Pilot

35 2 24
                                    

Son çıkış parçaları ekranda yayınlanırken gözlerini telefonundan ayırmıyordu Kim Jongin. Esmer çocuk uzun zamandır ekipçe bir parça çıkartamadıkları için çok üzülüyordu. Fakat sonunda o beklenen an gelmişti; yeni klipleri yayımlanmış ve halkın beğenisine sunulmuştu. Jongin eleştirileri okumak için müzik listelerini kontrol etti. Her zaman olduğu gibi büyük övgüleri okumak onu gururlandırdı ve mutlu etti. Bu çıkış için çok uğraşmış ve istemsizce yarattıkları arayı kapatmaları için fırsat olmuştu. Sonuçta onlar ulusun grubu EXO'ydu. Bir çok kötü şey yaşanmıştı. Bazıları ekranlara düşmüş, sevenlerini üzmüş ve sevmeyenlerini ise mutlu etmişti. Fakat hiç birinin önemi yok diye düşün Jongin. Biz bir olduğumuz sürece her şeyi başaracağız.

Performans öncesi grup şirkette toplanıp son hazırlıklara başlardı. Jongin bu yüzden sabahın 7'sinde adım attığı şirkette grup üyelerini bekliyordu. Normalde JoonMyeon herkesten önce gelip üyelerin sabahları atıştırmaları için lezzetli çöreklerden alırdı. Bu onun her toplanma öncesi yaptığı bir şeydi. Jongin Myeon'un orada olmamasını tuhafsamış ve telefonunu çıkartıp ona bir mesaj göndermişti.

'Ya JoonMa neredesin? Seni yendim! Bu sefer en erken ben geldim. Umarım çörekler bol kremalı olurlar. Seni seviyorum!'

Jongin telefonu elinden bıraktığı sırada içeriye somurtkan bir Chanyeol ve onunla dalga geçmekle meşgul Baekhyun, Chen ikilisi gelmişti.

"Demek hala mesaj atmadı ha?" dedi Baek kocaman gülümseyerek.

"O kadar çirkinsin ki kesin seni şu an Çinli bir hatunla aldatıyordur." Dedi Chen sırıtarak.

Arkalarından Kyungsoo içeriye girdi. Kaşları Chanyeol gibi çatıktı. Belli ki yine lenslerini takmamış diye düşündü Jongin.

"Kris, Yeol'ü aldatıyor muymuş? Çok yazık hyung" diye takıldı esmer olan.

"Hayır sadece çok meşgul, öyle olduğunu biliyorum. Yoksa... Asla çıkış sonrası ilk performans da aramamazlık yapmazdı. Hem siz kendinize baksanıza. Biriniz yaşlı bir baba oldu bile. Baekhyun senin de sevgilin dahi yok."

Baek her zamanki umursamazlığıyla Yeol'ün taklidini yaparak normalde daima çöreklerle dolu olan masaya doğru ilerledi. Fakat masa boştu. Omuz silkip kendini koltuğa Jongin'in yanına bıraktı. O sıra da içeriye telefonuyla oynayan Xiumin ve her zaman en son gelen Sehun girdi. Sehun normalin aksine heyecanlı bir çocuk olmaktan çok uzak sessiz ve sedasız duruyordu. Gürültücülüğü üzerinde olmadığı için kimse onu fark etmemişti bile.

Hepsi bir yerlere dağılmıştı çoktan.

Sehun, Kai ve Xiumin dans pratiği yaparken; Baekhyun, Chen ve Kyungsoo ses egzersizi yapıyorlardı. Chanyeol ise hala telefonunun ekranına boş boş bakmakla meşguldü. Wu Yifan eğer sahneye çıkana kadar aramazsa kendine uzanacak rahat bir tabut bulsa iyi ederdi.

Menajerleri her zamanki gibi yakalarında isim kartları bir çok kalem ve kağıtla birlikte odaya girdiklerinde baş menajer başını telefonundan kaldırdı.

"Mükemmel, toplanmışsınız bile. Yorumlar çok iyi. Bu gün sahnede elimizdekinin en iyisini ortaya koyacağız değil mi beyler?" üyelere tek tek bakarken bir kişinin eksik olduğunu fark etti. "JoonMyeon nerede?"

"Ben geldiğimde de yoktu"dedi Jongin. Cebindeki telefonunu çıkartıp kontrol etti. "Mesajımı henüz görmemiş bile."

Menajer şaşırarak kendi telefonunu çıkartıp JoonMyeon'u aradı. Fakat biraz sinirli biraz meraklı bekleyişin sonunda hiç bir şey elde edememişti. Telefona cevap veren yoktu. Yanında ki yardımcılarına döndü. "Sık sık arayın. Eminim uyuya kalmıştır." dedi huysuzca.

Düşündükleri gibi olmamıştı. Sahne alacakları yere gitme zamanları çoktan geldiği halde; Kim JoonMyeon'dan hala bir haber alınamamıştı. Bu hepsini endişelendirmiş ve sürekli Joon'a yakın herkesi aramalarına sebep olmuştu. Hatta şirketteki bir kaç görevli evine kadar gitmişti. Ailesinin bile JoonMyeon'dan haberi yoktu.

"Sikeyim nerede bu çocuk" diye söylendi baş menajer. Kyungsoo'ya döndü. "Hala açmıyor mu?"

Kyungsoo başını olumsuz manada salladı. Hepsi o kadar meraklanmıştı ki en şamatacı olanları Chan, Baek ve Chen üçlüsü bile oldukça suskundu.

Xiumin yutkundu. "Polisi... Aramamız gerekir mi? O kayıp olmasın?" diye sordu. Aslında hepsinin aklından geçen bir şeydi bu fakat dile getirmek en büyüklerine düşmüştü.

Menajer kaşlarını çattı. "Hayır, medyanın bu durumdan haberdar olmaması gerekiyor."

Beklemedikleri anda açılan kapıya tüm başlar döndü. Gelen kişinin JoonMyeon olmasını beklerlerken karşılarında görmeyi hiç ummadıkları bir sahneyle karşı karşıyaydılar.

Polis memuru kimlik kartını gösterdi.

"Kim JoonMyeon cinayetinden şüpheli olarak tutuklusunuz. Bizimle karakola geliyorsunuz."

Yess. Final vermem gereken iki hikayem varken dayanamadım ve yazdım. Biliyorum kızacaksınız ama söz buna devam etmeden önce diğer hikayelere final yazacağım. Bunu unutmamak için yazdım.

Umarım sizde benim gibi merak edersiniz. Bakalım JoonMyeon'u kim öldürdü? Tahminimiz varsa alalım. Snnfmsf

Çılgın Panda kaçar.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Jul 05, 2020 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

VICTIM | OT12Where stories live. Discover now