Bölüm-11❤️

523 185 61
                                    

   *AŞK*Tuttuğu eli bırakmayan adama yakışır*

    Dilan elindeki albümü yavaşça masaya bırakıp kapıyı açmak için  beni misafir odasında bırakıp gitti. (Merak içerisindeydim kim gelmiş ti Dilan odadan çıkınca belki Alptuğdur diye saçımı ellerimle şekil verdim)

Dilan dış kapıyı açar açmaz "Hoş geldin abi." dediğinde anlık kalp krizi geçirmiştim. Gözlerim irileşirken oturuşumu düzeltmeye çalıştım.

"Hoş buldum cadı."

Adım sesleri gelirken Dilan "Sana bir sürprizim var." dediğinde heyecanlı olduğumu saklamaya çalışarak kapıya doğru döndüm.

Sarmaş dolaş salona girdiklerinde gözüm Alptuğun güzel gözlerini buldu. Yüzünü şaşkınlık sararken gözleri parlamıştı. Kolunu Dilan'dan çektikten sonra sorarcasına kardeşine baktı.

"Cüzdanını düşürmüşsün. Sevgilin de yolda bulup sana ulaşamayınca buraya getirmiş. Çok tatlı kız keşke daha önce tanıştırsaydın bizi."

Dilan bizi sevgili sanmıştı. Düşüncesinin bile güzel olduğu lafı duyduğumda gözlerim Alptuğ'a döndü. Heyecan bütün vücudumu sararken bozmayıp kardeşine döndü.

"Hadi bize içecek bir şeyler getir bakalım." dedikten sonra masaya yaklaşıp yanıma oturdu. Dirseklerini masaya yaslarken keyifle "Biz de sevgilimle seni bekleyelim." dediğinde nefes almayı hatırlamıyor gibiydim.

Dilan mutfağa gittiğinde güldüm. "Gerçeği öğrenince çok üzülecek."

Çünkü Dilan beni çok sevmişti. Bir kişinin bile düşüncelerinde sevgili olduğumuzu bilmek iyi hissettiriyordu. Muhtemelen Alptuğ da sevinen kardeşini üzmek istemediği için bozmamıştı.

Gülümsedikten sonra omuz silkti. "Söylemeyiz o zaman."

Aklıma Pelinle olan ilişkisi geldiğinde sinirlenmiştim. Belli etmemeye çalışırken oturduğum yerden kalktım.

"Neyse cüzdan sahibine de ulaştığına göre ben kalkayım."

Eli bileğime geldiğinde olduğum yerde mıhlandım. Ruhum bile donmuşken heyecanlı bakışlarımı ona çevirdim.

"Kardeşimle bile o kadar sohbet etmişsin. Benimle anca karşılaştıkça iki kelime mi edeceksin?"

Pelini sevmiyor olsaydı ona iki kelimeyi bırak destanlar anlatırdım haberi yoktu.

Yine de kalbini kırmamak için geri oturdum. Dilan bizi yalnız bırakmak istiyor olsa gerek oyalanıyordu. Gergin ortam yumuşasın diye albümdeki çocukluk fotoğrafını gösterdim.

"Çok yaramazmışsın."

Bakışları yeni fark ettiği albüme dönerken kaşları kalktı. "Ah Dilan beni rezil etmeye bayılıyor." deyip hızla albümü kapattığında güldüm.

"Çok geç. Hepsine tek tek bakıp hikayesini öğrendim."

Ofladıktan sonra 'iş işten geçti' dercesine o da güldü. "Bu kadar meraklı olduğunu bilmiyordum."

Omuz silkip "Benim hakkımda daha neler neler bilmiyorsun." dediğimde yaramaz bir şekilde sırıttı.

"Belki de ben de evine gelip sen yokken kardeşinle albümlerinizi incelemeliyim."

Mutsuz bir şekilde gülümsemeye çalıştım. O albümler Berkin fotoğraflarıyla doluydu. Olduğum birkaç fotoğraf ise çocukluğumun mutsuz geçtiğinin kanıtıydı.

Dilan ima dolu bir ses tonuyla "Hemen sohbetiniz koyulaşmış" diyerek elinde içeceklerle salona girdi ve önümüze koyup karşımıza oturdu.

(Çok mutluydum sanki rüyadaydım hiç bitmesin diye Allaha valvarıyordum.  Olmam gereken yerdeydim)
   Dilan gülerek harika bir tablo bu anı ölümsüzleştirmek istiyorum deyip cep telefonu masanın üzerinden alıp gülümseyin deyip Alptug la benim resmimi çekti.

'' Alptug '' Dilan 'a gülerek Cadı ne zaman büyüyeceksin sen? dedi.

' 'Dilan' 'of abi boş ver ne zaman büyüyecegimi deyip oturduğu yerden kalkıp resmi göstermek için yanımıza geldi.

Alptug hızlı bir şekilde merak içerisinde Dilanın elinden telefonunu  alıp gözlerini sonuna kadar açarak resme baktı. Alptugun yüzündeki gülümseme kulaklarına kadar varıyordu. Resim Alptug 'u  çok etkilemişti.

' 'Dilan oooo abicim sen bu kadar bir resme kilitlenmezdin Ahuzan seni başka diyarlara taşımış' deyince ben çok utandım. Yanaklarım allık sürmüş gibi al al oldu.Dilan abi telefonu  Ahuzan 'a verde birazda o baksın dedi. Alptug telefonu bana uzattı Alptugdan telefonu alırken heyecandan elim titriyordu. Telefonu Alptug' dan aldım resim harikaydı. Rüyalarımda bile göremiyecegim bir resimdi.

Resme bakarken  okadar odaklanmıştım' ki   Alptug'un yanımda oldugunu unutmuştum.

Bir anda agzımdan allahım ne kadar yakışıklı. Annesi güzel dogurmuş  bu ananın elleri öpülür dedim. Dilanla Alptug benim bu laflarıma  kahkahalara boguldular. Çok  mahcup olmuştum. Utancımdan Alptug la Dilan baka kaldım.  Alptug başını hafif sallayarak Ahuzan ismin gibi sen daha güzelsin deyince içim kıpır kıpır oldu.Alptug'a  Ne diyeceğimi bilemedim. Yok be sen yakışıklı çıkmışsın benim  makyajım akmış iyi çıkmamışım dedim. Alptug hafiften omzuma elini  dokunarak gözlerimin içine bakarak bu resim sende de olmalı. Telefon numaranı verde watsaptan atayım dedi.

(Alptug 'a nasıl derdim benim telefonum yok yaş olmuş 19  telefonum yok. Babam Berke en son çıkan model telefon almıştı. Ablamın da ise annemin eski kırık telefonu vardı. Bemin telefonum  yoktu. Hangi devirde yaşıyordum ben gerilerde kalmış gibiydim. Ne diyecektim sıkılarak utanarak. (Yalan konuştum)

Evden aceleyle çıktım telefonumu evde unuttum. Alptug tamam sen ver numaranı  eve gecince resmi atarım watsaptan  deyince Ecem ablamın telefonun numarasını verdim.

Dilan hemen ortama el attı. Canım abicim en kısa zamanda Ahuzanı annemlede tanıştır. Annem görsün güzel gelinini.

(Dilan'ın azından çıkan  bu bugulu  kelime parmak uclarımdan iliklerime kadar heyecan yaptırdı. Kalbim hızlı hızlı çarpmaya başladı. Ben Alptug'un  yanında olayım saatlerce gözlerine bakayım hiç bir şey istemezken Dilan benim bu eve gelin olmamdan bahsediyordu.Dilan konuştukça Alptug bıyıklarının  altından tebessüm ediyordu. Birden  elini bana uzatıp  elimi elinin içine aldı. Bu kadar heyecan bana fazlaydı. Kalbim sıkışmaya başladı. Ne oldugunu  anlıyamadım.

'' Ahuzancım ne zaman hazır olursa ilk fırsatta annemle tanıştırcam dilancım  '' dedi.(Allahım  Keske bunların hepsi gerçek  olsaydı.İçimde huzur mutluluk vardı. Ailemin 19 senedir veremediği mutluluğu 2 saatte Dilan ve Alptug vermişti.Hayatımın en güzel anlarını yaşıyordum. Ayaklarım mutluluktan  yerden kesildi. İçimden Allah'ıma yalvarıyordum rabbim lütfen bu mutluluk filmi bitmesin. Dilan Alptug'un sevgilisi sanmıştı. Üzülmesin diye yalandan filim çeviriyorduk. (Alptug la şu an yaşadıklarımız gerçek olabilirdi. Sürtük Pelin bütün mutlulugumun ömrümün içine sıçtı)

Aklıma domuz Pelin geldikçe surat ifadem degişiyordu.

Alptug'un telefonu çaldı. Elini elimden yavaşça çekip telefonunu cebinden çıkartıp açtı. Keşke eli elime yapışsaydı. Elini elimden hiç çekemeseydi. yumuşak sıcacık eli vardı.  Bir ömür eli elimde kalsaydı.

Alptug u arıyan amcasıydı. Akşam şirketin yemegi varmış yurt dışından ihale için iş adamları gelmiş yemekte adamlarla anlasıp imza atcaklarmış. Alptug amcasıyla konuştuktan sonra telefonu kapattı.

'' Şuan  istemediğim bir durumdayım. Ahuzanı bırakıp gitmek istemiyorum''.

Dilan '' Abi Ahuzanı tak koluna birlikte yemege götür.

Alptug''kardeşim Şimdi degil onunda bir zamanı var. 

Ahuzan dilanla muhabbete devam edin ben akşamki yemek için üzerime kıyafet ayarlıyacagım. Dilan "abi ozaman bize defile yap  ne giycegine biz karar verelim." dediğinde Alptuğ'un gözleri bana döndü. Onay bekler gibiydi. Gülümsedikten sonra "Hadi bekliyoruz." dedim. O da gülümsedikten sonra "Yüzyılın en iyi mankenini büyük bir heyecanla bekleyin o zaman geliyorum." diye dalga geçip kapıya yöneldi.

Peşinden gülümseyerek gözüm dalarken bu rüyadan hiç uyanmak istemiyordum.

AHUZANWhere stories live. Discover now