Words they always win, but I know I'll lose

304 25 173
                                    

 Tony son zamanlarda iş yerinde çok yoğundu ve Steve ona sürpriz yapmak için onun en sevdiği kurabiyelerden alarak şirkete gitmişti. Asansör durduğunda hızla adımlayarak uzun koridorda yürürken Tony'nin odasına yöneldi. Kapının önünde oturan kadına Tony'nin müsait olup olmadığını sordu. Kadın içeride birisinin olduğunu ama girmesinin sorun olmayacağı söyleyince sarışın gülümseyerek odaya yöneldi ve kapıyı hafifçe tıklattıktan sonra yavaşça araladı. Kafasını içeriye uzattığında duraksarken aniden gelen şok dalgasıyla ne yapacağını bilememişti çünkü sevgilisi koltuğunda değil, odanın bir ucundaki kanepede iri yarı bir adamın altındaydı. Öylesine kendilerinden geçmişlerdi ki onu farketmemişlerdi bile. Bir süre sesini çıkaramadı Sarışın, adeta kitlenmişti. Bu olana hiçbir anlam veremiyordu ve bu görüntü her şeyden çok yakmıştı canını. Yutkunmaya çalıştı ama boğazındaki yumru buna engel oluyordu. Sonunda ciğerlerine derin bir nefes çekti:

"BU KEZ BATIRMAYACAĞIM DEMİŞTİN!" Steve'in bağırmasıyla Tony uykusundan irkilerek uyandı. Yanında yatarken kıvranan adama baktı. Tekrar bağırıp homurandığında onu omzundan hafifçe sarstı. "Steven... tanrım, steve... Uyan bebeğim." Steve'in kabusu devam ederken Tony endişelenerek doğrulmuş ve o daha fazla elini kolunu sağa sola sallayarak bir yerlere çarpmasın diye karnına oturup kollarını yakalayarak yatağa sabitlemişti. Steve onun adını bağırıp rüyasında kızarken kollarını tutmakta zorlanıyordu. "STEVEN TANRI AŞKINA UYAN ARTIK!"

 Bu münakaşa biraz daha sürdü. Steve zor uyanmıştı ve Tony onu uyandırırken tutmakta oldukça zorluk çekmişti. Sonunda Steve gözlerini araladığında kaşları çatık ve huysuz görünüyordu. Tony ona bakarken kollarını bırakıp ellerini onun göğüsüne yerleştirdi. "Tanrı aşkına rüyanda beni öldürüyor muydun-"

Her şeyin rüya olduğunu anlayan Steve Tony'nin bu sorusunu umursamadan kollarını onun etrafına sararak kendine çekmiş ve dudaklarını birleştirmişti. Tony ne olduğuna anlam veremeyip şaşırırken bir süre sonra sevgilisine karşılık vermeye başlamıştı. Sarışın, üzerindeki Tony'i kollarının arasına öyle bir almıştı ki Tony neredeyse kollarında kaybolmuştu. Esmer adam sarışının tutkulu öpüşüne uyku sersemi zar zor karşılık veriyordu ama Steve gördüğü kabus yüzünden oldukça uyanıktı. 

 Sarışın öpüşlerinin arasında onun dudağını dişlemiş, dudağının acısıyla Tony geri çekilmeye bile fırsat bulamadan boğukça inlemişti. Steve ise umursamadan sevgilisini öpmeye devam etti ve yatakta dönerek onu altına aldıktan sonra ağırlığını onun üzerine verdi. Tony ellerini sarışının omzuna yerleştirmiş sıkarken konuşmaya çalıştı ama Steve'in dudaklarını hiçbir koşulda bırakmayışı bunu zorlaştırıyordu. "Kesinlikle- her gece-"

 Steve susması için onun dudaklarını kendininkine hapsederken Tony ellerini sarışının saçlarına daldırdı ve avcunda saç yumaklarını sıkarken saçlarını çekiştirdi. Esmer adam bacaklarını sevgilisinin beline dolayıp kendisini ona ittiğinde Steve onun dudaklarına doğru bir hırıltı çıkardı ve Tony bundan fırsat bularak az önceki cümlesini tamamladı. "Kesinlikle her gece böyle uyanmalısın." Steve onu tekrar öpmeye devam ederken üzerindeki kazağı çekiştirdi ve bir süre sonra çıkarmak için yatakta dizlerinin üzerinde doğruldu. Sarışın tişörtünü çıkarıp kenara attığında Tony yattığı yerden nefes nefese sevgilisini süzüyordu. "İşte bu gidişatı sevdim-" Steve kendi altındakini de çıkarırken Tony de altındakinden kurtuldu ve alele acele kazağını çıkarırken konuştu: "Ve gittikçe daha da çok seviyorum."

 Tony yataktan kalkıp kondom almak için banyoya gidiyordu ki ardından Steve de kalkıp sevgilisini kucağına aldı. Tony onun ani hareketiyle kollarını boynuna sarmıştı "Öyleyse çok daha fazla seveceksin."

Another Love • Stony AU ⎊⍟حيث تعيش القصص. اكتشف الآن