10|🍷

10.4K 715 252
                                    

İyi okumalar  🍷

"Minho gelmiş!" Sera'nın bağırmasıyla, şaşkınca ayağı fırlamıştım.

"Ciddi misin?" kapıya ilerlediğimde, Minho'yu görmüştüm cidden.

"Ya salak, senin burda ne işin var?" gülümseyerek Minho'ya bakıp, sarılmıştım sıkıca.

Bu eve hep beraber çıkmıştık, yani ev arkadaşımızdı.

Fakat master yapmak için yurt dışına çıkmıştı.

Kendi hayımızdan, Minho'yu unutmuştuk sanırım.   

"Uzun zamandır yoktum demişlerki, öldü, şimdi herkes duysun kral geri döndü. Ha!" dediğinde, kahkaha atmıştım.

Minho'ya çok bağlıydım açıkcası, kardeşim gibiydi çok değer verirdim.

Tekrar sıkıca sarılıp geri çekilmiştim.

"Ee, eve almayacak mısınız beni?" dediğinde, şaşkınca geri çekilip kendime gelmeye çalıştım.

Bir yılın ardından görünce şaşırmıştım, arada görüntülü konuşuyorduk fakat böyle canlısı gibi olmuyordu.

"Merhaba." demişti Minho içerideki millete itafhen.

"Ben yokken eve erkek mi atıyorsunuz?" Minho mırıldanıp, dalga geçtiğinde gülüp omzuna vurmuştum.

"Geri döndün değil mi? Hepten yani?" dediğimde, başını sallayıp kaşlarını havalandırmıştı.

"Evet, eh haber vermeme rağmen bir şeyler hazırlanmış. Sanırım kaynanam beni çok seviyor." diyip salona ilerledi ve koltuğa yayıldı.

"Bu bizim ev arkadaşımız Minho, yurt dışına master yapmaya gitmişti o yüzden böyle karşılandı." diyip sırıtmıştı Heran.

Salak değillerse anlamışlardır zaten uzun süre görüşmediğimizi.

Bende Souya'nın yanına ilerleyip, koltuğa oturmuştum.

"Sevgilin mi?" dediğinde, gülmüştüm.

"Sevgili mi?" ilk önce şaşırıp sonra gülmüştüm. "Hayır, ama çok değer verdiğim biridir kendisi. Kardeşim gibi diyelim." dediğimde, başını sallayıp gülmüştü.

"Bu arada, canın sıkıldığı zaman bize gel. Dedikodu yaparız." diyip kaşlarımı anlık kaldırıp indirdim ve gülümsedim.

Başını sallayıp gülümsemişti, Souya.

"Teşekkürler, Mira." gülümsedi. "Hiç dışardan gözüktüğün gibi biri değilsin." diye eklediğinde, dudaklarımı sarkıtıp kaşlarımı havalandırdım ve cam sehbanın üzerindeki yiyeceklere uzanıp bir kaç abur cubur aldım.

"Nasıl yani?"

"Yani böyle." elini bir şey tarif edermiş gibi kaldırıp, dıştan nasıl gözüktüğümü tarif etmeye çalışmıştı.

"Havalı ve soğuk biri gibisin. Burnu havada, evet." başını sallayıp, kendi dediğini tastiklediğinde gülmüştüm.

"Yani öyle gözüküyorsun, ama öyle değilsin." anladığımı belirtmek için başımı sallayıp, gülmüştüm.

"Aslında öyleyim, adamına göre öyleyim." omuz silkip gülümsedim.

"Pişt güzellik, ne o hiç bana yüz vermiyorsun?" Minho'nun sesini duyduğumda, gülmüştüm.

next-door neighbor ° kth Where stories live. Discover now