9. BÖLÜM : "GÖZÜMÜN HEP SENİ GÖRMESİ"

263 55 0
                                    

Bölüm şarkıları:
Little Mix - Little Me
Yaşlı Amca - Keder

Keyifli okumalar!

9.BÖLÜM

Kafamdaki düşünceleri bir düzene koyana kadar banyodan çıkmamıştım. Uzun bir süre geçmişti ama bunu sorun etmemeye çalışmıştım. Göz pınarlarım kuruyana dek yaşadığım şeylere ağlayıp bir daha babam yüzünden ağlamayacağıma dair kendime söz bile vermiştim. Banyodan çıktığımda tüm yüklerimden kurtulup hafiflemiş ve arınmış hissediyordum.

Üzerimde Çınar'ın kazağı ve eşofmanı vardı. Çamaşır olarak kendi çamaşırlarımı tekrar giymiştim. En kısa sürede eksiklerimi tamamlamalıydım.

Kazak dizlerimin bir karış üstüne geliyordu. Ellerim kazağın uzun kollarında kaybolmuştu. Kazağı elbise gibi olmuştu. Bu halime utana sıkıla güldüm.

Eşofman altını giydiğimde durum daha kötüydü. Beli geniş, paçaları yerden sürünüyordu. Öncelikle belini iki kere katlamıştım. Böylelikle paçaları daha az yere sürünüyordu. Ama bu da yeterli gelmemişti. Eğilip paçalarını da iki kez katlamıştım. Şimdi daha iyiydi.

Çınar gerçekten uzun bir adamdı.

Kazağın kollarını da katladıktan sonra altta kalan ıslak saçlarımı üste çıkarıp aynadan kendime baktım. Onun kıyafetleri içinde kaybolmuştum.

Yanaklarım duş almamdan ötürü kızarmıştı. Gözlerimde ise ağlamaktan dolayı hafif kızarıklıklar vardı. Bunları sorun etmeden saçlarımın suyunu iyice havluyla çektim ve kullandığım havluyu nereye koyacağımı bilemeyip çamaşır makinesinin üstüne koydum.

Söylediği gibi kendi kıyafetlerim elimde bir şekilde banyodan çıktım. Ev sessizdi.

Çınar'la konuşup bir iş bulmak istediğimi söyleyecektim. Bu yüzden birazcık heyecanlıydım. Sonuçta bu İstanbul'a ilk gelişimdi ve ben İstanbul'u her şeyiyle merak ediyordum.

Dindirmeye çalıştığım heyecanla merdivenlerden yavaşça indiğimde gördüğüm şeyle adımlarım duraksadı.

Çınar'ın sırtı bana dönüktü. Esmer, siyah saçlı bir kız onun boynuna sokulup sıkıca sarılmıştı. Çınar'ın elleri de kızın belinde gevşekçe duruyordu.

"Çok özledim Çınar. Çok ihmal ettin bizi."

İnce sesiyle kurduğu cümle yutkunmama sebep oldu. Onun sevgilisi mi vardı? Daha önemlisi göğsüme binen ağırlık da neyin nesiydi?

"Öyle olması gerekti Hale." Çınar kafasını geriye çekmeye çalıştı. "Tamam, hadi yeter. Yapıştın koala gibi. Hoşlanmıyorum, biliyorsun."

Çınar'ın konuşmasıyla içime çöken ağırlık hafiflemeye başladı. Birden kendimi bu durumu sorgularken buldum. Sevgilisi olsaydı bana neydi ki bundan? Ki olabilirdi de. Sonuçta O yakışıklı bir adamdı. Bu herkes tarafından görülen bir gerçekti.

Kafeye sırf onu görmek için gelen bir sürü kız olurdu. Ayşem bu hayranların başını çekiyordu.

Ben yakışıklılığının her zaman farkındaydım ama bu durumun beni etkilemesine izin vermemiştim. Çünkü bir erkekle konuşamazdım. Babamın kulağına böyle bir şey gitmemeliydi. Bu yüzden bir erkeğe kendimi kaptırmamak için elimden gelen her şeyi yapmıştım ve başarılı olmuştum. Gerçi bu başarıda utangaçlığımın epey rolü vardı.

Şimdiyse Çınar benim sığındığım yer olmuştu. Göğsüme binen ağırlık, endişem hep bu yüzdendi. Ya bu sığınağım beni terk ederse? O zaman ne yapardım?

GÜL ÇIKMAZIWhere stories live. Discover now