Sarışın geldikten sonra Ji-mong ve sarışın uzun uzun yapacakları şeyleri konuştular. Ji-mong sarışını sevmiş gözüküyordu. Ne olurdu be adam az da beni sevseydin? Ne kadar sevilesi olduğumu görmüyor musun? Yazık, kör herhalde...

Onlar konuşurken uzaktan izledim onları çünkü yapacak başka bir şeyim yok. Tıpkı bir garip gibi, horlanmış, örselenmiş, dışlanmış, zavallı bir çocuk gibi uzaktan izledim...

Sarışının dediğine göre önce fil ile arasında bağ kurması gerekiyormuş. Bir süre daha buradayız yani. Bunu öğrenen Ji-mong sarışına da bir çadır ayarladı.

"Yarın başlarsın çalışmaya şimdi eğlence zamanı" dedikten sonra sarışını yaktıkları büyük ateşin yanına sürükledi. Tüm kafile mutlu gözüküyordu.

İçip eğlendiler. Şarkılar söylediler. Ben de Minhyuk aracılığıyla içkilerden aşırmış kendimi onlardan uzakta bir ağacın altına atmıştım. Kendime ve güzel yüzüme aslında ihanet etmediğime söylediklerimin bir göz yanılmasından kaynaklandığına inanmaya çalışıyordum.

Arkamda bir hareketlilik hissettim. Aaaa sarışın...

"Selam, çılgın çocuk" dedi gülümseyerek.

"Selam" dedim umursamaz görünmeye çalışarak.

"Kiminle konuşuyordun?" gözlerime dikmişti gözlerini. Yanıma oturdu ve yanında getirdiği içki bardağını kafasına dikti.

"Seni ilgilendirmez" dedim dişlerimi sıkarak. Onun yüzünden kendime ihanet ettim, tabi ki de gıcık oluyorum.

"Hey, neden sinirleniyorsun? Sadece arkadaş olmaya çalışıyorum." arka tarafı göstererek devam etti "Anlarsın ya, onlar biraz sıkıcı. Anlamadığım şeylerle ilgili konuşup duruyorlar" elini ağzına kapatıp gülüşünü gizledi. Ama hoş kıkırtıları kulağıma ulaşmıştı.

"İŞTE BU!" diye bağırdım içkinin verdiği gevşekliğin de etkisiyle. "Hepsi sıkıcı, yaşlı bunaklar. Aylardır onlara nasıl katlandım ben de bilmiyorum. Ölüm gibiydi her günüm." dedim hevesle. Konuşasım gelmişti bir anda. Neyse bir ara gıcık olmaya kaldığım yerden devam ederim. Çok şaapmayın.

"Ortak bir şeyler bulduğumuza göre tanışalım, ben Kim Taehyung" dedi. Gülümsemiş, tokalaşmak için elini uzatmıştı. Elimi uzattım ve

"Ben de Jeon yakışıklı karizmatik kaslı Jungkook" dedim elini tuttuktan sonra. Vay be, bu parmaklar gerçek mi?

 Vay be, bu parmaklar gerçek mi?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

(YN:Ben de hala sorguluyorum. Vay be bu parmaklar gerçek mi?)

"Hmm, demek yakışıklı karizmatik kaslı ha? Bence sevimlisin" dedi yanaklarımı sıkarken.

destiny ಇ taekook ✔️Where stories live. Discover now