I'm Lost - Taekook

FİNAL

-

Kırılmış bir bardağı birleştirmek çok zordur. Fazla uğraşırsan birleşir fakat artık eskisi gibi rahat kullanılamaz hala gelir. Ailesi için Taehyung da böyledi. Artık o bardak kırıla kırıla birleşecek bir yeri kalmamıştı.

Defalarca bizimle iletişime geçmek isteseler bile Taehyung da, bende bunu kabul etmedik. Her şey zamanla yerine otururken, yeni eve taşınmak, karnım burnumda okula gidip gelmek, beni çok yoruyordu. Artık yedinci ayımdaydım ve cinsiyeti belli olan bebeğimiz için hazırlık yapmaya başlamıştık bile.

Erkekti, sağlıklı ve asla yerinde duramayan bir erkek bebek. Taehyung ne zaman çıplak karnıma elini koysa bebeğimiz, bir yere yetişmek için koşuyor gibi hareketli oluyordu. Ben konuşunca da öyleydi ama Taehyung'a karşı faklı bir ilgisi vardı.

Taehyung da, bende bebeğimiz için çabuk toparlanmıştık. Bazen geceleri ağlıyordu fakat bunun nedeni ne hala hasta ve yatalak olan babası, ne de abileriydi. Bana görünen o rüyaları onun da gördüğünü biliyordum ve kızımız arada bir bizi rüyalarımızda ziyaret ediyordu. Ağlamasının tek nedeni buydu.

Havalar çok sıcaktı, ev resmen cehennem gibi yanıyordu. Klima bile bana yarar sağlamıyordu. Hamilelikten olsa gerek devamlı ateşler içinde dolanıyordum. Taehyung'un bana özellikle aldığı, büyük beden tişörtler bu gibi durumlarda bana biraz yardımcı oluyordu.

Okul tatile gireli bir ay olmuştu fakat ben yine de düzenlenen birkaç toplu dersler için okula gidiyordum. Ne öğrenirsem yanıma kărdı ve hamile olmam buna asla engel değildi. Ne kadar zorlanıyor da olsam da Vernon vardı yanımda ve bana yardımcı oluyordu.

Vernon gerçekten çok iyi biriydi. Bu geçen zaman da, onun yanımızda olması Taehyung'a da,bana da iyi gelmişti. Taehyung, okulda o olduğu için, hiç değilse aklı bende kalmıyordu. Eskisi gibi onu kıskanmıyordu ve onun gerçekten benim kardeşim gibi olduğunu anlamıştı.

Okuldan çıktım, yavaş yavaş yürürken yanıma koşar adım gelen kişi ile durup ona baktım. Yanında sevgilisi vardı ve sevgilisinin elini sıkıca tutarken bana kocaman gülüyordu. Alfa olmasına rağmen, alfalardan hoşlanan nadir bir kişiydi Vernon. Onun gerçekten mutlu olmasını istiyorum.

"Ağır vasıta, nereye böyle." dedi kahkaha atarak. Sahte bir öfkeyle koluna vurdum ve o elimde ki çantayı alarak omzuna taktı. "Alışveriş yapmam gerek. Akşama Taehyung için yemek hazırlayacağım."

"Oh, önemli bir gün mü? ''

"Üniversite sınavına girdi biliyorsun. Veterinerlik bölümünü kazandı tekrardan. O yüzden bunu kutlamak istiyorum. "

" Ne şanslı herif yaa, karnın burnunda ama onu mutlu etmek için elinden geleni yapıyorsun. "

Yürümeye devam ederken, "Öyle, '' dedim." Onu çok seviyorum çünkü." O sırada Vernon da yan tarafına dönerek sevgilisine, "Ben de seni çok seviyorum lan eşşek sıpası, '' dedi ve sevgilisinin yanağından öperek, hepimizi güldürdü. Böyleydi işte komik bir adamdı ve herkesi bir şekilde mutlu edebiliyordu.

-

'' Vernon!! Uzanamıyorum, şu konserve mısırdan verir misin bana?"

Vernon, hızla gelip istediğim ürünü market arabama attı. Tek başıma alışveriş yapmamın zor olacağını bildiği için, sevgilisini bırakıp benimle gelmişti.

" Jungkook, '' dedi eliyle karnıma nazikçe dokunurken, '' İsmini ne koyacaksınız? "

Taehyung ile bu konuyu çok düşünmüştük ama bir türlü bir isim bulamamıştık. Omuzlarımı kaldırıp indirmiş ve "Bilmem, '' dedim.