6.Bölüm

2.7K 104 20
                                    

Yine acı dolu bir güne uyandım. Sessiz çığlıklarımı kimse duymadı. Bağırdım çağırdım ama kimse dönüp bakmadı bile. Herkes kendi hayatına döndü. Bir ben alışamadım sessizliğe. Intikam ateşiyle kavruldum her gece. Senin intikamını almak için ant içtim geceye. Geceleri yine hıçkıra hıçkıra ağlayarak uyandım. Beni sakinleştiren katilin olacak kocamdı. Ben bunu geç öğrendim sevgilim. Her gece katilinle uyuduğumu geç öğrendim. Onu hiç sevmedim; seni sevdiğim gibi. Onu hiç öpmedim. Bu kalp sen ölsen bile , hep senin için attı. Beni bir yerlerden görüyorsan eğer ; şunu bil. Ben seni asla unutmadım. Sende beni unutma. Mezarının üzerinde ki krizantem çiçeklerini al ve kokla. Çünkü onlar ben kokuyor. Bende her gece kıyafetlerini koklayarak uyuyacağım. Sen rahat uyu mezarında. Ben seni öldürenlerden intikamını alacağım.

" Beni neden çağırdın ? Başka bir yerde de konuşabilirdik. "
"Rahat ol sevgilim. Sana bir şey yapmam. Gel sana yemek hazırlıyordum bende." diyen Cihan'a ters ters baktım. Beni şehirden uzak olan evine çağırdı. Onunla bu bilinmeyen numara hakkında, konuşmam gerekiyordu. Içeriye geçtim. Büyük ama güzel bir evi vardı. Bizim eve nazaran daha bir temizdi. Salondaki mobilyalar siyah beyazdı. Büyükçe bir televizyon ve televizyonun yanında da çerçeveler vardı. Bir tane çerçeveyi elime aldım. Akın'la birlikte çekindikleri bir fotoğraf vardı çerçevenin içinde. Akın'la birlikte kahkaha attıkları bir kareydi. Cihan'ı ilk defa gülerken gördüm. Gülünce insana benziyordu. Yanında ki çerçeveye baktım. Ama bu. Bu benim. Üniversiteye ilk başladığım zaman çekindiğim bir fotoğraftı. Bu fotoğrafı bize geldiği vakit almış olmalıydı. Sapık!

"Mutfağa gel. " diye bağıran Cihan'ı dinleyerek sesinin geldiği yere doğru yöneldim. Çok güzel kokular geliyordu mutfaktan. Acıktığımı hissetmiştim. Bu mafya kılıklı adamın yemek yapması ve bu yemeğin beni acıktırması ilginçti. Buraya neden geldiğimi unutmamam lazımdı. "Sana yemek yaptım. O yüzden buraya gelmeni istedim. " ben ne diyorum bu adam ne diyor. "Sana bilinmeyen bir numaradan mesaj geldiğini söylüyorum. Sen bana ne söylüyorsun. Kafan mı hoş?" diye bağırmaya başladım. Yanıma yaklaşıp kulağıma doğru " Seni korurum. Hiç bir şeyden korkma. Seni korkutmak için mesaj atmış olamalılar. Numaranı hastaneden almış olmalılar. Sana yeni bir telefon aldım. Yeni hat içinde. " deyip uzaklaştı benden. Mutfaktan çıktı. Dengesiz herif! Bana ne hakla telefon alıyordu . Kalbimde, aklımda yeri bile yokken kendini ne sanıyordu? Bir kaç dakika sonra elinde içinde telefon olduğunu düşündüğüm bir kutuyla geldi. Kutuyu bana uzattı. Elinden alıp yere attım. " Sen kimsin ki bana telefon alıyorsun. Bak beni kendi belalarının içine sokma. Dengesizliğin beni sinir ediyor. "dedim. Önce yere attığım kutuya sonra bana baktı. Bir hışımla yanıma gelip " Sen ne dersen de benimsin. Istersen kardeşimle sevgili ol. Beni sinir etme de al şu telefonu." dedi. Yerden telefonu alıp elime tutuşturdu. Yeniden yere fırlattım telefonu. "Sana ait hiç bir şeyi istemiyorum. Ben mal değilim. Ne seninim ne de bir başkasının. Senden nefret ediyorum. Hatta gün geçtikçe seni öldürme planları kuruyorum kafamda. " dedim oldukça sakin bir şekilde. Sinirle yanıma geldi.

Gözü dönmüş olmalıydı. Beni öpmeye çalıştı. Tezgaha yasladı beni. Onu itmeye kafamı sağa sola çevirmeye başladım. Ama o kımıldamıyordu bile. Boynumu öpmeye başladı. Ne yapmalıydım ? Ağlamaya başladım. "Yapma Cihan ." dedim . Sesim zor çıkmıştı. Aciz bir haldeydim. Tezgahın üzerinde ki bıçağı gördüm. Allah'ım sen beni affet. Cihan boynumu öpüp ısırmaya başladı. Bıçağı aldım. Ve karnına sapladım. Neye uğradığını şaşırdı. Bıçak elimden düştü."Elvan." deyip adımı sayıkladı. Elini karnına götürdü. Kan. Kanıyordu. Acıyla inledi Cihan. Transa geçmiştim. Ben ki kaç kez kan görmüş kız , yerde yatan Cihan'ın kanına bakıp donakalmıştım. Bir kaç dakika öylece kaldım. Cihan inlemeyi kesti. Ne olur ölmemiş ol. Katil mi olmuştum şimdi ?

Krizantem(Wattys 2019)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin