Y|23

1.1K 108 27
                                    

Herkese merhaba!

Nasılsınız?

"Aklımdan çıkmıyor... Aklım çıkıyor ama o çıkmıyor."
-Oğuz Atay

*

"Şaka mı yapıyorsun?" dedim tepkisini ölçmeye çalışarak. Yüzümü avuçlayıp gülümsedi:

"Ciddiyim." dedi tatlı tatlı gülümseyerek.

"O zaman biraz çabalaman gerekecek." dedim hafiften burun kıvırarak. Kahkaha attı, "abim akşam yemeğe davet ediyor." dediğinde kahkaha attım.

"O da mı biliyor?" dediğimde başını salladı.

"Yani fark etmemi o sağladı aslında," deyip duraksadı, şaşkınlıkla kaşlarımı çattım. "O uyandırdı beni uyuduğum uykudan." diye ekledi gözlerimin içine bakarak.

"Uykun nasıldı?" dedim alayla, sorulmaması gereken soruydu.

"Güzeldi, güzel bir düş görüyordum." dedi bana o düşmüşüm gibi baktı. "Sonra o düşü yaşayabileceğimi fark ettim. Buraya gelene kadar nefes alamıyordum," dedikten sonra derin bir nefes aldı, "ama şimdi alabiliyorum, sen nefessin bana."

Ne çok mutlu olmuştun o gün, ne çok gülmüştün, iki gün boyunca o sözlerin üzerinde bıraktığı etkiyi atmaya çalıştın, ama gülümseni durduramadın. Öyle ki ablan fark etti, annen fark etti. İlk defa ailene birini anlattın. İlk defa onu ailen tanısın istedin. Ya sonra?

"Bensiz nefes alırsan nefesin kesilsin o zaman." dedim gülüşlerimin arasından. Sonrasında lanet telefonun çalmasıyla büyü bozuldu. Bakışlarımızın odağı değişti, çalan telefonumu cevapladım.

"Efendim anneciğim?" dedim mutlu bir şekilde.

"Ne zaman geliyorsun kuzum?" dedi annem yorgun bir sesle.

"Geliyorum birazdan." dedim gülerek, ardından telefonu kapattık.

"O zaman görüşürüz." dedi sakince, yanağımdan öptü. Heyecanla gerildim.

"Görüşürüz." dedim sakin kalmaya çalışarak.

Ve o an birini sevdim, beni sevmesini sevdim. Bana güzel bakmasını sevdim. Ama bilemezdim, o bakışların benim felaketim olacağını.

*
Eve geldiğimde hep beraber yemeğe oturmuş sohbet etmiştik, yemek boyunca yüzümden gülüşüm eksik olmamıştı.

"Ne'n var kuzum ne bu sevimlilik?" dedi ablam bana takılarak. Anneminde dikkatini çekmişti. İkisininde şüpheli bakışlarını dayanamayıp her şeyi anlattığımda ikiside Mavi Efe'yi göstermemi istedi.

"Ay ne yakışıklı çocuk, maşallah." dedi ablam, "sende bulsan keşke bundan." dedi annem ablama takılarak.

"Aman anne." dedi ablam geçiştirerek.

"Mis gibi çocuk vallahi." dedi annem ablam omuz silkerek çay doldurmaya gittiğinse annem bana doğru eğildi:

"Dikkatli ol birtanem." dedi.
*
Bölüm sonu.

YARALI||TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin