6

618 45 43
                                    

"Simon !" Dedi isabelle onun peşinden giderken." Simon beni dinle özür dilerim." Dedi izzy onun elini tutup. Simon derin bir iç çekip ona döndü." Özür dileme isabelle kendini küçük durumuna düşürüyorsun." Dedi simon.

Isabelle göz yaşlarını sildi." Ben cidden özür dilerim. Simon seni korumaya-"

Simon güldü." Korumak ? Beni salak yerine koyarak mı koruyorsun ?"

"Ben-"

" İsabelle cidden ben bile sıkıldım. Sencede artık bitmesi gerekmiyor mu ?" Dedi simon sinirlice." Simon yalvarırım." Dedi isabelle.

"Hayır. Raphael haklıydı. O teklif etmişken onu geri çevirmemeliydim." Diyerek simon elini çekti."Simon nerde kalacaksın?" Dedi isabelle zayıf bir ses tonuyla.

"Merak etme isabelle. Raphael bana evini seve seve açacaktır." Dedi simon. İsabelle kas katı kesilmişti."Simon lütfen." Diyerek onu kendine çekip sarıldı."B-ben seni seviyorum. Sensiz yapamam." Dedi isabelle. Göz yaşlarını tutamamıştı. Simon onu yavaşça itti."Güzel bir kızsın isabelle. Ayrıca zenginsin. Eminim senin çocuğun olmayı kabul edecek kişiler vardır." Dedi simon ve evden çıktı.

Magnus;

Gözlerimi açtığımda ilk başta nerde olduğumu kestirememiştim. Ardından olanlar aklıma gelmişti.

Etrafıma bakındığımda Alec'i bulamamıştım."Alec?" Diye seslendim odada sesim yankı yaptı. Dik bir şekilde oturup etrafıma bakınırken içeri bedeni gibi saçlarıda ıslak olan, beline bir havlu bağlamış Alec karşıma çıktı.

Onu baştan aşağıya süzdüm." Açıkçası seks yapmamıza rağmen önüme beline havlu bağlamış bir şekilde çıkman garip geldi." Dedim ona doğru.

Alec gözlerini devirdi."Su sıcak sende duş alabilirsin. Bende bu sırada koltuğu temizlesem iyi olacak." Dedi Alec yorgun bir şekilde.

Sırıtarak ayağa kalktım ve ona doğru yaklaştım." Bensiz bir banyo yapman beni hayal kırıklığına uğrattı Alec." Dedim ona gülümseyerek. Alec sırıttı."Eve böyle de dönebilirsin." Dedi Alec. Dudaklarım hafifçe kıvrıldı." Hiç niyetim yok. Banyo nerde ?" Dedim.

"Sağdan 2. Oda." Dedi Alec. Memnuniyetle salondan çıkıp banyoya yöneldim.

Banyo da ağırlık olarak beyaz rengi vardı. Suyu açtığımda yüzüme vuran sıcaklık beni rahatlatmıştı.Kısa bir duş aldıktan sonra suyu kapatıp havlu arama derdine girmiştim.

Çekmecelerden birini açtığımda karşımdaki manzara ile kaşlarımı çattım. Bir sürü boş ilaç şişeleri vardı. Biraz daha inceledikten sonra bazılarının dolu olduğunu gördüm. Bir ilacı elime alıp biraz inceledim.

Ağrı kesiciydi. Diger yarısıda uyku ilaçlarıydı.Bu kadar ağrı kesici ve uyku ilacını, kim ne yapar ki ? Ayrıca hepsinin tarihi de geçmişti. İlacı hızlıca yerine koyup havlu aramaya devam ettim. En sonunda pes edip havlu aramayı bıraktım."Alec ? " diye seslendim.

"Evet ?" Dedi. " Havluları nerden bulabilirim ?" Dedim kapının dibine oturup. " Odamdadır." Dedi Alec.

Derin bir iç çektim." Odan nerde peki ?" Dedim. Bir süre cevap gelmedi. Kapı birden açılınca Alec'in Ayaklarına düştüm.Üstüne gri bir tişört, altına da üstündeki tişörtten biraz daha kapalı bir eşortman giymişti."En azından haber verip açsaydın?" Dedim kızgınca. Alec sırıtıp beni kaldırdı."Odam karşısı oluyor." Diye karşıdaki kapıyı gösterdi.

Odasına girdiğimde gri duvarlar, beyaz bir yatak ve duvarı kaplayan bir dolap vardı. Alec dolabın en soldaki kapağını açıp bana bir havlu verdi. Havluyla üstümü kurularken  Alec dolaptan bir kaç giysi çıkartıyordu.

"Bunları giyebilirsin." Diyerek Alec benim 2 katım olan eşortman ve tişörtü verdi. Kendimi küçük bir fare gibi hissediyorum."Sencede bunlar biraz fazla büyük değil mi?" Dedim.

Alec omuz silkti. " Eğer çıplak dolaşmak istiyorsan-"

"Hayır. Giyerim, sorun değil." Diyerek eşortman ve tişörtü alıp hızlıca giydim. Alec dolaba yaslanmış beni izliyordu. Sırıttım.

Üstümü giydikten sonra Alec'e yaklaştım.Dudağımı yavaşça ısırdım." Doymadın mı ?" Dedi Alec sırıtarak.

Ona doğru gülümsedim." Bir şeye bağımlılığın var mı ?" Dedim birden.Alec kaşlarını çattı."Hayır." Dedi hızlıca.

Yavasça geri çekildim." Peki neden banodaki odanda bir sürü uyku ve ağrı kesici  var ?" Diye sordum. Merak etmiştim sadece.

"Zamanında uykusuzluk çektim. Ayrıca burası şehirden uzak. Acil bir durumda ağrı kesiciye ihtiyaç duyabilirim." Dedi Alec. Ardından yandan sıvışıp odadan çıktı.

Yalan söylüyordü. Ama özel hatına girmeyecektim. Yandaki aile fotoğraflarına baktım. İsabelle, max adındaki küçük kardeşleri ve jace vardı. Diğer fotoğrafta sadece isabelle ve jace vardı.

Diğer fotoğrafda Alec ve jace vardı. Hemen ardındaki fotoğrafta Alec ve sarışın bir çocuk duruyordu.

Fotoğraf yanmışa benziyordu. Fotoğrafı elime alıp inceledim. İkisi çok mutlu görünüyordu.

Alec'in o sahte gülüşü fotoğrafta kesinlikle yoktu. Tamamen içtenlikle gülümsüyordu. Çocuk önemli birisi miydi ?

Fotoğrafların altındaki minik çekmecelerin en üstünü çekip açtım. Biliyorum yaptığım doğru değildi. Ama hayatımda yeterince hata yaptım, daha ne kadar kötü olabilir mi ?

Çekmecede bir kutu vardı. Kutuyu elime alıp yatağa oturdum. Kutu simsiyahdı.

Kalbim garip bir nedenden dolayı hızlanmıştı. Kutuyu açtığımda içinde bir parfüm, çok eski görünen bir saat ve eski bir yüzük vardı. Açıkçası beklentilerim altında kaldı.

Kutuyu kapatıp yerine koydum. Salona geçtiğimde Alec afallayarak televizyona bakıyordu. Meraklı gözlerle bende televizyona baktım.

"Alec ligtwood'un Magnus bane'e tacizde bulunduğu doğru mu?" Dedi muhabir. Jace'in saçı başı dağılmıştı."Hayır ! Beni anlamıyor musunuz!? Öyle bir şey yok hepsi yalandan ibaret !" Dedi jace.

"Peki Madem öyle Alec ve magnus arasında olan şey nedir ? " dedi muhabir. Jace afallayarak muhabire baktı. "Yanıt alamadım?" Dedi muhabir. Jace birden yere bayıldı.

Ardından arkada çıplak bir şekilde etrafında dolaşan ragnoru gördüm. " Şuanlık magnus bane ile Alec ligtwood ortalarda yok. İlişkilerini insanlardan sakladıklarına dair bir sürü dedikodu var." Arkadaki ragnor birden çığlık attı. Muhabir ve kameraman o tarafa doğru döndü.

Ardından sahneye çıkıyormuşçasına ağlayarak, isabelle etrafa küfürler yağdırıyordu. Biraz daha dikkatli baktığımda otoyolun  ortasında olduklarını fark ettim.

Alec'e döndüğümde teninin bembeyaz olduğunu gördüm. Ağzı açık bir şekilde televizyona bakıyordu.Kendimi tutamayıp bir kahkaha attım." Bir seks için başıma bunların geleceğini tahmin etmemiştim.Daha normal olmalıydı." Dedim gülümsemelerim içinde.

Alec bana kaşlarını çatarak döndü." Sen normal değilsin ki seks hayatın normal olsun." Dedi Alec.

Sırıttım."Geliyor musun ? "


DON'T FUCKED MY LİFE - MalecWhere stories live. Discover now