•Bir

178K 6.1K 7.7K
                                    


İlk kitabım olduğu için ciddiyetsiz ve acemice yazdığım bir kitap.

Bunu bilerek başlayın ve ona göre yorum yapın lütfen.

———————

"Kalk lan kalk!" diyerek kulağımın dibinde fısıldayan kişinin suratına avucumun içini geçirdim. İnleme sesi duyulurken onun arkasından küfür de eşlik etmişti.

"Kalk lan orospu çocuğu!" diyerek yere fırlatılmamda aynı dakikalar içerisinde gerçekleşirken, yorganınla birlikte yuvarlanarak yere iki seksen uzandım. Zaten saat gecenin birine kadar ebemizi sikmişlerdi, şimdi biraz uyusak bence hiç problem olmazdı.

"Tamam tamam kalkıyorum." diyerek tekrardan gözlerimi kapadım ve daha rahat bir pozisyon için sırt üstü yattım. Birkaç saniye sonra yüzüme bir ışık huzmesi gelirken odanın içinde patırtı koptu, ardından da "Emredin komutanım!" nidaları kulağıma çalındı.

Birkaç saniyelik duraksamanın ardından gözlerimi yavaşça aralayarak tepemde dikilmiş alayla bana bakan komutanıma baktım. Bu alayın yanında azıcıkta sinirde okunuyordu yüzünde.

"Asker, on saniyen var kendini toparlaman için. On saniye içinde ayakta olmazsan iki hafta boyunca gece nöbetlerine sen kalırsın."diyerek dişlerinin arasından tıslayan komutanım ile uykum anında kaçarken yutkundum ve gülümsemeye çalıştım.

İki hafta ne lan acımasız heyvan. Buna insan vücudu mu dayanır?

"Emredin komutanım!"

Hızla yorganı üzerimden atarak ayağa kalktım ve hazır ol pozisyonunundaki arkadaşlarımın yanına geçerek selam verme pozisyonuna geçtim.

Komutanım da yavaş ve sağlam adımlar ile tam önümüzde durdu. Hepimizin gözünün içine teker teker ciddiyetle baktı. Ardından dudaklarını araladı.

"Bugün çok işimiz var. Yüzbaşı bizi ziyarete gelecek v kontrol yapacak. Sizden istediğim bugün her şeyin mükemmel olması. Çünkü yüzbaşı çok dikkatli bir adamdır ve gözünden hiçbir şey kaçmaz. Kişisel bakımınıza ve karakolun bakımına dikkat etmenizi istiyorum." diyerek tekrardan ciddiyetle bize baktı.

Anasını satayım sanırsın İngiltere prensi geliyor, diktatörlüğe bak. Burnum yavaşça kırışırken içimden derin bir "hıh" çektim.

Biz komutana, komutan bize bakarken bölükten titrek bir ses yükseldi.

"Komutanım." diyen kişiye döndü bütün gözler. Şimdi herkes Murat'a bakıyordu dikkatli gözlerle. Komutanım da Murat'a bakmış, ardından yavaş adımlarla tam önüne geçmişti.

"Evet asker?"

"Komutanım, nasıl desem bilmiyorum fakat, yüzbaşımız bizim bedenimizin her yerini kontrol edecek mi?" diyerek çekine çekine sorduğunda bir kaç boğaz temizleme sesi geldi odadan. Gülmemek için savaşan birkaç yiğitten biriydi.

Komutanımızın bakışları seslerin çıktığı kişilere dönerken anında susmuşlar, ciddiyetle önlerine bakmaya başlamışlardı.

Komutan tekrardan kafasını Murat'a çevirdiğinde, yüzünde belirgin bir alayla vardı. Sırıttı.

"Ne o asker, korktuğun bir şey mi var?"

Murat'ın yüzü kızarmaya başlarken nefesini verdi.

"Hayır komutanım, fakat ilk defa şeyimi annemden sonra biri görecek komutanım, o yüzden tedirgin oldum komutanım."

Kahkaha atmamak için kendimi sıkarken tırnaklarımı hafifçe avuç içime geçirdim. Yanımdaki arkadaşımın omuzlarının titrediğini hissedebiliyordum.

KOMUTAN  | BXBWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu