44.BÖLÜM

2.8K 113 129
                                    

60 yorum 120 oy sınırı var! Ne kadar çok oy ve yorum gelirse bölümler  o kadar  erken gelecektir!💋
Keyifli okumalar.

Pera-Sevdiğim Kadın-

Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiçbir zaman sevmedin beni

Ne kadar yakından arada uçurum;
İnsanlar, evler aramızda duvarlar gibi

Sen bay Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi...

Ey dost ne söyleyebilirim ki halim yağmurlu
Senin omuzundaki gözyaşlarım gibi...

Korkuyorum! Başımı ellerinin üzerine koyarsam evinin çatısı yıkılır diye...

Ne zamanki kalbindeki dertler çoğalır
İşte o zaman az geliyor merhemler (ilaçlar)...

Bazen delirmek istersin
Şehirdeki akıllıların çok olduğunu gördüğünde

Ayrılıklar birbirinden farklı
Biri aşkla gelip, yorgun bir vuruşla gider
Diğerleri ise sen elinden kaçırırsın ama
Sanırsın ki kendisi elinden kayıp gitti.

Kırmaktan kırmağa da fark var Bazen sadece üzüntüye boğar
Bazen de pencereye taş atarlar ve her atılan taşla bin parçaya bölünürsün...

Sinem nasılda aşktan boşalmış
Çölde giden dağ gibi...

Kardaki ayak izlerini takip ediyorum
Ama görüyorum ki, eriyip ırmağa akıyor
Kalbim sıkılıyor, olmayan şeyler için
Kalbim sıkılıyor, olan şeyler için...

    (Şiir bana ait değil.)

Elimizden kayıp giden onca güzel şeyin kıymetini bilemiyoruz ve hasret çekerek bunun bedelini ödüyoruz. Günler gelip geçiyor sıradan bir şekilde ve biz gün geliyor o sıradan günleri özlüyoruz.

Ey Aşk! Sen nasıl bir duygusun ki deliye dönüyoruz sana kapılınca.

Adam, uyuyan karısına bakmaya doyamazken onu ne kadar çok özleyeceğini şimdiden hissediyordu. Aralık olan dudaklarında aldığı nefese mahkum etmek istedi kendini. Beyaz çarşafa serili olan ipeksi şaçlarını doya doya kokladı.

Aşkı yoğun bir şekilde gözlerinden okunuyordu ve o göz göre bu aşkı idam ettiriyordu.

Kadın ise her şeyden habersiz açtı gözlerini. Karşısında bir haftadır ona mükemmel günleri yaşatan kocası duruyordu. Esnedi ve ardından gerindi. Kocasını süzdü bir müddet. Yine gözlerinde anlamlandıramadığı yoğun duygular mevcuttu. Üzerine bordo tişört giymiş, saçlarını dağıtmıştı. Yoğun bir şekilde parfümümü doldu burnuna.

"Günaydın güzelim."
"Burası harika Akın, İstanbul'a dönmesek mi?"
"İşlerim var güzelim."
"Bir daha gelir miyiz buraya?"

Dudaklarını büzerek sorduğu soruya ne cevap vereceğini bilemedi adam. Ne diyebilirdi ki! Karısını Karadenizdeki harika bir bağ evine getirmiş bir hafta boyunca Karadeniz'i gezmişlerdi. Şimdi de karısı her şeyden bihaber ona "Tekrar gelecek miyiz?" diye soruyordu.

Yutkundu sadece adam. Bütün her şeyi yuttu ve sadece belli belirsiz kafasını salladı. Karısı bu harekete memnun olmuş olacak ki bir hamlede kocasına sarılmış ve yanağına sayısız öpücükler bahşetmişti.

Krizantem(Wattys 2019)Where stories live. Discover now