Küçük Aşk

1 iki ela göz

Hikayeye başlamadan önce söylemek isterim ki, bu bizim ilk kitabımız. 

satır aralarına yorum yapmayı ve beğendiyseniz, bölümleri oylamayı unutmayın.

Minik kız, çocuk parkının bankında oturmuş arkadaşı savaşı bekliyordu. Birkaç dakika sonra savaş geldiğinde ayağa kalktı ve onu beklemeye başladı. Yanına geldiğinde Savaş,

"Eftelya seninle lades oynayalım mı?" diye sordu.

Eftelya olumlu anlamda kafasını salladı. Lades nasıl bir oyun bilmiyordu ama savaşın seçtiği oyunlar hep en eğlencelileriydi.

"peki neyine gireceğiz" dedi savaş.

Eftelya biraz düşündü ve "Eğer ben kazanırsam bana çikolata alacaksın" dedi.

"o zaman ben kazanırsam da büyüdüğün de benimle evleneceksin"

Eftelya bu şartı kabul etti ve serçe parmaklarını birleştirdiler.

Küçük oldukları için sözlerinin farkında değillerdi fakat onların geleceği bu sözden sonra yazılmıştı. Bir ladesle başlamıştı aşkları.

----------------------------------------------------------

Merdivenlerden hızla iniyordum. Yarı zamanlı işime geç kalmıştım ve bu benim için büyük bir sorundu. Eğer böyle bir işiniz varsa en ufak hatanızda sizi kovabilirlerdi. Ben fotoğrafçıydım ve yetişmem gereken bir düğün vardı. Kahküllerimi gözümün önünden çektim ve binadan çıktım.

Otobüsü beklersem geç kalacağımı emindim bu yüzden caddenin karşısında ki taksiye binmenin en iyisi olduğunu düşündüm. Hıclıca karşıya geçtim ve taksiye bindim. Adama gideceğim yerin adresini verdikten sonra dışarıya baktım.

Bir yandan da radyodaki adamı dinliyordum.

Evet dinleyiciler bu sabah beklenmedik bir yağmur yağdı öyle değil mi? Tıpkı aşk hayatımızda ki beklenmedik sürprizler gibi. Dün çok güzel bir kitap okudum ve baya ilginç bir şey öğrendim. Eğer bir insanla tesadüfen üç kere karşılaşırsanız bu normal bir olay olmaz o kişi sizin kaderinizdir.

Bu ilginç bilgiden sonra kısa bir aramız var herkese iyi günler.

Radyoda söylenenlere pek kulak asmasam da bu günün iyi geçeceğine dair pek umudum yoktu. İşe zaten bir saat geç kalmıştım ve bu benim ikinci geç kalışımdı. Taksi durduğunda düğün salonuna gelmiş olduğumuzu gördüm ve taksiciye parasını uzattım.

Parayı ödedikten sonra koşarak salona girdim.

Zenginler için olduğu belliydi çünkü baya büyük bir yerdi. Ben hızla koşarken yanımdan damatlık giymiş bir adam geçmişti. Birkaç saniyeliğine göz göze gelmiştik ve ben tuhaf bir şekilde durmuştum.

Adamın yüzü ve gözleri çok tanıdık gelmişti. Arkamı döndüğümde onunda durmuş ve bana bakıyor olduğunu gördüm. Sarı saçları dağılmış ve ela gözleri sorgular bir biçimde bakıyordu.

Bir çığlık duyduğumda kafamı çevirdim ve koşmaya başladım. Duracak zamanım yoktu zaten bir saat geç kalmıştım işe. Ama hala aklımdan çıkmıyordu

O iki ela göz...

ilk bölümü yayınladık diğer bölümlerde görüşmek üzere