Min Min Min Min.....:
Dersiniz ne zaman bitecek benimki bitti
Yazmıştı tekrar hocayı kontrol edip cevap yazdım
Shin Hye:
10 dakika kaldı Min Jae çıkarız birazdan
Yazdım ve ekranı kilitledim. Telefon tekrar titrediğinde gözlerimi devirip tekrar mesaja baktım
Min Min Min Min......:
Demek seni görmem için 10 dakika daha beklemem gerekiyor hımm sanırım sonunda senin olcağını bilsem bir ömür bekleyebilirim.
Yazmıştı. İçimden hızınız 245 yavaş diye geçirdim içimden değil dışımdan mırıldandığımı çok geç anladım sınıftakiler kıkırdarken bende gülmeye başlayınca hoca sert bakışlarla bana baktı eliyle kapıyı gösterip
Hoca:
Çık dışarı zevzek
Diye bağırdı. Benim istediğim bu olduğu için sesimi çıkarmadan çantamı toplayıp sınıftan çıktım. Joon Hyuk kahkaha atarak yanıma geldi arkasında bizimkiler vardı
Joon Hyuk:
Dersten mi atıldın sende tek başınayken nasıl becerdin
Dedi. Kıkırdadım ve omuz silktim ardından onlara bakıp
Shin Hye:
Benim ki herzamanki şeyler sınıftakileri güldürdüm ardından sesli gülünce hoca kızdı ve bom dışarıdayım sen de dediğinize göre sizin sebebiniz ne?
Dedim. Jung Shin kolunu omzuma atıp kıkırdayarak anlatmaya başladı.
Jung Shin:
Ben akıllı akıllı dersimi dinlerken şu küçük şeytan Seo Yeon yanımda oturuyordu sonra bana telefonundan komik bir video gösterdi ben sessizce güldüm ama diğerlerine gösterdiğinde pekte sessiz kalamadık. Hoca bize sinir oldu ama dışarı atmadı sonra biz oyun oynamaya karar verdik cesaret dediğim için Yun He saçma görevlerinden verdi. Bana hocaya bugün çok yakışıklısınız dememi istedi tabi hocanın Bayan Han olması dışında bir sorun yok.
Dedi. Kıkırdayıp Yun He'ye elimle like işareti yaptım . Bayan Han okulun en disiplinli ancak en güzel öğretmeniydi fiziği mükemmeldi yüzüde modellere benziyordu yeni mezun olmuştu dolayısıyla gençtide. Jung Shin telefonumu isteyince ona uzattım telefonunun ekranı kırıldığı için babam ona yeni bir telefon alacaktı bugün bu nedenle şuanlık telefonu yoktu. O yüzden aramalarını bizim telefonlarımızdan yapıyordu garip takıntısı sağolsun mecbur kalmadıkça sadece benimkini kullanıyordu telefonla konuştuktan sonra sırıtarak kolunu omzuma atıp kulağıma eğildi
Jung Shin:
Min Jae'nin hasretine dayanamayıp dersten mi attırdın kendini?
Dedi. Şaşkınca ona bakıp telefonumu elinden çektim.
Shin Hye:
Mesajlarımı mı okudun sen ?
Dedim. Kıkırdayıp saçlarımı karıştırdı
Jung Shin:
Bir de aramızda bir şey yok derler.
Dedi. Beni kızdırdığını anladığında kolunu benden çekip koşmaya başladı peşinden koşarken ses çıkaramıyordum çünkü hala derstelerdi. Bir anda köşeyi dönen kişiyle sertçe çarpıştım düşecekken belimden tutulmuştum. Yüzüne baktığımda gördüğüm tanıdık yüzle hızla ayrılmaya çalışım ama tekrar kendine çekti
YOU ARE READING
BTS'İN TEK KIZI 2: Yeni Nesil
FanfictionArtık mutlu sona ulaşan BTS hayatlarını çocuklarına adadılar. Çocukları onların izinden gidebilmek için çok çalışıyorlar peki onlar gibi birlikte her zorluğu aşabileceklermi ya da bu zorluklar onları yıkacak mı? BTS gibi mutlu sona ulaşıp güzel bir...
6. Bölüm
Start from the beginning