"Yarim yarim, nedir bu çektiğin?
Aklım hep sende, ah ah yok mu o gözlerin.
Ya kaşların? Ama en çok elmacık kemiklerin, peki ya saçların, hayır hayır ama, en çok esmer tenin-"

"Mira."

Taehyung gülerken adımı söyleyip şiirimi bölmüştü.

"Efendim?" gülümsemesi iyice genişlediğinde kaşlarımı çatmıştım.

"Çok mu komik ne gülüyorsun?" komikti tabii, ama onunla uğraşmak hoşuma gidiyordu.

"Hayır aşkım, mükemmeldi." dudaklarını bir birine bastırıp gülmesini kontrol altına almıştı.

"O zaman bu şiirimin adı, 'Hoşuma gidiyor yaptığın her hareket' olsun. Yarım kaldı ama orasını da" elimi havaya doğru 'boş ver' dercesine sallamıştım.

"Peki, teşekkür ediyorum o zaman." öpücük atıp başımı masada ki diğer dünyalılara çevirmiştim. Hepsi kendi halinde, kendi manitasıyla konuşuyordu.

Dirseğimi masaya yaslayıp elimi Taehyung'un çenesine koyup hafifçe okşamaya başladım. Çok iyi hissettiriyordu, elim pürüzsüz tenini turlarken bizimkileri dinliyordum.

Yemeklerimiz en sonunda gelmişti, yemek gelir gelmez kimseyi beklemeden yemeye başlamıştım.

Çok açım.

Yemeklerimizi güle oynaya bitirdikten sonra restorandan çıkarak avm'de dolaşmaya başladık.

Bir kaç mağazaya girdikten sonra, sonunda benim beğendiğim mağazaya gelmiştik. Heyecanla içeri girip etrafıma bakındım, burası harikaydı.

Bir kaç parça alarak kabine ilerledim, denediklerimin hepsi üzerime tam oturmuştu.

Üzerimde ki kıyafetleri çıkartacağım vakit kapı tıklatılmıştı.

"Efendim?"

"Benim bebeğim." Taehyung'un sesini duyduğumda kapıyı açmıştım. Elinde bir kaç parça bir şey vardı.

"Sana kıyafet getirdim, eminim sana çok yakışacaklar." gülümseyip elinde ki kıyafetlere baktım, gayet güzel seçimlerdi.

"Zevkiliymişsin!"

Taehyung'a baktığımda kabine yaslanmış ve ellerini ceblerine sokmuş bana bakıyordu.

"Sana sevdiğimi söylediğim de anlaman lazımdı bunu zaten." hayretle dudaklarımı aşağı sarkıtıp başımı sallamıştım.

İyi laftı.

"Peki, deneyeyim o zaman. Ee, çıkmıyor musun?" omuz silktiğinde gülmüştüm.

"Sen bilirsin."

Üzerimdeki yarım bluzu çıkartıp Taehyung'un getirdiği omuzları ve göbeği açık büzgülü sarı bluzu giymiştim.

Altıma ise kot bir şort.

"Çok yakıştı."

Taehyung yaslandığı yerden ayrılarak bir adımlık mesafemizi kapatıp üzerimi düzeltmişti.

"Çok güzelsin, her şeyinle çok güzelsin." gülümseyip burnuna minik bir öpücük kondurmuştum.

Bedenimi aynaya çevirerek arkama geçmiş ve sıkıca sarılmıştı, açıkca kalan omzumu öptüğünde gülümsedim.

"Sende ne kadar şerefsiz gözüksen de, masumsun. Hemde şirin bir masum." utanarak başını boynuma yaslamıştı.

"Ya ama seksi kırmızı başa noldu böyle? Birden masum meow kediye döndü. Saçlarını boyattın diye mi acaba?" demiştim şakayla.

next-door neighbor ° kth Where stories live. Discover now