12. Benim Nurum

4.1K 210 3
                                    

Otele gelince arabamı otoparka park ettim. Bulunduğum kata çıkınca odamın kapısına vurdum. Kapıyı Mustafa açtı. Içeri girmem için kenara çekildi. Ardımdan kapıyı kapattı. Odaya girince gözüm ilk Kumruyu aradı kanepede oturmuş bana bakıyordu. Yanlarına yaklaştım ama ayakta karşıların da durdum.


"Nerden buldun o silahı!" Diye sordum. Ses tonum ve duruşum oldukça ciddiydi.

"Buldum işte bir yerden. " (Kumru)

"Nerden buldun dedim."

"Ne yapacaksın?" (Kumru)

"KUMRUU!" Diyerek bağırdım.

"Ne var abla! Ben babamın katilini bulmak için yaptım ne yaptıysam!" (Kumru)

"Kumru deli etme beni! Sana beklemeni söyledim. Orada bir şey yapsaydın Seni oradan sağ bırakırlar mı sanıyordun!" Dedim.

"Umurumda mı sanıyorsun abla! Değil! Ben Babam için her şeyi yaparım peki Sen? Sen ne yapacaksın! Kimi tutacaksın Merak ediyorum. Bizim tarafta mı kalacaksın yoksa?" Deyince deliye döndüm.

"Yoksa Ne Kumru! Sen ne dediğinin farkında mısın!!! KENDİNE GEL!!" Dedim.

"Ben kendimdeyim. Ne dediler sana kızları olduğunu biliyorlar mı! Babamın ölümü için olayın üstünü kapatmalarını mı söylediler." (Kumru)


"Kumru abla fazla ileri gidiyorsun. Sus!" Dedi Merve ve Eliyle Kumrunun ağzını kapattı.


"Sen ne ima ettiğinin farkında mısın Kumru? Bana bunları nasıl söyleyebiliyorsun! Sana cidden inanamıyorum." Dedim derin bir nefes aldım. Kumru Mervenin elini ağzından kurtardı. Merveye ters bir bakış attı.

Kumrunun beni delirtmesine az kalmıştı. Mustafa araya girdi. Beni zorla balkona götürdü.


"Sakin ol Nur!"

"Nasıl sakın olayım Mustafa! Duymuyor musun umrunda değilmiş. Babamdan sonra onuda mı kayıp edeyim. Kimin tarafını seçecekmişim! Hey Allahım yarabbim!"


"Öyle birşey olmayacak. Sakin ol. Merve küçük daha onu düşün olur mu. Şuan böyle davranmamanız gerekiyor. Bir olmak zorundayız."



Balkondaki sandelyeye oturdum. Başım çatlamak üzereydi. Başımı duvara yasladım ve gözlerimi kapattım.


"Bana ağrı kesici getirir misin?"

"Yüzün bembeyaz olmuş. İğneni getirmemi ister misin?

"Yok ağrı kesici yeterli olur." Dedim balkon kapısının açılma sesini duydum.

Mustafa gittikten hemen sonra başka biri geldi.

"Abla!" Mervenin sesini duyunca gözlerimi açtım. Elinde çikolata vardı.
Çikolata paketini açıp bana uzattı.
"Şekerin düşmüş olabilir. Ye biraz." Dedi.


Çikolatadan bir kaç ısırık alınca kendimi biraz daha iyi hissettim ama baş ağrım hala devam ediyordu.


"Sağol. En azından biriniz düşüncelisiniz. " dedim.


Mustafa elinde bir bardak su ile yanımıza geldi. Ilacı ve suyu bana uzattı. Ilacı ağzıma atıp suyu içtim bardağı yakınıma bir yere bıraktım.


"Biriniz Kumrunun yanına gidin tek kalmasın. Ben Iyiyim." Diyerek gözlerimi kapatıp sırtımı yasladım yine.


"Ben giderim." Dedi Mustafa.


Mervenin yanıma oturduğunu hissettim.

"Abla ne olacak şimdi!" Diye sordu.

"Bilmiyorum. Tek bildiğim bunu yapanın yanına bırakmayacağım."


Bir süre ikimizde sessiz kaldık. Etraftaki sesleri dinliyordum.


"Abla Fırat Abi aradı mı seni bugün."

"Hayır. Neden sordun!"

"Tuhaf geldi burada seni hiç yanlız bırakmazdı dün istanbula acil bir işim çıktı diye gitti telefonuna ulaşamıyorum. Tuhaf geldi. Normalde bizi çoktan arardı."


"Bilmiyorum. Telefonda ki haber pek iyi değildi apar topar gitmek zorunda kaldı. Birşey olmuş belli ki. Ne isterse onu yapsın."


"Abla o kadar peşinde koştu ne değişmiş olabilir ki! "


"Merve ablacağım buna mı taktın şimdi. Fırat benim aklıma gelmemişti bile. Takma kafana. Onunla uğraşamam şuan. Önce Hep birlikte oturup konuşmamız gerekiyor." Dedim ve Ayağa kalktım. "Hadi içeri gidelim."


Mervede arkamdan kalktı.
Kumru Mustafa ile salonda oturuyordu. Beni görünce ikiside sustular. Ben Mustafanın yanına Mervede Kumrunun yanına oturdu.


"Konuşmamız lazım." Dedim.


Arkama yaslandım.


"Konuşalım ama benim sana vermem gereken bir şey var." Dedi Kumru.
"Babam buraya gelmeden bir hafta önce bana bir mektup vermişti. Kalbinden rahatsız olduğu için yazmış. Içinde önemli şeyler var demişti."


"Bunu şimdi mi söylüyorsun Kumru!" Dedim.

SERÇEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin