Büyük boy caffe misto

24 2 1
                                    



YİĞİT


Kendime hediye ettiğim hafta sonu tatilinden, keyif alarak Ankara semalarına geri döndüm. Bizimkiler sınavlara çalışırken, ben İzmir'in gece hayatında birazcık şov yaparak ( biraz küfür yesem de) takıldım. Keyfime diyecek yoktu tabii ablamın koşulunun biraz ağır olması dışında. Kira borcunu iyi yırttım ama yazın güzel tatil planlarım vardı benim ya! Neyse daha var ben bir yol bulur katakulliye getiririm o tatili.

Ankara'ya iner inmez huysuz ev sahibim kapıyı çaldı. Şerefsiz adam, ablamla konuşunca melek kesildi.'Yiğitciğim nasılsın, sana kapım her zaman açık biliyorsun bende kirayı kızıma yolluyorum oda seninle yaşıt üniversitede okuyor. Ondan biraz zorladım seni kusura bakma.' deyip bana tatlılık yapmaya çalıştı. Ev sahibinin notunu halletmiş olsam da bu sefer 'evi götürüyorum, imza bok' adlı bir not hakimdi ortama. Ablamın evinden sonra burası çöplük gibi geldi. Camları açıp evi havalandırmaya başlıyorum. İnceden bir müzik beni gaza getirir şimdi. 'Can't Hold Us'.

'Looking for a better way to get up out of bed.'*

Evin her köşesinden çıkan kayıp çoraplar beni çok duygulandırdı... Bu güzel bir temizlik yaptığıma işarettir çünkü. Tam bir film seçip yatağıma uzanıyorum ki Kaan'dan bir mesaj;

'Kanki aşağıdaki kafedeyiz, hadi gel. Ders çalışıyoruz.'

'Ne dersi olum ya, ben film izliyom by.'

Dings.

'Bırak şimdi onu, seninki burada. Yanında biri var. Korkmuş yüz emojisi.'

'Benimki kim ya? Güneş gözlüklü yüz emojisi. '

'Aslı.'


Beş dakikalık hızlı duş, ardından anahtarlarımı alıp kapıyı çekiyorum.


*Can't Hold Us- Ryan Lewis'in 2013 yılında yayınladığı şarkıdan alıntıdır.



AYAZ


'Büyük balonların sönüşleri küçük iğnelere bağlıdır.'

Çok acı var buralarda. Herkes bir sınavdan geçiyor. Eli kolu bağlı hastalıklar var. Ölüm var. Gidenin ardından kalanın sessiz çığlıkları, yanan ateşe uzattığın elin hissizliği. Şükredecek o kadar çok şey var ki. Kaybetmeden görmediğim, değerini bilemediğim. Birer birer düşüyorum. O kadar uzun süredir yukardayım ki aşağıyı unutalı çok oldu. İnsanların arasından geçip gidiyorum kayıp biri gibi. Görünmezlik kalkanı mı var üstümde, anlamadım. Spor arabam, özel tasarım takım elbisem ve pahalı güneş gözlüğüm olmadan kimim ben?

Ne iyi bir iş adamı ne iyi bir evlat ne de iyi bir sevgili olabildim. Sevdiğim kadın bile benim yüzümden hastanede şimdi. Elimi attığım soluyor ve ben hiçbir şey yapamıyorum. Çaresizlik hiç bu kadar üzerime yapışmamıştı.

İçimdeki Ayaz, hıçkırarak ağlarken sakin tutmaya çalışmıyorum artık. Düştüm işte kabul ediyorum.


Kafamı kaldırıp geldiğim yeri görünce şaşkınlığım kendime getiriyor beni.



Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 18, 2019 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

AYNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin