Bölüm 10. Poyraz'ın siniri

554 172 34
                                    

Merdivenin arkasına geçip bizi görmesin diye dua ediyordum. Bir suçlu gibi saklanmıştık resmen. Poyraz çalışma odasına girdiğinde, biz de merdivenlerin arkasından çıkıp asansöre ulaşmıştık. Odama geldiğimizde ikimiz de gülmeye başlamıştık, gülmemiz bittiğinde içeriye Poyraz girip, Lavinya'ya sinirli bir bakış attıktan sonra, yanıma gelip yatağa oturtmuştu. Neden yaptı şimdi bunu anlamadım.

"Hadi Sera, çok geç oldu, istersen biraz uyu."

"Hayır, geç olmadı."

"Tamam, Lavinya'yı biraz öndünç alabilir miyim? İzin verirsen."

Derdi ne bu çocuğun, bir anda odaya girip kızı çağırıyor. Anladı mı yoksa çalışma odasına girdiğimizi. Hayır mümkün değil saklanmıştık biz. Lavinya'yla göz göze geldiğimizde kabul et işareti yapmış, gülümseyerek odadan çıkmıştı.

"Sen dinlen, beş dakika bile sürmeyecek."

Ne konuşacaklar acaba, kıza çok sinirli bakıyordu. Poyraz odadan çıktıktan bir dakika sonra ben de arkasından çıkmıştım.

Poyraz'ın bağırarak gelen sesi beni endişelendirmişti. Benim yüzümden Lavinya azar işitmek üzereydi. Üstelik hiçbir suçu yok iken. Odadan çıkıp olabildiğince hızlı yürümeye çabaladım. Asansöre binip aşağı inmem tam 3 dakikamı almış olabilir. Poyraz'ın sesi çalışma odasından geliyordu. Bir yere vurduğundan eminim, çünkü çok güçlü bir ses geldi. Kapıyı açtığımda kızları karşımda görmeyi beklemiyordum. Nasıl bir tepki vereceğimi bilemediğim için, şaşkın bir şekilde bakıyordum.

"Sera!"

Sıkıca sarılmak istedim ama bunu yapmadım. Endişeliydim. Buraya gelirken hayatlarını tehlikeye atmış olabilirlerdi. Bu kadar önemli olmamam gerekiyor. Bir kaç gün sonra belki de hayatta olmayacağım. . Dördü birden sarıldığında, sol göğsüm hafifçe sızlamıştı.
Poyraz kolumdan tutup kızların sarılmasını bıraktırdığında, içeri geçmemiz için elleriyle işaret etti. Hepsi kanepeye oturduğunda, Poyraz'la göz göze gelmiştim. Dudağının kenarına hafif bir gülümseme ile göz kırptı.

İmge: "Sera buraya nasıl geldiğimizi sana anlatmak için sabırsızlanıyorum. Çok heyecanlıydı."

Sesinin tonundan anlaşılıyordu heyecanı onu Derya durdurarak.

"Hayır, ben anlatacağım, dinle şimdi. Tam bir haftadır sana ulaşmaya çalışıyoruz. Bir türlü başaramadık. En sonunda Poyraz, bizi aradığında, daha doğrusu Elif'i aradığında senin iyi olup olmadığını öğrenecektik."

Elif araya girdi.

"Sen onun kusuruna bakma, biraz heyecanlı biliyorsun. Tek istediğimiz iyi olup olmadığını bilmekti ve gerçekten iyisin. Buna çok sevindim."

Derya tekrar araya girerek.

"Sera, nasıl buraya geldiğimizi merak etmiyor musun?"

Gülümsedim. Onların başı benim yüzünden belaya girmişti. Tek düşündüğüm etrafımdaki insanların zarar görmemesi.

"Tabi ki de merak ediyorum."

Onlara kızmalımıyım buraya geldikleri için yoksa sadece mutlu mu olmalıyım? Derya benim duraksamamı önemsemeden devam etti.

"Anlatıyorum, dinle. Poyraz bizi aradığında akşam hazır olmamızı söyledi. Kimseye kesinlikle söylemememizi tembihledi. Tabi biz de onun dediği gibi hiç kimseye söylemedik. Tek yapmamız gereken güvenliği atlatmaktı. Yakalanırsak gençlik festivalini bahane edecektik."

"Gençlik festivali?"

"Her sene olan fakat bizim okulun katılması kesinlikle yasak."

"Neden?"

SERA Where stories live. Discover now