6. Bölüm ~

4.8K 293 6
                                    

Love Struck ~

Çevirenler: Luinkh, Rainizer

6. Bölüm - "Kapa çeneni. Kaybol."

Kai'nin eli Sehun'un gömleğinden içeri girip beline doğru kayarken alnını onun boyun bükümüne dayadı, Sehun'un vücudunun alt kısmını kendininkine doğru çekip ezilmesini sağladı. "Sen... sıcaksın." Eli Sehun'un belini daha da sıkarken boynuna doğru fısıldadı. Kelimenin tam anlamıyla, Sehun sıcaktı. Yanıyordu. Kai kendini hafifçe Sehun'un kasıklarına doğru bastırmaya başlayınca bu Sehun'un nefesinin kesilmesine sebep oldu. Sanki yavaş bir ritimde dans ediyorlarmış gibi hissettiriyordu. Sadece çok, çok daha edepsizce.

Boşta kalan eliyle Sehun'un gömleğinin tüm düğmelerini çözdü. Gömleği iki yana ayırıp Sehun'un omuzlarından sarkmasına neden oldu ve avucunu karın kaslarından göğsüne kadar gezdirdi, Sehun'un gözlerine göz kamaştırıcı bir derinlikle bakıyordu.

"Bunu... daha önce hiç yapmadım." Kai Sehun'un kemerini gergince çözerken yutkundu.

"Ben de..." Dedi Sehun. Kendini Kai'nin cennete giden gemisindeymiş gibi hissediyordu. Eğer Kai bunu sertçe yapsaydı, Sehun onu tecavüzle falan suçlayabilirdi. Ama şimdi, apaçık Sehun ona izin vermiş gibi görünüyordu.

Sehun'un pantolonunun fermuarını açtıktan sonra pantolonu çıkarıp fırlattı, Kai Sehun'u itip yatağa uzanmasını sağladı. Kendi gömleğini de çıkarıp Sehun'un üstüne tırmandı. Aslına bakarsa, Sehun kendini düz sanıyordu. Ama şimdi, Kai'nin heykel gibi mükemmel vücuduna karşı salya akıtabilirdi.

"N-neden... bu senin.. ilk seferin?" Kai onu karnından göğsüne doğru öperken utançla kekeleyerek sordu Sehun. Kai Sehun'un gövdesinin yanlarına tutunurken göğsünü öpücüklerle doldurdu. Sehun bir cevap alabilmek için Kai'yi kafasından yakalayıp kaldırarak yüz yüze gelmelerini sağladı.

"Annene hazır olmadığımı söyledim." Cevapladı Kai.

"Ve şimdi mi hazırsın?"

Kai daha fazla cevap vermedi ve dudaklarını Sehun'un köprücük kemiklerine doğru sürükledi. "Sana..." Kai nefes alırken biraz zorlandı ama sorusunu tamamlamadı. Muhtemelen Sehun'a iz bırakabilir miyim diye soracaktı ama iz bırakmak çok da iyi bir fikir olmayabilirdi. Bu Kai'nin dile getirdiği son şeydi, daha sonra kendini havada tutabilmek için ellerini Sehun'un başının iki yanından yatağa dayadı, doğruca Sehun'a bakıyordu.

Yavaş yavaş eğilip Sehun'un üst dudağını öptüğünde bu Sehun'un biraz ürpermesine sebep oldu. Oradan Kai yavaşca ağzını Sehun'unkine getirip Sehun'un alt dudağını kendi dudakları arasına aldı, çekiştirdikten sonra bıraktı. Sehun'un ağzına doğru nefesini bıraktıktan sonra dudaklarını biribirine yapıştırdı. Bu sefer yavaş olmayı bırakıp dilini hızlıca Sehun'un dudaklarında dolandırdı. Kesinlikle acemice öpüşmüyordu. Profesyonel gibiydi. Ya da bu sadece daha önce hiç böyle bir öpücüğü tecrübe etmemiş Sehun'un düşüncesiydi.

Kai Sehun'un alt dudağını ısırıp sonra nazikçe emmeye başladığında çoktan nefes nefese kalmışlardı. Sehun başlama işareti vermek istercesine dudaklarını araladı, Kai dilini Sehun'un ağzına itti. Demek ki fransız öpücüğü böyle hissettiriyormuş, diye düşündü Sehun dilleri birbiri etrafında dolanırken. Öpüşmeye karşılık verdiğini fark etmemişti bile. Kai ağzının mümkün olduğunca her yerini yaladığında dudaklarının zonkladığını hissetti Sehun.

Kai geri çekildi ve zorlukla soludu. Aşağıya doğru ilerledi ve ellerini Sehun'un altına kaydırdı, avuçlarını kalçasına bastırıp çamaşırını aşağı çekti. Kai sertliğine bakarken Sehun'un utançtan yüzü yanıyordu. Sehun elleriyle yüzünü kapattı ama Kai ellerini yüzünden uzaklaştırıp onu yine sertçe öptü. Vücudunun alt bölümünü Sehun'un kasıklarına bastırmaya başladı. Kai'nin kot pantolonu Sehun'un ereksiyonunu merhametsizce okşarken Sehun'un sırtı yay gibi gerildi.

Öpücüğü yeniden bozup kendi pantolonunu çıkardı ve sonrasında nihayet Sehun'un boxerını çıkardı. En azından bu sefer bakmamıştı çünkü daha önceden zaten görmüştü. (penisini.)

"Em.." Fısıldadı, işaret parmağını Sehun'un ağzına itti. Kai Sehun'u hiçbir şekilde kızdırmak istiyormuş gibi görünmüyordu. Sehun tereddütle itaat etti, bundan sonra işlerin nasıl hissettireceğinden emin değildi. Sonuçta dün doğmamıştı ve dünyasının gökkuşakları ve tek boynuzlu atlarla dolu olmayacağını biliyordu. Sehun dilini Kai'nin parmağının etrafında döndürdüğünde, Kai çoktan orgazm oluyormuş gibi gözlerini kapamıştı, teker teker, Sehun parmaklarını tükürüğüyle kaplamıştı. Kai elini geri çekti ve zaten ıslak olan parmaklarını tekrar emdi.

Bu adam Sehun'un yaptığı işi boşa çıkardığı için yüzüne birkaç şamarı hak ediyordu.

"Ergh." Kai içine bir parmağını ittiğinde bağırdı Sehun. "Dur." Zorlukla soludu.

"Sakinleş. Sadece hisset." Öptü Sehun'u, dikkatini dağıtabilmek için. Parmağını sokup çıkarmaya başladığında Sehun ağzına doğru inledi. Ama ikinci parmak içine girdiğinde, Sehun rahatlamaya başladı. 

Kai eliyle Sehun'un saçını kavradı, alnı Sehun'un yanağına dayalıydı, parmaklarıyla Sehun'u makaslarken dudaklarını Sehun'un kulak memesine sürtüyordu. Kai'nin çenesindeki hahif belirginleşmiş sakallar Sehun'un yanağına sürtünüyordu, Sehun'un tüm bu cinsel heyecanı kaldıramayıp içten bir şekilde küfrettiğine emin oluyordu.

"Dokun bana... Sehun." Kai Sehun'un yanağına doğru fısıldadı. Tamamen Sehun'un üstüne uzanmıştı, derince nefes alıyordu. Sehun avucuna tükürdükten sonra elini Kai'nin üyesine getirdi. Bunu yapabilirdi. Buradaki tek adam Kai değildi. Sehun da bunu yapabilirdi. "Urgh." Sehun ereksiyonunu çekip tükürüğü yaydığında inledi Kai.

Kai parmaklarını geri çıkardıktan sonra Sehun'un üzerinden kalkıp sırtını dikleştirdi ve Sehun'un bacaklarını omuzlarına attı. Sehun’un içine girmeden önce derince hızlı hızlı soludu. 

Sehun durmasını istemiyordu ancak çığlığı boğazından çıkmak için savaş veriyordu. Ellerini yatağın iki yanına kenetledi ve sırtı yay gibi gerildi. ‘’Kai.’’ Kai’nin ereksiyonu hala içindeyken acıyla bağırdı. Bu Sehun’un açıklayamadığı bir şekilde hissettiriyordu. Ama tümüyle kötü sayılmazdı, Kai içinden çıkıp yeniden giriyordu. Sehun’un bacaklarını tuttu ve onu öpmek için eğildi. Sehun ayak bileklerini Kai’nin sırtında kilitledi ve öpüştükleri süre boyunca bacakları Kai’nin omuzlarında dinlendi. ‘’Uh…Kai.’’ Kai içine vahşice girdiğinde Sehun yeniden inledi. Eğer ikisi bu durumda yakalanırsa bu büyük bir problem olacaktı. Birincisi, Kai yasal olarak onun ebeveyniydi. İkincisi, Sehun hala reşit değildi. Üçüncüsü, Kai uygulamada Sehun’un annesinin kocasıydı!

Ne yazıkki, utanç verici bir şekilde karnının üzerine ilk boşalan Sehun oldu. Kai durmadı ve onun içine girip çıkmaya devam etti, karın kasları tamamen Sehun’un menisiyle lekelenmişti. Kai Sehun’un bacaklarını omzunda tuttu ve kalçalarını kavrayıp kendini bir kez daha içine itti. Sehun’un boynunu öpüp emerken genç olan inlemeye devam ediyordu.

‘’İnlemeyi…kes.’’ Kai kelimeleri söyleyebilmek için mücadele etti. 

‘’Aklımı…kaybetmeme…sebep…oluyorsun.’’ Sehun’un terli köprücük kemiklerini yaladı. Yüzünü Sehun’un boynuna bastırdı ve Sehun bir sonraki hamleyi biliyordu, içi ıslak ve sıcacık olmuştu. Kai nihayet nefes alabiliyordu.

Vücutlarını birbirlerine bastırıp birlikte derince soludular. 

Pekala. Sehun itiraf etmiyordu ama onun cehennem kadar ateşli bir üveybabası vardı. Ancak onunla yattığı için belki de ölmek zorunda kalabilirdi. Böylece annesine ihaneti ödenmiş olurdu. Ama kim annesine cinsel yönelim sorunu olan biriyle evlenmesini söylemişti ki?

Kai nefesini düzene koyduktan sonra yeniden canlandı. Doğruldu, Sehun’un bacakları arasında diz çöktü ve onun ıslak karnına bakmaya başladı. Çaktırmadan Sehun’un kalçasına göz attı, orası da ıslaktı. Kai içine boşaldığından ıslanmıştı.

Kai Sehun’un karın kaslarını öptü ve yaladı, görünen o ki daha fazlasını istiyordu. Sehun Kai'nin bu kadar doyumsuz olduğuna inanamıyordu. Sehun’un kalçasına giden yolu yaladı ve keskin bakışlarla onun heyecanlı yüzünü gözledi. Sol kalçasını öptü ve menisini bıraktığı yere dilini değdirdi. Sehun’un sağ kalçasına yöneldi ve öpmeye başlamadan önce Sehun’un saçlarını yakalamasıyla durduruldu. Sehun oturdu ve Kai’nin yüzünü çekip kirli ağzını öptü.

Ve sonrasında annesinin arabasını park ettiğini duydu. 

‘’Kalk üzerimden!’’ Sehun telaşla bağırdı ve yataktan zıplayıp hızlıca üniformasını üzerine geçirdi. ‘'Bekle! Burası benim odam. Çık dışarı.’’ 

Kai iç çekti ve yataktan indikten sonra üzerini giydi. Düğmelerini iliklemedi ve Sehun’u yeniden öpmek için çenesini kavradı. ‘’Bunu tekrar yapmama izin ver.’’ Fısıldadı.

''Neyi?’’

'’İçine boşalmayı.’’ Sırıtmayla Sehun’un burnunun ucuna dokundu. 

‘’Kes sesini. Kaybol!’’ Kai’yi kapıya doğru itti. 

Kai kıs kıs güldü ve Sehun'a son kez baştan çıkarıcı bir bakış attıktan sonra odadan çıktı. Sehun da annesinin odaya girip bu karışıklığı görmesini engellemek için aceleyle üzerine yeni bir tişört geçirip annesini karşılamak için dışarı çıktı.

‘’Anne.’’ Dedi daha merdivenlerin bitimine ulaşmamışken. Annesinin Kai’nin yüzünü kavrayıp öptüğünü gördüğünde beynindeki her bir sinir hücresi gerildi.

''Oh. Sehun.’’ Geri çekildi annesi. Kai ona döndü ve hayal kırıklığıyla dolu bir bakış attı.

"Sıçarım böyle işe." Mırıldandı Sehun ve ayaklarını vura vura odasına yürüdü. Annesinin babasından başka bir herifle aynı çatı altında uygunsuz işler yapmasına mı sinirliydi yoksa sadece birkaç dakika önce Sehun'u becerdikten hemen sonra annesini öpen Kai'ye mi sinirliydi emin değildi. Demek ki bundan sonra işler böyle yürüyecekti. Sehun daha fazlasını istiyordu. Kai'nin annesinden tamamen uzak durmasını istiyordu.

~Love Struck~Où les histoires vivent. Découvrez maintenant