GİRİŞ

572 28 6
                                    

🍃🌸

Genç kız fesleğen kokusunu bir kez daha ciğerlerine çekti.Bu kokuya aşina olan ciğerleri adeta bayram ediyordu.

Gözleri yine bir kısmı masanın üzerinde,diğer kısmı ise yeri boylayan zarflara takıldı.

Esen soğuk rüzgar açık pencereden içeri dolduğunda gayri ihtiyari gözleri büyümüştü.

Etrafa saçılan kağıt ve zarflarla aniden arkasını dönünce karşısındaki simayla yüzü birkaç ton daha soldu.

"Yine ve bir kez daha kaybettik Nehar Hanım..."
Sesi yorgunluğunu ele veriyordu.Nitekim bunun farkında bile değildi.

Genç adama ne cevap verdi, ne de gitmesine engel oldu.
Zaten karşı taraf da bu iki şeyi de istemiyordu.

Pencerenin önüne gelmek için attığı her adıma karşılık yerdeki bir zarfı eline alıyordu.
Kısa bir mesafe olduğu için sadece 4 tane zarf vardı.

Zarfları fesleğen yarpaklarına değecek şekilde tuttu.

Ve çok eskilere geri döndü...

Hikayenin başladığı o zamanlara...

Uzun süre sonra şimdi ki zamana geri döndü.
Yüzünü yalayıp geçen ve başörtüsünü havalandıran rüzgarla kendine geldi.

"Fazla bir zaman geçmiş...Çok fazla..."

"Mektup miras bırakılır mı?"

Tekrar aynı sesi duyduğunda bu sefer arkasına dönmedi.

"Mehmet Umeyr Bey bizim mirasımız da...Mektuplar..."

Sesi oldukca kısıktı ama yine de genç kızın söylediklerini duymuştu.

"Öyle değil mi? Bir kaybedip,bir bulduğumuz,hatta doğru düzgün okuyamadığımız mektuplar...Bizim mirasımız..."

Selam ve dua ile...

Düşüncelerizi beklerim...

Mihnet RüzgarıWhere stories live. Discover now