55. Bölüm

54.2K 3.1K 177
                                    

"Ne ?" dedim şaşkınlığımı ifade eden bir sesle. "Nasıl yani kimi buldun anlamadım. "

Kayra hiç bir şey demeden gülüyordu. Hafif gözleri suluydu. Sanki kendini zor tutuyor gibiydi.

"Boşver. Tanımazsın. " dedi ve oda benimle birlikte çimlere uzandı. Hafif gerilmiş ve bunun etkisiyle yan tarafa doğru kaymıştım.

"Kabus görüyordun sanırım. " dedi.

"Kabus denilemez aslında. Sevdiğim biri vardı. " diyerek ekledim.

"Baban değil mi? Sayıklıyordun o yüzden sordum. "

Hiç bir şey demeden sadece başımı salladım.

"Galiba seni adamakıllı gülerken görmeden bu seneyi kapatacağım. Her gördüğümde ya ağlıyorsun ya da gözlerin kızarık. "

"Ağladığım söylemez. " diye söze başaldım.

Biran içimden her şeyi anlatmak gelmişti

Ama sonra sustum.

"Yani öyle. " diye lafımı kesip hemen bitirdim.

"Pekii. " dedi. "İlk defa bu kadar sakin ve normalsin. "

Güldüm.

"Ve şimdide gülüyorsun. İnanmıyorum. " dedi şaşkın şaşkın yüzüme bakarken.

Diyecek bir şey bulamıyordum. O da aynı şekilde yanımda gülüyordu.

Bir an aklıma onu ilk görüşüm geldi. O zamanlar ona o kadar uzakken şimdi çimenlerin üzerinde uzanıp gökyüzünü seyrediyorduk. Bunu bana iki sene önce söyleseler inanmazdım.

Asla inanmazdım.

"Bir kere daha güler misin? Fotoğrafını çekmek istiyorum. "

Bu cümleyi duymamla beraber vücudum kaskatı kesilmiş, utançtan kıpkırmızı olmuştum.

Bu kadarı çok fazlaydı.

Ve rüya olmasından korkuyordum.

Uzandığım çimenliklerden doğrularak Kayra'ya baktım. Kalbim küt küt atıyordu ve bu sesin dışardan duyulmasından korkuyordum.

"Ne fotoğrafı? " dedim ufak çaplı bir heycanla.

"Sakin ol sadece küçük bir fotoğraf. "

"B-ben ya-yapamam. " dedim etrafıma bakarken nedense ona baktıkça daha da telaş oluyordum. "Hem gece yarısı oldu hatta geçiyor yarın yoğun bir gün olacak. En iyisi kalkmak. "

"Tamam tamam anladım ben seni. "

Oda oturduğu yerden kalktı. Aslında tek kalkıp gitmeyi planlıyordum. Böylece bu durumdan kurtulurdum.

"A yok hayır hayır sen havanın keyfini çıkarmaya devam et ben kendim dönerim. " dedim.

"Yok ya ne yapıcam tek başıma. "

Söylenecek cevap kalmamıştı.  Mecburen birlikte yatakhanelere dönmek zorunda kalkdık.

"Sizin sınıf hangi yatakhanede? " diye bir soru yöneltti. Aynı zamanda yürümeye başlamıştık.

"C Yatakhanesi. Sizinki? "

"B. "

Yürüyerek üniversitenin yurduna geldiğimizde. İkimizde yollarımı ayrıdık ve kendi yatakhanelerimize doğru ilerledik.

O sırada arkamdan fısıldayarak ismimi söyledi.

"Laçin! "

Ve tam arkama döndüğüm sırada telefonun flaşı yüzüme doğru patladı ve kamera sesi duyuldu.

Neye uğradığımı şaşırmıştım. Hareketsiz bir şekilde ona bakıyordum.

"İyi geceler. " dedi.

Gülümsedim.

Ve koşar adımlarla yatakhaneye girip nefes nefese kapıyı kapattım.

Kalbim fazlasıyla hızlı atıyordu. Şuracıkta düşüp bayılsam yeriydi.

Gölgedeki Çiçek | Textingحيث تعيش القصص. اكتشف الآن