FİNAL 3

24.6K 1K 189
                                    

AŞKA VEDA!

SEN AŞK DOLU BAHARSIN...

***

"Finale doğru gidiyoruz ama hala ortada Bora Bey yok..."

Eda koluma dokunduğunda tiz sesini işitmiştim."Ne! Bahar iyi misin ne saçmalıyorsun?" Elimdeki telefonu sıkmaktan vazgeçerek Eda'ya baktım. Hiç iyi falan değildim. Ağabeyi ortada falan yoktu. Bir şeyler karıştırdığına adım kadar emindim ama ne? "Sorun yok Eda sen Emre'nin yanına git bende birazdan gelirim." Eda eline aldığı suyla yanımdan ayrılmış. Bende telaşlanmasın diye bu defa da Uğur'u aramıştım. Kocamın yerini ben bilmiyordum ama mutlak o biliyordur ya da öyle temenni ediyordum.

"Alo, Uğur şey diyeceğim Bora orada mı? Ben kaç defa aradım ama telefonu açmadı."

"Sağ ol kuzen bende iyiyim." Uğur beni gırgıra alınca elimi başıma koydum. Kocamı bildiğinde en son dün görmüştüm. O da Emre gözünü açıp kendine geldiği zamana denk düşüyordu.

"Uğur farkında mısın bilmiyorum ama ben hamileyim. Hamile kadınlara öyle laf falan sokulmaz. Şimdi söyle kocamı gördün mü?"

"Yanımda merak etme kocan aslan gibi hep onu düşüneceğine biraz da zavallı kuzenini düşün..."dediğinde ya sabır çektim.

"Siz nerdesiniz Uğur, birde sor bakalım neden telefonlarıma yanıt vermiyormuş?"

"Şuan karakoldayız. Galiba Emre'yi vuranları bulduk. Kocacığında ifade veriyor..."

"Ne! Buldunuz mu peki kimmiş? Neden yapmış? Yakalandı mı?"

"Biraz daha telaşla soru sorarsan erken doğum yapacaksın..." Ne erken doğumu en fazla düşük yapabilirim. Henüz karnım bile belirginleşmedi. Zaten bunca olay içinde bütün final sınavlarını da kaçırdık. Bak yine aklıma geldi yine sinirlendim. "Tam Bahar, hemen carlama. Şu müdür, Emre'nin eski sevgilisi olan kız Hazan var ya onun başının altından çıkmış... Neyse şimdi benim kapatmam gerekiyor sonra konuşuruz." Uğur telefonu alelacele kapatınca telefonu ağzıma götürdüm. Bak sen fettana, Eda ondan şüphelenmekte yerden göğe kadar haklıymış. Bunu hemen Eda'ya söylemem gerekiyordu.

***

Elimde sıktığım su şişesiyle içeriye girince Vedat Amca "Eda kızım sen biraz burada kal ben hava alıp hemen geliyorum." Demişti. Vedat Amca, oğlunu bana emanet edince kapıdan çıkıp gitmesini bekledim. Kapı kapandığında birkaç adım daha adım attığımda Emre'nin yüzünü görmüştüm. Az önce odadan çıkarken uyuyordu. Yüzüne tebessümle bakarken "Nasılsın?" diye sordum.

 Sorulan her soruya kısık cevap verse de onu duymakta zorlanmıyordum. "İyi... Bora... Nerede?" Diye sorduğunda Bahar iki vakasıyla gözlerimi devirdim. Bu saatte nerede olabilirdi. "Biraz işi varmış bitsin gelecek. Sen biraz daha uyuyup dinlen..." Ne diyebilirdim ki ona bol bol dinlenip gücünü toplaması gerekiyordu. Emre dinlenmek yerine gözlerini bana dikerek sağ elini bana uzatıp yanıma gel, dedi. 

Bende sorgusuz sualsiz yanına giderek elinden tuttum."Neyin var bir yerin mi ağrıyor?" Emre'nin yüzü solgun olsa da gözlerinin içi parlıyordu. "Yaklaş..."dediğinde hiç düşünmeden yüzüne doğru yaklaşıp kulağımı ona çevirdim. Belki de sesini net duyurmak için böyle söyledi derken "Yüzünü dön."diye başka bir komut verdi.

KIZIL  👑 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin