BÖLÜM 37 ⚜ DİRENİŞ

2.8K 387 630
                                    


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

       Görsel kaffeejunky ellerinden, bölümle alakalı bir konuda bana yardım ettin, şu an bilmiyor olabilirsin ama okuyunca anlayacaksın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

       Görsel kaffeejunky ellerinden, bölümle alakalı bir konuda bana yardım ettin, şu an bilmiyor olabilirsin ama okuyunca anlayacaksın. Bu bölüm sana ithaf ❤️❤️ (bolca kalp)

Bölüm sonlarına bomba attım. Ay, hatırladıkça dizlerim titriyor bir dakika jsjsjsh

Alt Başlık ⚜ Yokuşta birkaç metre daha yükselmiştik şimdi. Gitgide yükseliyorduk, düşüşümüz çok ağır olacaktı.

KAPANIN SAHİBİ

"Biz niye kurtulamıyoruz lan senden?" diyerek Korhan'a yumruk atan Mirza'yı tutma çabalarım artık işe yaramaz olmuştu. Korhan da asla altta kalayım demiyor, aynı şekilde karşılık vermeye çalışıyordu. Bu şekilde kavgayı durduramayacağımı fark edip Fuat ve Can'a haber vermeye karar verdim. Geçen sefer de zar zor ayırmıştım ama şu an bu yumruklar dursa bile konu kapanmayacaktı, o yüzden devamında da onları durdurmak için diğerleri gelse iyi olurdu.

Onlara arkamı dönüp yere değen çıplak ayaklarımı unutmuşçasına koşarak giriş kapısına doğru ilerlemeye başladım. Fuat adamla konuşurken birden beni görünce kaşlarını çattı ve dikkatini bana verdi. Bunlar bu adamla ne konuşuyorlardı ki?

Can'a dokunup ona bir şey söylerken ben koşmaya devam ediyordum ki, ikisinin de hızla bana doğru geldiğini görüp olduğum yerde durdum ve ellerimi dizlerime koyup birkaç saniye soluklandım. Ne yorucu bir gündü bu böyle?

"Ne oldu Bilge?" diye soran Fuat'tı. Doğrulup "Korhan burada. Yardım edin de ayıralım ikisini." deyince küfredip ikimizin yanından koşarak ilerledi. Bakışlarından Korhan'ın kim olduğunu sorguladığını anladığım Can da, bana tokat attığı günü hatırlayıp onun peşinden koşmaya başladı. Ben de koşmaya başlamadan önce daha demin Fuat ve Can'ın konuştuğu nöbetçi adamla göz göze geldim. Adamın bakışlarındaki tuhaf hissiyat bana da geçmişti. Adam bana başıyla selam verdiğinde ona karşılık vermek yerine sert bakışlarla diğerlerinin peşinden, geldiğim yöne doğru koşmaya başladım. Arabaların ardında oldukları için koşarken onları göremiyordum. Birden bir silah sesi duydum. O an korkunun tüm beynimi ele geçirdiği andı. Silah buraya doğru ateşlenmişti ve bildiğim başka bir şey daha vardı. Buraya silah alınmıyordu.

Yedi Saniye Virüsü | TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now