Y|5

1.8K 146 49
                                    

Herkese tekrardan merhaba!

Nasılsınız bakalım?

"Mesele ölmek değil. Mesele, birini delicesine severken, ondan zerre kadar bir karşılık görmeyip günden güne ölmektir."
- Oscar Wilde

Bölüm şarkısı: Kahraman Deniz, düştüğüm gibi kalkarım
*
Serinalaz: Selam

ruzgarkaramaoglu: Ne yapıyorsun bakalım?

serinalaz: Oturuyorum evde öyle boş boş sen ne yapıyorsun?

ruzgarkaramanoglu: Ne yapayım ya bende aynı, sen ne tarafta oturuyorsun?

serinalaz: sebep?

ruzgarkaramanoglu: Yakınsak ortak konumda buluşup yürürdük biraz.

serinalaz: Üzgünüm, yarın okul olduğu için erken yatacağım.

serinalaz: Hatta yatıyorum, iyi geceler.

Dedikten hemen sonra telefonu fırlatmıştım, elim ayağıma dolaşmıştı. Nasıl konuştuğumu bile bilmiyordum. Kalbim öyle hızlı atıyordu ki..

Sabah okulda karşılaştığımız da ne olacaktı acaba? Bana selam verir miydi? Benim ona selam vermem gerekiyor muydu?

Kafamdaki bu düşüncelerle uykuya daldım.

ruzgarkaramanoglu: İyi geceler.

serinalaz: Günaydınnn

ruzgarkaramanoglu: Günaydııı

serinalaz: daha sabahtan yürümeye başlamışız

ruzgarkaramanoglu: N harfi gelmemiş ya çok da şey etme.

Kahkaha atarak okula girdiğimde kapıda onu gördüm gülümseyerek bana bakıyordu. Bayılmak üzereydim. Yanından geçip giderken yanımdan yürümeye başladı.

"Sizede günaydın Serin Hanım." dedi gülerek. Hafifçe güldüm.

"Ya gördüm onu n harfi gelmemişti." dedim kinayeyle.

"Aa elim yazmaya uğraşmamış bile," dedi bilmemezlikten gelir gibi.

"Şapşal." dedim sırıtarak.

"Kabul et bayılıyorsun bana." dediğinde alayla güldüm, bayılıyorum sana.

"O yüzden mi peşimde olan sensin." Ama bayıldığımı belli etmemeliyim.

"Atarlı ya." dedi saçımı karıştırarak, Allah'ım çok güzel hissediyordum. Kaçar gibi sınıfa girdiğimde arkamdan kahkaha atmıştı.

Öğle yemeğine kadar tüm teneffüslerde görüşmüştük, Merve'de Ali'yle sevgili olduğu için çok rahattık. Tavırları çok özel hissettiriyordu. Sanırım masalımı bulmuştum.

Ah gençlik, şimdi ki ben olsa sana diyeceği tek şey o yaşadığın tüm güzel günlerin keyfini iyi ki çıkarmışsın çünkü şimdi canımız çok acıyor.

Öğle yemeğini hep beraber dışarıda yemiştik, okul çıkışında ise Rüzgar'la beraber eve yürüyorduk.

"Sencede gökyüzü çok güzel değil mi?" dedi Rüzgar gökyüzüne bakarak. Sonrasında gülümseyerek bana döndü.

"Evet, uçsuz bucaksız. Çok güzel." dedim sıcak bir ifadeyle. O an gökyüzünden yüzümüze yağmur damlaları düştü.

"Çok güzelsin." dedi sadece, "en az gökyüzü kadar." diye eklediğinde şaşkınlıkla yutkundum. Biraz fazla mı erken gidiyorduk?

"Teşekkür ederim." dedim ne diyeceğimi bilemiyordum.

**
Bölüm sonu.

Ufak bir not: Anlatılan şeyler gerçek bir kişinin hayatından alınıyor, olayların çok hızlı gerçekleşeceğini şimdiden söylemek istiyor ara ara zaman atladığımız da da belirteceğim.

En baştada dediğimi gibi farklı bir kurgu olacak. Serin dışındaki tüm karakterlerden şüphelenebilirsiniz.

Sizi seviyorum!

YARALI||TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin