17. Bölüm Klasik Karahan

Start from the beginning
                                    

''Onu dışarı çıkar Kuzey arabaya bindirdikten sonra da buraya gel.'' dedi Asi ''Biraz spor yapalım'' Kafasını olumlu anlamda sallayan Kuzey'in hoşuna giden bir şey varmış gibi gülüyordu. Şu anda birbirine karışmış olan hormonlarım Kuzeye bağırmamı engellemedi.

''Ne sırıtıyorsun. Komik mi?'' Bana aldırmadan beni kucağına aldı. Her hareket ettiğim de vücudumun her bir köşesi sızlıyor. Her nefesimdeyse kalbimde ki bıçak bana saplanıyor. Bu nasıl bir his böyle! Niye bu kadar acıyor. Acımamalı acımasın! Lütfen..

Arabaya beni yavaşça yatırdığın da Asi'nin arabasın da olduğumu fark ettim. İğrenç arabaya sinmiş kokusu ondan daha çok nefret etmemi sağlıyor! Ben öfkeli bir şelilde iç sesimle kavga ederken 15 20 dakika sonra ikisi de yüzlerinde soğuk bir ifadeyle bana doğru geliyorlardı. Ne yani siz iki kişi 10 kişiyimi aldınız! Aptal herif beni yaralıcağın yere o iki herifi dövseydin ya! Asi arabaya bindiğin de aşşağı inmek için bi hamle yaptım ama canım gerçekten yanıyordu. Kuzey gene o endişeli sesiyle,

''Ne yapıyorsun, bişi olucak'' dedi ''Dikkatli ol''

''Daha ne olabilir ki! Onun arabasında gitmek istemiyorum Kuzey, lütfen'' Asi delici  bakışlarını her ne kadar Kuzeyin üzerinde gezindirsede ona umursamadan beni kucağına aldı ve kendi arabasına götürdü. 1 saat sonra evde olduğumuz da okulun çoktan bittiğini ve Derya'nın evde olduğunu gördüm. Kuzey'in kucağındayken beni gören Derya koşarak yanıma geldi. Ağlıyormuydu o!

''Ne oldu Burcu!'' Asiye sertçe vurmaya başladığını görünce bu kızın hisleri çok kuvvetli olmadı diye içimden geçirmedim değil

''Ne yaptınız ona adi herifler'' Kuzey hiç umursamadan beni odama götürürken Asi'nin Derya'yı hiç umursamadığını gördüm. Umursamaz pislik, adi herif pis sapık belalı serseri! En sonun da odamda Kuzeyin kucağından inebilimiştim sessizce teşekkür ederek onu yolladığım da odaya giren Derya Kuzeye delici bakışlarını atmayı unutmadı. Beni yavaşça ayağa kaldırırken konuştu.

''Hadi bakalım güzel bir bonya yaptıralım sana sonra da yaralarını sararız.''

''Peki anne'' diyebildim sadece tebessüm ederken.

''Bu halde bile gülebiliyorsun. Bravo sana''  

''İnan daha kötü yaralarım oldu'' Kalbimde gülebilse keşke! Sıcak bir banyo ve çokta derin olmayan yaralarıma sürülen merhemlerden sonra Deryayla sarılalarak uyuya kaldık. Sabah uyandığımız da ise herne kadar beni okula yollamamak istese de ben gitmek istiyordum. Demek beni çocuk gibi görüyorsun Karahan! Öldün sen. İntikamım çok ama çok acı olucak. Yaralarım sarılı olduğu için rahatça giyindim. Eteğimi olduğundan çok ama çok daha kısaltarak gömleğimi açık bıraktım. İçime atlet felan giymedim. Siyah sütyen ve beyaz gömlek gibisi yoktu.gömleğimin bir düğmesini açık bıraktım. Fazla da abartmaya gerek yoktu. Siyah diz üstü ince çoraplarımı giyince hazır olduğum kanısına vararak banyoya yöneldim. Göz kalemi parlatıcı ve dalgalı açık bırakılmış saçlar. Hazırım! Dış kapıdan bana seslenen Deryayı daha fazla bekletmemek için banyodan çıkarak kapıya yöneldim. Yanında ki Kuzey bana ıslık çalarken Asi sadece bakışlarıyla beni dövüyordu. Evet bildiğiniz dövüyordu. Yanlarına gittiğim anda hiç bir şey olmamış gibi elimden sıkıca tutup beni arabasına bindiren Asiye bir alkış! 

''Ne yapıyorsun sen ya!''

''Asıl sen ne yapıyorsun o etek ne!''

''Ne varmış eteğim de hem ben senin için değersizin önde gideniyim bir çocuktan fazlası değilim.'' dedim sitemli. ''Bakalım okuldaki erkekler için de çocuk gibimiyim'' Dediklerime sadece dişlerini sıktı. Okula geldiğimiz de ise Bahçeden içeri girmek yerine sola saparak ıssız bir ara sokağa geldik. Derdi neydi bunun. 

''Aşşağı in'' 

''Peki'' Sözünü ikiletebilirdim ama yaraların geçmesini bekliyorum.

''O etek aşşağı iniyor hırkanı da sonuna kadar ilikliyorsun!'' 

''Alla alla o niye'' Bileğimden tutabiliceği en sıkı şekilde tutarken beni arabaya yasladı.

''Okulda ki erkeklerin seni gözleriyle becermesini mi istiyorsun!?'' dedi en sinirli haliyle ''Eğer öyle bir şey istiyorsan hemen şimdi burada gözlerimi kullanmadan bunu yapabilirim.'' 

''Pis sapık, aptal ukala, adi herif, belalı serseri!'' kendimi tutamadım işte. 

''İndiriyormusun, indirmiyormusun.'' Ona cevap vermeden bileklerimi ellerinin arasından kurtardım ve eteğimi aşşağı indirdim hırkamı da ilikledim. Klasik bir Karahan işte birlikte mafya çökertebiliyoruz ama okul eteğim kısa olamıyor! Manyakmıdır nedir onaneyse. Alt tarafı çakma sevgili olduk, bu kadarda karışılmazki. Zaten vücudumda ki yaralar yetmezmiş gibi şimdide bileğimde ki morlukla uğraşıcam. 

''Aferin'' diye gülümsediğin de arabaya bindi. Söylene söylene ben de bindim. Bi zahmet hala tırsıyorum da arkadaştan. O arabayı sessizce çalıştırırken kafamı cama dayadım ve yaşadıklarımı düşündüm. Sanırım bu daha başlangıçtı. En çok merak ettiğim şey ise, o adama ne olduğu ve benden ne istediği.

Merhaba arkadaşlar, Bu bi hafta içinde bundan sonra en fazla bir bölüm gelir. Sizi beklettiğim için kendimi affettirmek istedim. Size bir şey sormak istiyorum. SİZCE HİKAYEYİ SİLMELİMİYİM? iyi gitmediğine inanıyorum. Voteye bile gerek yok sadece nasıl yazdığım hakkında eleştirilerde bulunsanız, şimdiden teşekkürler. 

BELALI SERSERİMWhere stories live. Discover now