37▪

153K 6.4K 640
                                    

Merhaba!

Nasılsınız?

Şimdi size bir sorum var; 45. bölüm mü yoksa 50. bölüm mü final olsun?

Umarım beğenirsiniz. Yazım yanlışlarım varsa haber verin de düzeltelim p:

Medyada Zahir beyler beyimiz varr ;)

Yaptığınız yorumlar beni nasıl teşvik ediyor size anlatamam! Çok yorgun olsam dahi yorumlarınızı gördükçe yazmaya devam ediyorum. Teşekkür ederim!

Bu yüzdenn, BOL BOL YORUM İSTİYORUM!

İnstagramdaki anketlere katılmak ve spoiler okumak isterseniz beklerim; blackmavi.ms

İyi okumalar :)

Seviliyorsunuz 💜

Bu bölüm senin için Esmabutdead

----

Anlayamıyor ya da anlamak istemiyordum. Annemin söyledikleri o kadar saçmaydı ki! Çocukluğumu geçirdiğim, kardeşim dediğim adamdı Çınar. Bu ne saçmalıktır!

"Anne, lütfen saçmalamayı kes."

Gözlerimi sıkıca kapattım. Annemin 'ben ne diyorsam o olacak' ifadesini görmek istemiyordum! Böyle bir şeyi nasıl düşünebiliyorlar aklım almıyordu!

"Sen benimle nasıl konuşuyorsun? Ayrıca saçmaladığım falan yok benim. Kesin olarak Çınar'la evlenmenizi istiyoruz."

Kapattığım gözlerimi aralayıp öfkeyle baktım ona. Kimse bana seviyor musun diye sorma gereği duymuyordu. Bu hayatta hep bir şeylerin bana diretilmesiyle bu yaşa kadar gelmiştim. Fakat artık bunu istemiyordum. Benim de 'hayır' deme hakkım vardı. Özellikle böyle büyük bir konu hakkında!

"Onunla birlikte büyüdük biz! En büyük şahidi sensin. Allah aşkına, kardeşim dediğim adamla sence böyle bir şey mümkün mü?!"

O kadar sinirlenmiştim ki bu nefes alış verişlerime bile yansımıştı. Ona saygısız kelimeler sarf etmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Asıl şuan sen saçmalıyorsun Hazan! Ne kardeşi? Evet, birlikte büyüdünüz ama kimse size kardeş gözüyle bakmadı. Siz mahallenin gözdesiydiniz. Babanın senin için yersiz dediğin dayakları hep onların sözleri yüzündendi. Siz sadece bunu görmek istemediğiniz."

Dudaklarım şaşkınlıkla aralandı. Karşımda annem olmasa gizlemeye çabaladığım gözyaşlarım bir bir akardı. Kimdir, nedir bilmediğim insanların pis sözcükleri yüzünden mi yemiştim tüm o dayakları?!

Bir hışımla ayağa kalktım. Daha birkaç gün önce yaşadıklarımın ardından bir de bununla uğraşamazdım! Annem, ben ne dersem diyeyim söylediklerimi anlamayacak gibiydi ve baskı yapacağına emindim.

"Bu işi unut anne. Böyle bir şey olmaz, olamaz!"

Hızla odama ilerlerken telefonum çaldı. Hiç kimseyi umursamak istemiyorum şu anda. Başım bir belayı atlatamadan diğer belaya bulaşıyordu sanki. Hayatımda hiç böyle bir şey yaşamamıştım ben. Yaşadıklarım en fazla babamın dayaklarıydı.

Aklıma Zahir'in arama ihtimali gelince telefonumu elime aldım. Çınar'ın aradığını gördüğümde Özlem teyzenin onunla konuştuğunu düşünmeden edememiştim.

"Çınar-"

Daha söze girmeden o konuşmaya başladı.

"Hazan acil konuşmamız gerekiyor, kapının önündeyim."

MÂHÎWhere stories live. Discover now