VÂYE

|FİNAL

*

"Ankara'ya?" diye sordu Yağız tedirginlikle.

Usulca başımı salladım.

"Defne..." derken hızla doğrulmuştu yerinde. "Ne diyorsun? Ne gitmesi?"

"Ne zamandır görmüyorum annemleri. Hava değişikliği olur hem."

"Yalnız gitmekten bahsetmiyorsundur inşallah." dediğinde biraz duraksayıp hafifçe omuz silktim. "Gitmek istiyorsan birlikte gider, geliriz. Seni tek başına göndermem."

Yağız'ın sözlerine karşılık bir şey demezken büyük bir iç çekip koltuktan kalktım. Mutfağa geri geçip kendime bir su doldururken belime dolanan kollarla birlikte irkildim.

"Gitme. Sensiz uyuyamam." diye mırıldanan Yağız sayesinde yüzümde bir tebessüm peyda oldu. "Hem... yarın bebeğimizin cinsiyetini öğrenmek için doktora gideceğiz."

"Yine." dedim gülerek.

"Bu sefer başaracağız. İnanıyorum."

Elimdeki su bardağını bırakıp Yağız'a döndüm.

"O zaman yarın bebeğimizin cinsiyetini öğrenelim, sonra da birkaç günlüğüne annemlerin yanıma gidelim."

"Anlaştık." deyip burnunu burnuma sürttüğünde gözlerimi kapatarak gülümsedim. "Bir daha yanımdan ayrılmayı aklının ucuna dahi getirme. Sizin yeriniz benim yanım."

Bizim yerimiz onun yanı... Onun yeri de benim yanım...

"İyi ki varsın Yağız." dedim gözlerine bakarak.

"Sen de Defne'm."

Bir süre birbirimizi sarılı bir halde orada kaldıktan sonra günün ve yaşananların yorgunluğu yüzünden üzerimdeki ağırlığı atmak için dinlenmeye karar verdim.

Yatak odasına gidip üzerimi değiştirdikten sonra yatağa girdiğimde uykuya dalmam çok sürmemişti.

•••••

Şakağımın okşanışı ve duyduğum fısıltılı ses sayesinde uyanırken gözlerimi henüz açmamıştım.

Can içinde gül canan ey seyrimin dilberi
Al ömrümü ömrüne destan eylesin seni (Medya)

Yağız'ı ilk defa şarkı söylerken duyuyordum. Zaten buna şarkı söylemek denemezdi, fısıldadığı için gerçek ses tonu duyulmuyordu.

Yağız bir süre saçlarımı okşarken duyulan tek şey düzenli nefes alıp verişlerimizdi.

Düş içinde düş canan ey seyrimin dilberi
De gönül sarayına sultan edeyim seni

Tut elimden kalbimden, eğdir sevdaya beni
Yer kaplamam kuş kadar, koynunda uyut beni

Sırtım Yağız'a dönük olduğu için yüzümü tam göremiyordu. Eğer görseydi uyandığımı çoktan anlamıştı.

Can içinde gül canan ey bu devrin dilberi
Al ömrümü ömrüne destan eylesin seni

Kal kenti bihan eyle bahar olsun buralar
Elin elime değsin kelebek ömrü kadar
Elin elime değsin kelebek ömrü kadar