5

3.1K 240 129
                                    

JİMİN

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

JİMİN

Jimin sonunda yataktan çıkabildi, sanki hem vücudu hem de zihninden darbeler almış gibi hissediyordu. Dört saatlik seks, gerçekten iyi bir seks olsa da, teoride kulağa iyi gelebilirdi ama tekrar yapmak istediği bir şey değildi; yanında gelen duygusal karışıklıklar olmasa bile. Bedensel zevki inkar edemezdi ama hoşuna giden kontrolü elinde tutan kişi olmaktı. Bu iş boyunca zihni açık olurdu ve kendi ihtiyaçlarıyla daha sonra, yalnızken ilgilenirdi. Sersemleştirici etkisi geçici olsa da, birkaç orgazm kendisini ne hale getirmişti... Bu hatayı bir daha yapmayacaktı, eğer biri aptallaştırılacaksa, bu karşısındaki kişi olacaktı kendisi değil. Ve bu sabah kendisinin aynadan korkup kaçmasına izin vermeyecekti.

İlk defa giyinmeden önce banyı kapısını kilitledi. Taehyung'un ne düşündüğü, bunun onun hoşuna gidip gitmeyeceği umurunda bile değildi.

Bir tarak aldı ve saçlarındaki düğümlerle karışıklıklara hırsla saldırdı, sonra duşa girdi ve en sevdiği parfümlü duş jeliyle yıkandı. Dün öğleden sonra bakım kremi sürmeye vakit bulamamıştı, saçları bu nedenle bu sabah böyle karma karışıktı.

Hiç acımadan, ilk yapacağı şeyin bu karışıklığın çoğunu kesip atmak olacağını düşündü. Sadece saçları kolayca tanınabilecek nitelikte olduğundan değil, artık gerçek benliğine dönmek istiyordu. Bir beyni yokmuş gibi davranmaktan bıkmıştı, başkasının ihtiyaçlarını ve isteklerini kendisininkinden öne koymaktan bıkmıştı.

Sabahlığını giydi ve kemerini sıkıca bağladı, sonra hızla makyajını yapmaya başladı, zamanın akıp gittiğini ve kaçmak için sadece birkaç saati kaldığını hissediyordu.

Taehyung'un, sanki birdenbire kendisine hissettiği derin aşkın farkına varmış gibi, - ya, tabii- kendisine tuhaf davranmaya başlamasıyla onun bir adım sonra ne yapacağını kestiremez olmuştu ve bu belirsizlik kendisini korkutuyordu.

Aklına bir fikir geldi, işe yaradığı takdirde kendisine küçük bir avantaj sağlayabilecek bir şey. Yaramazsa bile durumu daha kötü olmayacaktı. Kendisini zorlayarak öksürdü. İlk seferinde öksürüğün sesi yumuşaktı ama tekrar tekrar öksürdüğünde daha derin ve sert oldu. Bir dakika sonra durdu ve sesini denemek için yüksek sesle, "Lanet olsun," dedi. Daha şimdiden sesi kısık çıkıyordu ama yeterince kısık değildi. Hasta olduğu takdirde Taehyung kendisiyle sevişmek istediği zaman hazırda mazereti olacaktı, aynı zamanda bu kadar solgun gözükmek için de bir mazereti olacaktı.

Yatak odasında belli belirsiz bir ses duydu ve omurgasından aşağı bir soğukluğun indiğini hissetti. Taehyun! Hızla dönüp kapının kilidini çevirdi, yine aynı hızla kapıyı açtı ve sanki bir şey duymamış gibi etrafa bakınmadan çıktı. Birden Taehyung ile burun buruna geldi ve sahte bir şaşkınlık çığlığıyla zıplayarak "Burada olduğunu bilmiyordum." Dedi. Sesinin kısık çıkmasından memnundu.

Adam ellerini onun beline koydu ve kaşlarını çattı. "Hasta mısın? Sesin çok kötü geliyor."

Jimin aşağı bakarak, "Rahatsızlandım sanırım." Diye mırıldandı. "Öksürerek uyandım."

Death Angel, jikookWhere stories live. Discover now