyordu. Kafes dövüşlerine başladım daha sonra. Çok fazla dayak yedim en başlarda. Hatta bir seferinde neredeyse ölüyordum. Ama daha sonra herkesi ben dövmeye başladım. Herkes benden korkmaya başladı. Dövmediğim adam olmadı bu zamana kadar. On dokuz yaşıma geldiğim zaman tüm bunların yeterli olduğuna karar verdim.

Babamın birlikte çalıştırdığı adamı araştırmaya başladım daha sonra. Her şeyini öğrendim şerefsizin. Daha sonra onu öldürdüm. Evet gözümü bile kırpmadan tek kurşunla onu öldürdüm. Acemiydim o zamanlar. Şuan ki aklım o zaman olsaydı o şerefsizi tek kurşunla asla öldürmezdim. Binlerce eziyet çektirirdim şerefsize.

O adamı öldürmeme Kerim abim yardım etmişti. O sokak dövüşlerinde hocam olan kişi işte , Kerim abi. Kerim abi yaşadığım olayları bilen tek kişiydi. O zamanlar bana o destek olmuştu. Bana silah eğitimi falan da vermişti. Hayat ortağımdı o benim.

Onunla hala görüşüyoruz. Ben yirmi yaşındayım. O da benden iki yaş büyük. O benim hiç omayan abim gibidir ona herkesten fazla değer veriyorum. Onun için canımı bile verebilirim. Beni bu günlere getiren kişi o. O adamı öldürdükten sonra hiç pişman olmadım. Gebersin pislik. Annemin intikamını almıştım.

Hayatımı gençlerin geleceğini mahfeden yani onları eroine uyuşturucuya başlatan şerefsizleri öldürmeye adadım. Bu uğurda yüzlerce kişiyi öldürdüm. Öldürmeye de devam ediyorum. O Rüzgar denilen şerefsizi de o yüzden öldürdüm. O da Şenalp piçi de gençleri eroine uyuşturucuya başlatıyordu. Şimdiki hedefim ise o Şenalp şerefsizi. Onu da öldüreceğim. Ama o şuan yurt dışında. Kerim abim de onunla beraber yurt dışına çıktı. Kerim abim ve ben onların arasına sızmıştık. O beyinsizler de hiçbir şey fark etmemişlerdi.

Defne kolumda kıpırdanmaya başladı. Gözlerini açıp önce bi etrafa baktı. Daha sonra da benim gözlerime bakmaya başladı. Gözlerinin rengi çok güzeldi. Yeşildi. O da artık bizimle beraber kötüleri öldürmeye başlayacak. Ona da eğitimini ben vereceğim. Kerim abimin bana verdiği gibi.

SELAAM :) GÜZEL BİR BÖLÜM OLDU :D ARTIK DERİN HAKKINDAKİ ŞEYLERİ ÖĞRENMİŞ OLDUNUZ. GÖRÜŞLERİNİZİ YORUMA YAZARSANIZ VE VOTE VERİRSENİZ ÇOK SEVİNİRİM. HA BU ARADA BAZILARI DERİN'İ KIZ SANIYORMUŞ ARKADAŞLAR DERİN ERKEK :d multimedia Kerim abimiz :D

KÖTÜLER İYİ OLABİLİR Mİ? #Wattys2015Where stories live. Discover now