#ᴛᴇᴀᴍʙᴀɴᴅᴀɴᴀ {ᴇᴍɪʀ ᴇʟɪᴅᴇᴍɪʀ}

¹⁸

Dün ilişkimiz hakkında yapılan paylaşıma Emir'in yorum yapmasıyla sosyal medya resmen çalkalanmıştı. Herkes bizi konuşuyordu. Olumlu yorumların yanı sıra olumsuz yorumlar da vardı.

Emir'in bu linç olayını aşmasına seviniyordum. Artık aramızın bozulacağını düşünmüyordum.

Bu sabah uyandığımda sosyal medya ile birlikte bizim evin kalanı da öğrenmişti. Yüzlerinden anladığım kadarıyla hiçbirinin bizimle bir sıkıntısı yoktu. O yüzden içim rahattı.

Son dokunulmazlık oyunu için stüdyoya geldiğimizde hazırlanıp direkt çekime girmiştik. Bugün yemekler izleyicilerimize gidecekti ve oylamayı onlar yapacaktı. Büyük bir özen göstermeliydik çünkü son oyunu da alıp haftanın galibi olmak istiyordum.

Şefler menümüzü anlattıktan sonra 1 saat vermişlerdi. Herkesi bir kenara topladım ve görev dağılımını yapmaya başladım. Herkes görevini alıp yapım kısmına geçerken ben de yanlarında duruyordum.

Aklıma tadım kaşığı gelince takımdaki kişi sayısı kadar kaşık alıp herkesin yanına gittim ve cebine kaşıkları koymaya başladım.

"Emir kaşığı cebine koydum."

"Tamam güzelim sağol."

"Nasıl gidiyor?"

"Güzel güzel merak etme. Alırız bugün."

"Sana güvenimden senin tabağını garanti olarak sayıyorum."

Sosyal medyaya zaten her şeyi belli ettiğimiz için burda da rahat davranmaya başlamıştık.  Emir'in yanından ayrılıp işime devam ettim.

Oyun sonuna yaklaşırken Celal'in yanına gidip onunla beraber çorbaları streç film ile kaplamaya başladım. Ben tutarken o streç filmi döndürüyordu. Biz hızlı bir şekilde işimize devam ederken tabağın elimden alınmasıyla kafamı çevirdim.

"Başak sen git Duygu ile yap. Kız tek kaldı."

Emir beni gönderince aceleden bir şey diyemeyip Duygu'nun yanına gittim ve onunla yapmaya başladım.

Tüm tabakları sardıktan sonra neredeyse süreyle denk bitirmiştik. En sonda ise tabakları kutulara dizip hepsini hazırlamıştık. Erkekler kutuları alıp kuryelere götürürken biz de önlükleri çıkarıp kulise gittik.

Erkekler de dönünce hep beraber oturup oylama sonucunun gelmesini bekledik. Otururken telefonum çalınca annemin aradığını görüp kulisten çıktım ve koridorda sakin bir köşeye geçip telefonu açtım.

"Efendim?"

"Kızım nasılsın? Konuşmadık kaç gündür."

"İyiyim anne çekim arasındayız. Sen nasılsın?"

"İyiyim. Temizlik yapıyordum. Seni bir arayayım dedim."

"Babam nasıl?"

"Baban iyi ama bir durum var. Çekim arasındaymışsın şimdi konuşma zamanı mı bilemedim."

"Ben seni çıkınca arayayım o zaman olur mu?"

Annem beni onayladıktan sonra telefonu kapatıp kulise geçtim ve Emir'in yanına gidip oturdum.

"Annen mi aradı?"

"Evet."

"Bir şey mi olmuş?"