Çok güzel ve farklı görünüyordum .

Meryem;

"Ah hadi kendine bakmanın sırası değil yemeğinide yedin dışarı çıkıp biraz gezelim . Hava almak iyi hissetirir belki "

Koridorda yürüdüğümüzde dört muhafız iki sağ iki sol olmak üzere bize eşlik ediyordu .Meryem yüzümü tam kaplamayan sadece göz kısmımı saran bir maske verdi ve bunu takmamı söyledi. Kendiside benim rahatsız olmamı istemediği için bir maske taktı benim gibi.

Kocaman geniş alanda yürürken burada onca insanın yaşadığını farkettim . Herkes bize bakıyor ve selamlıyordu .

Meryem reverans yapıp, kulağıma eğilip kısık bir sesle

" Karşılık ver " diyordu .

eğilmeye kalktığımda bileğimden sertçe çekip

"Ne yapıyorsun sen ! " diye azarladı

"Sen adaysın sadece tebessüm edip kafanı kullanarak hafifçe onaylıyacaksın ... ah inanmıyorum neyseki kimse görmedi"

Ahh ne adaylıkmış mahhaleye muhtar seçiyoruz sanki . Zaten seçilip gelmedim mi ben buraya?

Burası o kadar güzeldi ki her bir anda baktığım yerleri hafızama kazımak istiyordum .

Çok loş , harika bir yerdi.

Tavanı ortada bir kuyu ve kuyunun güzellikleri çekişini simgeleyen bir delik vardı .

Şamdan lar kristalden yapılmış , yer altından kaplanmış , tavandan elmaslar sarkıyordu.

Merdivenleri portrelerlen benzenmiş tutacakları sarmaşıktandı.

Merdivenden inerken topuklu ayakkabılarım tok sesler çıkarıyordu .

Dışarıya çıktığımızda gökyüzü siyahı andırıyordu fakat koyu değildi yıldızlar o kadar yakındı ki elimi uzattığım da onlara tutunacak gibiydim.

Ayı görmüyordum. Güneş biraz uzaktaydı ama çok net görebiliyordum .

"Meryem , Güneş bu kadar yakınken nasıl olurda yakmıyor "

Meryem kafasını salladı ve eteğini düzeltti

"Büyük bir koruma kalkanı var Ayla "

Bu olaylar bana çok anlamsız geliyordu . Bilmiyorum belki rüya görüyordum .

Kırmızı havuzun başında turlarken

"Bu havuzun rengi neden kırmızı" diye sordum

Kan olabilmesi midemi bulandırıyordu . Umarım kan değildir

Meryem ise kahkaha atmakla yetindi . Beni böyle durgun bırakması ve kendisinin haykırması sinirimi bozuyordu .

"Komik bir şey olduğunu düşünmüyorum . Genelde havuzun suyu saydam olur . Anormal olan sizsiniz "

Meryem elini ağzına götürüp

"Affedersin . Genelde böyle sorular hiç duymamıştım ... A- yani kimse havuzun rengini sormamıştı "

dedi ve boyun büktü

"Bilmiyorum Meryem farkındamısın şuan cehennemdeyiz "

Meryem

"A- YOK Ayla ölüler diyarındayız Sena biraz fazla abartmış olabilir"

Demek melez kızımız Sena .

"Bu havuz efendımize ait özel havuz bu kısımda özeldir zaten efendimizin camı da bu tarafa doğrudur ." dedi ve işaret ettiği yere doğru döndüm .

Ne yani ?Bu koskoca malikanenin en üst kısmı genişlemesine tamamen onun muydu ...

Vay bee ..

binanın üstünü görebilmek için gözümü kıstım fakat bulutlar kapatıyordu .

Meryem

" Bizim camlarımız ise ön tarafa doğrudur ve bizim havuzumuz pembe renktedir. Ben bile ilk defa ayak basıyorum buraya ve düşün milyar yıldır burada yaşıyorum."

"Harbi ya kaç yıl oldu sen öleli."

"Bir ara takıntılıydım saymaya .Sonra 590küsürat10 milyon yıla gelince insan sıkılıyor tabi "

bu kez kahkaha atan ben oldum . O da bana alınmış bakışlarını yolladı

"Imm şey baya azimliymişsin" dedim ve gülmemi tutmaya çalıştım.

Meryem biraz tuhaf fakat çok tatlı ve saf bir içtenliği vardı . Onunla zaman geçirmek çocukluk arkadaşım Cansuyu hatırlattı.

Gülümsedim.

"590küsurat he " deyip kaşlarımı ona doğru kaldırdığımda . Yuzü sirke satmaya başlamıştı.

Gülmemi püskürttüğümde oda gülmeye başladı. Omzuma şaplak indireceğini sanıp koşarak ağacın altına doğru ilerledim oda arkamdan koştu .

bir muhafız Meryemin eteğine bastığında

Meryem muhafızlara söylenmeye başladı sanırım oda alışkın değildi bu kadarına .

Hadesin camına baktığımda gölgesini görür gibi oldum yada hayal görüyordum artık .

Meryem yanıma geldiğinde

"Muhafızları yanımızda gezdirmek zorundamıyız "dedim

Meryem sinirle topuklarını çime vurarak

"Tabi sonuçta sen efendimizle evleneceksin ve tanrıça olucaksın alışman için tüm bunlar "

ney ney ney Hadeslemi evleneceğim . Ah tabi ya Tanrıça !! e Hades de bir tanrı .

İnanamıyorum ne cehenneme düştüm ben

"Ben Hadesle felan evlenmem!!" diye bağırdığımda muhafızlar kolumdan tuttu ve sürüklemeye başladılar.

"Bırakın beni nereye götürüyorsunuz?"

Muhafızlar beni sürüklerken , Meryem arkamızdan koşturuyordu . Meryeme doğru anlamsız bakışlarımı ilettiğimde

Tedirgince

"Ayla, senin efendimize hakaret ettiğini düşünüyorlar."

İyide ben daha hiç birşey dememiştim. Bu tartaruslular çok alıngan...

"Peki beni nereye götürüyorlar idam felanmı edecekler . Hani ben tanrıça adayıydım." diye söylenmeye başladım . Demekki adaylık buraya kadardı.

"Merak etme seni Efendimiz Hadesin yanına götürüyorlar."

EVET ARKADAŞLAR BU BÖLÜMÜNDE SONUNA GELDİK UMARIM BEĞENMİŞSİNİZDİR.

ÇOK FARKLI BİR TANRIÇA HİKAYESİNİ SİZLERLE TANIŞTIRMAK İSTİYORUM .

BUNUN İÇİNDE ÇABALIYORUM.

SİZLERDE YORUMLARA DESTEKLERİNİZİ VE ÖNERİLERİNİZİ , DÜŞÜNCELERİNİZİ YAZMAYI UNUTMAYIN :)

BEREMİRWhere stories live. Discover now