"Herkese iyi geceler..."dediğimde onlarda iyi geceler dilemişti. Bahar'ın ardından odaya girdiğimde onun odasını ilk defa görmüştüm. Tek bir yatağa sahip olan odası küçük olmakla birlikte şirindi. Bahar ben içeriye girdikten sonra kapıyı kapatarak kollarını göğsünde birleştirip küçük yatağa bakmıştım. Uzun süre sonra karımla uymak kendimi iyi hissettirecekti.

"Babam beni affettiğini söyledi." Dediğimde bana bakmak yerine yatağa geçip oturdu. Bende daha fazla ayakta duramayarak yatağa oturup arkası dönük olduğu halde yüzüne bakmaya çalışmıştım. "Bahar, bana kızgın olduğunu biliyorum. İnan o an aklıma başka seçenek gelmedi. Biliyordum ki o it soyu seni seviyordu. Sevgisinden sana zarar vermeyebilirdi. Ama bende de bir o kadar nefret ediyordu. Eda'nın kardeşim olduğunu biliyorsa yapacaklarından korktum."

"Ben bu yüzden sana kırgın ya da dargın değilim. İyi ki kardeşini seçmişsin aksi takdirde karşında bulacağın ilk kişi ben olabilirdim." O halde sebebi ne? Neden soğuk duruyorsun? Boşanmayacaksak bana bir nende sunman gerekmiyor mu?

"Peki, bu konuyu hallettiğimize göre diğer konuya gelelim. Bahar, ben olanlar için üzgünüm. Eğer elimden başka türlüsü gelseydi emin ol onu yapardım. Ben ağabeyini kasten öldürmedim. Aksi takdirde Uğur kendini yırtsa da adaletin elinden kolayca kurtulamazdım. Yine de suçlu olmamama rağmen Uğur'un teklifini kabul ettim. Biraz bir genç kıza yardım etmek amaçlı biraz da o delikten kurtulmak için sözleşmeyi imzaladım."

"Sözleşme mi?" diye bana dönüp sorduğunda Uğur ile hala konuşmadıklarını anlamıştım.

"Evet, uzunca maddeleri olan sözleşme. Uğur seninle evlenmem karşılığın epey sağlam maddeleri olan bir sözleşme imzalattı. Benim için şuan bir önemi olmasa da seni kolayca boşayamam için istediğim zaman başımdan atamam gibi maddeler içeren bir sözleşme..."dediğimde boş gözlerle yüzüme bakmaya devam etti.

"Bora, bu kadarı fazla uyuyalı mı?" diye sorduğunda kalkıp ışığı kapattı. Bende yatağa uzanıp gözlerimi tavana diktim. Ona doğru düzgün olanları anlatıp kendimi haklayamamıştım bile. Bahar yanıma uzandığında arkası dönük bir süre hareketsiz kaldı.

"Bora ben senden boşanacağım. Babama böyle söylemek zorunda kaldım çünkü bir zamanlar senin kaldığın gibi bende mecburum. Biz Eda ile bir karara vardık. İstanbul'a döndüğümüzde kendimize okula yakın bir ev tutup beraber yaşayacağız. Senden ricam bu süre zarfında babamlara bir şey çaktırmaman ben hiç değilse bizden geriye kalan saygı kırıntılarıyla medenice boşanmak istiyorum..."

"Tamam... Benden yana şüphen olmasın sen nasıl istersen öyle olsun. Bundan sonra müdahil olmayacağım. Nasıl istiyorsan öyle yaşa hayatını bu senin seçimin..."

***

Sabah uyandığımda yanı başımda hissettiğim sıcaklıkla açtığım gözlerimi tekrardan yumdum. Ona şuan sarılmaya o kadar ihtiyacım vardı ki bunu kendime dahi itiraf etmekten kokuyordum. Bora'yı bir yandan delicesine severken bir yanda gözümden gönlümden uzak düşsün diye dua ediyordum. Allah'ım bir insan sevdiği adamın iki kez vurulduğuna şahit olur da nasıl tepkisiz kalırdı.

Kendimde yıllar sonra fark ettiğim özellikte tam olarak da buydu. Canım yandığında ya da kötü bir şey olduğunda donup kalıyordum. Bedenimi titreme alınca daha fazla dayanamayarak gözlerimi açıp yataktan çıktım. Kendimi bakmamak için zorlasam da dönüp uyuyan kocama baktım. Hala deliksiz uyuyordu. Acaba hala canı yanıyor mudur? Bir yarası kapanmamışken ikinci yaranın açılması... Keşke elimi kolumu bağlayan duygularıma esir düşmeseydim de kocamın yanında gidip canını çıkartana kadar sevseydim. Tamam, öyle bir sevgi yolu yoktu ama içimdeki ona dair olan sevgim her geçen saniye biraz daha artıyor.

Kendine gel Bahar, ağabeyine söz verdin. O adamdan boşanacağına dair söz verdin... Gözüm saate gidince henüz daha yedi olduğunu fark ettim. Odada sessizce çıktığımda Babam ve Emre salonda uyuyordu. Varlığımı fark eden Emre gözlerini aralayarak nereye gittiğimi sordu.

"Abimin mezarına gideceğim. Bizimkiler uyanmadan gelmiş olurum."dediğimde "Benimde gelme mi ister misin?" diye sordu.

"Hayır, yalnız gitsem daha iyi olur."dediğimde babamı uyandırmamak adına daha fazla konuşmadan evden çıkıp kapıyı çektim. Sabah saatleri serin olduğundan ceketime biraz daha sarılarak bizim evin köşeni dönmüştüm. İlerden gelen tanıdık bir arabayla dişlerimi sıkıp olduğum yerde kaldım. Araba durunca bende kaşlarım çatık vaziyette arabaya bakarak öylece hareketsiz duruyordum.

Bugün bir kavga bitecek ben bugün bir karara varıp kendi yolumu çizeceğim.



BU FASILLAR SİZE ÇOK UZUN GELEBİLİR AMA MERAK ETMEYİN BİZİ GÜZEL BİR SON BEKLİYOR. SADECE BİRAZ YARALARIMIZIN KAPANMAYA İHTİYACI VAR.



#KARAR

BAHAR EVİNE Mİ GİTMELİ YOKSA KISA SÜRELİĞİNE DE OLSA YENİ EVİNE TAŞINMALI MI?














KIZIL  👑 Où les histoires vivent. Découvrez maintenant