"Bileğinde ki bilekliği isterim."
"Bu bileklik senden değerlidir!"
{Not: Bu hikâye 'bamsı beyrek' isimli filmden uyarlanmıştır.}
{Başlangıç:010120}
{Bitiş:190620}
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"Yoongi jennie'yi isteyen kaç tane erkek varsa hepsini öldürdü...."
<•>
"Günaydın." Dedi hatun jisoo yeni kalkan oğluna.
"Günaydın anam." Diyerek sarılıp alnına öpücük kondurdu jungkook annesinin. Seok-jin ise uzaktan izliyordu bu güzel tabloyu.
Hatun jisoo ve jungkook'un da oturmasıyla kahvaltı etmeye başladılar.
"Seok-jin sen bugün evde olma. Kalk git gez veyahut dolaş." Jisoo resmen kocasını kovar gibi konuştuğunda seok-jin şaşmış kalmıştı.
"Neden? Hayırdır?" Dedi jungkook.
"Bugün joo-hyun ve beylikte ki kadınlar ile birlikte sizin izdivacınız için hazırlık yapacağız. Haftaya düğününüz var oğlum." İzdivaç konusu açılınca yüzünde güller oluşmuştu jungkook'un.
"İyi madem. Ben de hoseok ile ava çıkarım,biraz da beyliğe gider yılların acısına çıkarırcasına sohbet eder içeri-" sözünü kesen şey jisoo'nun keskin bakışlarıydı.
Jisoo'nun içkiden nefret ettiğini herkes bilirdi. Dolayısıyla ne kocasının içmesine izin verirdi, ne de oğlunun. Jungkook gençti. Çadırda durmadığından gizli gizli arkadaş ortamında içerdi lakin seok-jin ya hep çadırda oturur, ya haber okur, ya da ağaların yanına giderdi.
Çok uzak olmadığından gerektir ki,seok-jin içki içse hemen jisoo'nun kulağına giderdi. Bu da geceyi dışarıda çalılıklarda geçirmek demekti.
"İyi madem iyi. Bir günlüğüne izin veriyorum içmene o da oğlumun mürveti şerefine. Lakin! Sarhoş olma. Kafasız bey istemem ben." Şakayla karışık konuşan jisoo iki adamı da şaşırtmıştı.
İlk defa izin vermişti böyle bir şeye. Ardından kahkaha atmıştı çadırda ki aile. Bu mutluluğun kısa sürelide olsa bitmesine neden olan ise dışarıdan çadırın çanının çalması olmuştu.
"Kimsin?" Demişti jungkook gür sesi ile.
"Benim beyim jennie. Var mıdır girmeye izin?" İnce ses kulaklarını doldurur doldurmaz ayağa kalkan jungkook heyecanla ayağını siniye çarpmış ardından ise ayakları birbirine dolanarak yere düşmüştü.
Seok-jin ve hatun jisoo oğullarının bu şapşal hallerine gülerken jungkook ayağa kalkmış saçını düzeltmişti. Üstünde ki tozları da silkeledikten sonra sanki az önce ki şapşal jungkook değilmişçesine sert bir ses ile buyur etmişti jennie'ye.
"Gel içeri hatun." Jennie aldığı buyruk ile çadırın perdelerinden tutup iki yana ayırmış ve içeri girmişti. Seok-jin ağayı ve jisoo hatunu görmesi ile 90 derece eğilerek selam vermişti.
