Aşı Sonrası 3 || KAPI

1.1K 129 145
                                    

Siz bölüme geçmeden önce kısacık bir şey söyleyeceğim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Siz bölüme geçmeden önce kısacık bir şey söyleyeceğim. KS ve Bilge'nin arasına kimse giremez. Bunca bölüm okuyup Hazal'ı tehdit olarak görüyorsanız bu hem kurguma hem de okuduğunuz onca bölüme hakarettir. Lütfen sadece severek okumak istiyorsanız okuyun. YSV hiçbir zaman musmutlu bir hikaye değildi, özel bölümlerde de öyle olmayacak, çünkü ben istemiyorum. YSV'nin kendine özel bir ortamı, tarzı, ruhu var sizin de +52 bölüm boyunca okuyup bildiğiniz gibi. Özel bölümlerde de bu şekilde devam edecek. 

İyi okumalar ✨

Alt Başlık ⚜ Red Scarf Senfonisi

KAPANIN SAHİBİ

Sabah erkenden kapı çalma sesine uyanmıştım. Acilde ciddi bir yaralanma vardı, Doktor beni çağırtıyordu. Üzerimi giyinmek üzere odaya geri döndüğümde Şura ne olduğunu sorguladı. Durumu anlatıp işim biter bitmez geleceğimi söylerken üzerimi giyiniyordum.

Saat sabahın beş buçuğuydu. Uyuyamamıştım bile. Gözlerini zar zor açıp beni dinliyorken ellerimi ve dizimi yatağa koyarak ona uzandım. Alnından öpüp saçlarını elimle geriye taradım. "Sen uyu biraz daha. Kahvaltıya yetişmeye çalışırım."

Uykuya tekrar dalmadan önce mırıldanır gibi konuştu. "Seni beklerim." Gözlerini açtıkça tekrar kapanıyor ama yine de açık tutmaya zorluyordu. Dudaklarından öpüp yataktan kalktım. Özlemiştim onu.

Gözlerini çoktan yumup tekrar uykuya geçiş yaptığını gördüğümde elim istemsizce karnına uzandı. Bu ona da hoşça kal deme şeklimdi ve yine hareket etmemişti. Dün geceki bana tepki göstermezsen bozuşuruz diye tehdidimi pek sallamamıştı anlaşılan. Elimi çekip önce odadan sonra da evden çıktım.

İki saat sonra küçük bir operasyonun sonunda bulmuştum kendimi. Hastayı kapatıyordum. Onun uyanmasını bekleyecek sonra da eve gidecektim, hala kahvaltı için geç bir saat sayılmazdı. Adem'in bu saatte uyandığını sanmıyordum ama Şura çoktan uyanmış olmalıydı.

Dikişlerin yarısındayken birden ameliyathanenin kapısı açıldı. Sırtım kapıya dönüktü. Karşımda bana yardım eden Tuğkan başını kaldırıp gelene baktı.

"Mirza, acil eve gelmen lazım..."

Adem'in özel olarak sakin tutmaya çalıştığı ama ister istemez telaşlı sesini duyduğumda dikkatim dağıldı. Ellerimin altındaki düğüm yarım kalmıştı. Onu tamamlarken bakışlarımı hastada tutsam da dikkatim çoktan ona yönelmişti. "Ne oldu?" Dışarıdan sakin görünüyor olmalıydım ama içimde büyük bir sıkıntı vardı.

"Şura banyoda," Duraksadı. Niye duraksamıştı?

O duraksadığında konuşmam gerekiyor gibi hissetmiştim. Sanki ben konuşursam o da konuşmaya devam edecekti. "Banyonun kapısı bozuk."

Yedi Saniye Virüsü | TAMAMLANDIWhere stories live. Discover now