SERÇE

32. TAM ZAMANINDA

Mutfağa doğru yürüdüm. Kapısını kapatıp sesimi kısık tuttum.

"Barış benim Nur. Yardımın gerekiyor." Dedim.

"Yenge iyi misin sen. Ne oldu?" Dedi şimdi biraz daha ayılmıştı. Sanırım Elifide  uyandırmıştı. Çünkü onunda sesi geliyordu.

"Iyiyim ama bir şey öğrenmem gerekiyor. Yarım saat içinde yakaladıkları o adamı ve Zeytini ne yapacaklarını öğrenebilir misin?" Diye sordum.

"Zeytin Teyzemi polise teslim edeceklerdi ama O adamı araştırır seni ararım yenge."

"Barış kimseye bir şey deme yarım saat içinde aramanı bekleyeceğim."

"Tamam yenge de Ne oldu, Neden sordun?"

"Öğrenmem gerekiyor. Barış lütfen kimseye tek kelime etme."

"Tamam yenge ararım ben seni. Görüşürüz."

"Görüşürüz."
     
   
   
Telefonu kapatıp sessize aldım. Içime saklayıp arkamı döndüm. Emir karşımdaydı.
   
     
"Ne yapıyorsun burada tek başına." Diye sordu.

"Hiç boğazım kurumuştu su içmeye geldim." Dedim.

"Biriyle konuşuyor gibiydin!?"

"Evet şuradaki kız beni takip ediyordu ona laf etmiştim." Dedim ve Buzdolabının yanında ki küçük kızı gösterdim. Bu son iki haftada iki kızında sesi çıkmıyordu. Alışmıştım artık onlara. Sadece beni takip ediyorlardı.

"Orada kimse yok."

"Sizin için evet ama benim için biri var." Dedim ve Mutfaktan çıktım. Kendi odama geçtim. Kumruya baktım. Üzerinde benim kırmızı pijama takımınla Hala uyuyordu. Küçük kız Kumrunun yanına geçti.

Kafamı olumsuz anlamında sallayıp dolaba yöneldim. Üzerime kot pantolon ve sıfır kol kırmızı bir tişört çıkardım. Saçlarımı örmek istiyordum. O yüzden en sona saçlarımı bırakacaktım.

"Kumru kalk hadi." Dedim.

Kumru bir gözünü açıp bana baktı.
"Sen ne zaman uyandın abla."

"Oldu biraz kalk hadi. Saçımı da örmen gerekiyor." Dedim ve Odadan çıktım. Salonda ki Aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı tarıyordum. O sıra da Fırat ve Emir de yataklarını topluyorlardı.

"Neden biriniz diğer yatak odasında uyumadı?" Diye sordum.

"Burası daha iyi." (Emir)
   
   
   
Omuz silktim. Odama geri döndüm. Kumruda kalkmış dolaptan kendine giyecek bir şeyler arıyordu.
  
  
  
"Kumru Evde ki tek ayna salonda. Erkekler orada diye rahat rahat makyaj yapamam o yüzden senin yapman gerekiyor."
  
  
"Olur yaparım." Dedi ve Üstünü çıkardı.
 
  
"Saçlarımı da örer misin?"

"Üzerimi değiştireyim ne istersen hallederiz abla."

"Tamam."
    
   
   
Kumrunun çantasından ve Benim sırt çantamdan olan bütün makyaj malzemelerini çıkardım. Birde küçük lastik toka çıkardım.
 
   
Hepsini yatağın üzerine döktüm. Bugün uzun süreden sonra ilk defa makyaj yapacaktım.
     
   
Kumruda karşıma geçip ilk Yüzüme krem sürmeye başladı. Makyajımdan sonra saçlarıma Balık sırtı örmeye başladı....
  
   
Kumruda hazır olunca odadan çıkacaktık ki Göbeğimdeki telefon aklıma geldi bir an. Yarım saati geçmiş olmalıydı.

"Sen kahvaltıyı hazırlamaya başla geleceğim ben." Dedim ve Giysi dolabına yöneldim. Dolapta bir şeyler arıyormuş gibi görünmek istiyordum. Giysilerimı karıştırıyordum. Kumru odadan çıktıktan sonra Dolabı boş verip Göbeğimi açtım. Telefonun ekranını açtım. Barış iki defa Emirde bir defa aramıştı. Sanırım Fırat içeride telefonu aramış bulamayınca da Emirin çaldırmasını  istemişti ama şuan ona veremezdim. Barışı arayıp Telefonu kulağıma götürdüm.
  
  
  
"Efendim?"