En büyük hayalimi gerçekleştirip Masterchef elemelerini geçmiş, ilk 16 kadrosuna girmiştim. Kendime güvenim çok fazlaydı ve yarışmada sona gidebileceğime inanıyordum.
Dün her şey ayarlanmış,villalara yerleşmiş bugün ilk kaptanlık oyunu için çekimlere gelmiştik. İçerde hazırlanırken etrafımdaki diğerlerine göz gezdirdim ve kendimce bir değerlendirme yaptım. Son hazırlıklar tamamlanınca şeflerin bizi çağırmasıyla içeri girdik.
"İşte 2020 Masterchef ana kadrosu!"
Hepimiz içeri girip yerlerimize geçtik. Mehmet şef birkaç kişiye söz hakkı verirken en son bana sormuştu.
"Başak sen de çok iddialısın diye biliyorum. Kendine güveniyor musun?"
"Evet kendime çok güveniyorum. Beni iyi izlesinler belki bir şeyler kaparlar."
"Hadi bakalım. İddialar gerçek olacak mı göreceğiz"
Ben gülümserken konuşmaya devam etti.
"Evet ilk kaptanlık oyunu için ellerinizi kutuya koyun."
Hepimiz ellerimizi koyup hazırda bekledik.
"3,2,1 Açın."
Kutuyu açtığımda gördüğüm malzemelerden tatlı yapacağımızı anlamıştım fakat ne olduğunu çözememiştim.
"Arkadaşlar bugün sizden istediğimiz şey hepimizin bildiği klasik tulumba tatlısı."
Herkes bir şeyler düşünürken yanımdaki Esra ablaya döndüm.
"Abla sen yaptın mı daha önce?"
"Yaptım ama burda yapabilecek miyim bakalım."
Danilo şef süreyi başlatınca herkes aceleyle tezgahı hazırlamaya başladı. Ben de soğuk olması için ilk olarak şerbeti hazırlamayı düşünüp erkenden ocağa koydum. O kaynayana kadar hamuru hazırlamaya başladım. Somer şef tezgahları gezerken bana doğru geldi.
"Başak sen yaptın mı daha önce?"
"Hayır şefim ama yapılışını izledim."
"İş başa düştü hadi hızlı ol."
O giderken hamurun içine diğer malzemeleri ekleyip mikserle çırptım ve sıkma torbasına koyup soğuk yağa sıkmaya başladım.
"Benimkiler olmuyor"
Arka tezgahtan gelen Emir'in sesiyle ona döndüm.
"Emir o yağı boşver onunla olmaz. Soğuk yağa sık."
Kafasını sallayıp hızlıca tencereyi değişirken bende işime devam ettim.
"Evet arkadaşlar son 1 dakika şu an bitmiş olması lazım."
Hızlıca kızaran lokmaları tabağa alıp etrafını sildim ve gereksiz eşyaları toplayıp süre bitmeden önce kendimi hazırladım.
"Olmadı sanki. Ben hiç böyle satıldığını görmedim."
Gülüp boş ver dercesine elimi salladım.
"Beğenmezlerse biz yeriz."
*
Herkesin tabağı tadılmış. Şefler hepimizi azarlamış ve zar zor tabak seçmeye çalışmışlardı. Bunun sonunda mavi takım kaptanı Tanya, kırmızı takım kaptanı Ayyüce olmuştu.
"Şimdi sırayla seçmeye başlayabilirsiniz."
Tanya ilk olarak Emir'i seçmişti. Ayyüce ise Serhat demişti. Birkaç seçimden sonra içimde mavi takıma gitme isteği oluşurken sessizce bekledim.
"Ben kendisinin iyi işler çıkardığına ve yetenekli olduğuna inanırım o yüzden Başak diyorum."
Tanya beni seçince içime gelen rahatlıkla onlara ilerleyip verdiği önlüğü aldım ve üstüme geçirdim. Arkama uzanırken Emir birkaç adımda yanıma gelmiş önlüğü bağlamıştı. Teşekkür amaçlı yumruğumu tokuşturup yanına geçtim ve diğer seçimleri bekledim.
*
Çekim sonunda takımlar belirlenmiş yemek yedikten sonra hepimiz villalara dağılmıştık. Gülşah ile kaldığım odaya geçip üstümü değiştirdim ve makyajımı silip yatağıma uzandım. Bir süre telefonda gezinip galeriden eski bir fotoğraf bulup paylaştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
@basakkarakum: Nice breakfast 🍳
Fotoğrafı paylaştıktan sonra sürekli sayfayı yenileyip gelen beğenilere bakarken gördüğüm bildirim ile durdum.
(basakkarakum):@emirelidemir fotoğrafınıza yorum yaptı: "Seni izliyorum. Belki bir şeyler kaparım :)"
***
4 sene sonra kitap yazıyorum kendime inanamıyorum şu an
